Translate.vc / French → Turkish / Details
Details translate Turkish
8,811 parallel translation
Il révèlerait seulement les détails du complot une fois que nous serions face à face.
Detayları sadece yüzyüzeyken anlatacağını söyledi.
Laissez-moi m'occuper des détails.
Detayları bana bırkaın.
Comme je l'ai dit, elle n'est pas bavarde avec les détails.
Dediğim gibi, ayrıntıları paylaşma konusunda katıydı.
Parce que si tu l'as fait, tu dois nous raconter tous les détails, en incluant à quoi ressemble ses yeux quand il a pris son dernier souffle.
Öldürdüysen, bize bütün ayıntıları anlatmalısın. Son nefesini verirken, gözlerinin nasıl göründüğü de dahil.
Je suis sûr que les détails seront dans ton rapport.
- Eminim detaylar raporunda olacaktır.
Mets tous les détails de l'opération dans ton rapport!
Operasyonunun bütün detaylarını raporuna koy!
Je ne t'ai pas demandé de parler des détails.
Senden detayları tartışmanı istemedim.
Des détails manquaient de votre état de service.
Hizmet kayıtlarındaki detaylar kayıp.
- Je veux les détails de cette embuscade.
O pusunun detaylarını istiyorum.
- Non. Mais il a foiré dans les détails, et il ne devrait pas, parce que les gens qui disent la vérité le font bien.
Fakat ayrıntılarda batırdı, ve batırmamalıydı, çünkü doğruyu anlatan insanlar batırmazlar.
Et comme je n'étais pas loin, avec des amis, il m'a invité ici, pour me donner les détails de ma nouvelle propriété.
Burada arkadaşlarımın yanında kalırken, arazi işleri için buraya gelmem gerektiğini söyledi.
J'ai appris des détails intéressants sur la vie sexuelle de certains membres du conseil d'administration et qu'ils prévoyaient de construire une station de ski.
Bazı kurul üyelerinin seks hayatları hakkında ilginç şeyler öğrendim. Ayrıca Connecticut'ta kayak tesisi kurmayı planladıklarını da öğrendim.
- Pour l'instant, les détails du projet ne sont connus que des six membres du conseil d'administration et de leur PDG.
Projenin detayları henüz sadece altı kurul üyesi ve CEO tarafından biliniyor.
Certains détails m'échappent, mais je crois, pour une brève période, que tout les sorts peuvent être défaits.
Bunu anlaması zor ama, bildiğime göre kısa süreliğine de olsa, bütün büyüler geri alınabilir.
Elle connaissait des détails intimes...
Bu sabahki savaş hakkdında...
- Épargne-moi les détails.
- Lütfen, bana hiç anlatma. - Sen anlatma.
On parlera des détails plus tard.
Güzel. Detayları sonra konuşuruz.
Je ne peux pas rentrer dans les détails de ces documents, mais cela ne veut pas dire qu'ils n'ont pas de valeur.
Belgelerin detayına giremem, fakat bu onların değersizliğini göstermez.
À très bientôt pour les détails du travail.
İlerleyen günlerde işin detaylarını kesinleştirmek üzere görüşürüz. - Anlaşıldı.
Des détails des mouvements militaires de Santa Anna.
Santa Anna'nın askeri hareketlerinin detayları. -
Je n'arrive pas à me rappeler... précisement les détails qui datent d'avant ma détention.
Gözaltına alınmadan önceki detayları doğru şekilde hatırlayamıyorum.
Tous les détails comptent.
- Bütün detaylar önemli. - Tamam.
Vous téléchargerez les détails de notre prochaine affaire pendant le trajet à RAC
Sıradaki vakamızla ilgili bilgileri FHM yolunda indirebilirsiniz.
Mon agent n'a pas été très clair sur les détails de ce travail.
Ajansım iş detaylarını tam vermedi...
Je ne peux pas entrer dans les détails, mais Lord Condé est sous investigation.
Detaylara giremem ama, Lord Condé soruşturma altında.
Condé essaierait donc de régler les derniers détails?
Sence Condé mi yaptı bunu?
- Nick, il doit y avoir des détails.
- Nick, bunlarda kişisel bilgiler olması lazım.
Mais je ne connais pas les détails ni le fonctionnement, et ni pour les messages de Sean depuis l'Europe.
Ancak detayları duymadım ve ne durumda bilmiyorum. Sean'ın Avrupa'dan gönderdiği mesajları da nasıl aldıklarını bilmiyorum.
Vous voulez des détails, ou vous avez les nerfs que quelqu'un l'ait fait à votre place?
Detayları mı öğrenmeye çalışıyorsun, yoksa yapmak istemediğin bir şeyi başkasının yapmasını mı hazmedemiyorsun?
J'ai des détails concernant l'agression.
Saldırının detaylarını öğrendim.
Nous nous occuperons des détails de la garde à vue plus tard.
Bu gözaltı sürecinin detaylarını daha sonra hallederiz.
Des détails. Maintenant.
Ayrıntılar, hemen.
Quelques détails qui m'ont échappé et dont j'ai besoin que tu me parles.
Bana söylemen gereken şeyler. Olayla ilgili bilmediğim ayrıntılar.
Paie-moi un verre, et je t'expliquerai en détails.
Bana bir ara içki ısmarlarsan sana bunları enine boyuna anlatırım.
Alors, je n'aime pas parler des détails d'une enquête mais tu devrais savoir quelque chose.
Şey, uh, Barlow, um... Genelde davalar hakkında konuşmayı sevmem ama bilmeyi hakkettiğini düşündüğüm birşey var.
J'espérais que M. Collette et vous pourriez nous donner plus de détails sur vos agresseurs.
Sizin ve Bay Collette'in saldırganlarınız... 458 00 : 27 : 18,633 - - 00 : 27 : 22,862... hakkında biraz detaya girebileceğinizi umuyordum.
- En cas de crise, nos cerveaux ne peuvent gérer que peu d'informations. Notre souvenir des détails devient flou.
Bir kriz anında, beyinlerimiz çok bilgi ile uğraşır hatıralarımızdaki detaylar buğulanır.
Si vous pensez que ce n'est pas légal, appelez votre agent de probation et revoyez les détails.
Eğer bütün bunların yasallığı konusunda sorularınız varsa şartlı tahliye memurunuzu çağırıp detayların üzerinden geçebiliriz.
J'ai des détails sur Delia.
Şimdi, ee, Delia hakkında biraz bilgi topladım.
Peut-être que ces gens se souviendront de détails.
Belki bu kişiler biraz daha detay hatırlarlar.
D'autres personnes ont été agressées et nous ont donné certains détails.
Başka birileri de var, soyulan. Bize bazı detaylar verdiler.
On parlera des détails plus tard.
Detaylara sonra bakacağız.
Obtenez-moi les détails de ce numéro.
Aradığı numaranın ayrıntılı bilgisini alın.
Pouvez-vous me donner les détails?
Sen bize detayları anlatmalısın?
Mais il est impossible que quelqu'un puisse rappeler tous ces détails.
Olmaz, hiç kimse başkasına anlatırken bütün detayları hatırlamaz.
Les noms, lieux et détails clés ont été modifiés.
İsimler, yerler ve kilit noktalar olayı yaşanların güvenliği için değiştirilmiştir. İzleyicilerin dikkatine...
Pas tout le monde veut partager les détails douloureux de sa vie.
Herkes hayatlarının sancılı detaylarını paylaşmak istemez.
Au début, je pensais que tu étais fou pour être si difficile, mais maintenant je vois comment tous ces détails font la différence.
Başta çok titiz davrandığını düşünüyordum ama şimdi görüyorum ki o küçük detaylar çok büyük fark yaratıyor.
Maintenant je veux que tu insipires profondément et que tu me racontes chaque détails sur les seins de Mme McMartin.
Şimdi senden derin bir nefes almanı ve Bayan McMartin'in göğüsleriyle ilgili tüm detayları anlatmanı istiyorum.
Ella Desai est une initiée, une scientifique qui a plus de détails sur le programme nucléaire de cette région qu'un espion ne pourra jamais nous apprendre
Gayri resmi olarak, nükleer silahlı tüm ülkeler gibi gözümüz üstlerinde. Ella Desai, içeriden biri. O bölgenin nükleer programı konusunda casuslukla elde edemeyeceğimiz kadar detaya sahip bir bilimci.
J'ai tous les détails ici.
- Evet detaylar hemen şurada olacak.