Translate.vc / French → Turkish / Dési
Dési translate Turkish
114 parallel translation
Vous dési...
Ne alır...
On n'aurait jamais dû leur dire que Lucy et Desi s'étaient séparés.
Onlara Lucy ve Desi'nin ayrıldığını keşke söylemeseydik.
Dessie!
Şunlar Desi'nin broşürleri değil mi?
Bordel, Mo!
Hey Desi!
Je glisse!
Mo! Desi!
- Desi faisait tout.
- Zekalı olan Desiydi.
Desi n'a pas tort.
Desi bir amaca sahip.
Vos modulations vocales ont dévié de 0,30 décibels.
Ses modülasyonun 0.30 desi hertz sapmıştı.
Vraiment drôle Desi.
- Histeriksin Dasy.
Desi et Stinki travaillent sur la compression.
- Dasy ve Stinky tasarım departmanında çalışıyor.
Service Desi Fantasy.
Burası fantezi hattı.
Desi m'a appris comment elle et ses amies... avaient besoin de revenus complémentaires.
Desi birkaç arkadaşıyla biraz fazladan gelirle... yapabileceklerini anlattı.
- Desi Arnaz.
- Desi Arnaz.
Son mari l'a dit, Winchell l'a écrit.
Desi anlatmıştı. Winchell yazdı.
Marta, la copine de Gob, est en nomination pour un prix Desi... qui récompense les meilleurs téléromans en espagnol.
Gob'un kız arkadaşı Marta İspanyolca gündüz kuşağı... ödüllerinde aday olarak gösterilmişti...
J'étais censé aller au gala Desi avec Marta.
Tabii bu Marta ile ödül törenine gitme işimle çakışacak.
Le gala des Desi bat son plein.
Bu sırada tören devam ediyordu.
Desi et Lucy.
Lucy ve Desi.
Destiny, calmos.
Desi, sakin ol.
Tu préfères le tien avec son coup de ciseaux foireux et sa photo signée de Desi Arnaz?
Onu duvarında Desi Arnaz'ın imzalı fotoğrafı olan, titrek elli kendi berberine mi götürmek istiyorsun?
Desi Arnaz a de beaux cheveux.
Desi Arnaz'ın saçları güzeldi.
Desi et Lucy *, s'il te plaît!
Desi ve Lucy...
Boll, je suis Vince Desi.
Boll, I'm Vince Desi.
Et Desi Arnaz.
- Desi Arnaz *.
DESI?
Desi?
Vous faites de la désorption Electro-spray par ionisation ( DESI ).
Elektrosprey iyonizasyon salınımı yapıyorsun, DESI!
J'ai eu des soucis avec Lucille Ball.
Lucy ve Desi'yle uğraşıp durdum.
C'est un nom de chez nous.
Desi bir isim.
Desi Arnaz?
Desi Arnaz'ın mı?
Lucy et Desi vont divorcer?
Lucy ve Desi boşanıyor muymuş?
Desi et Jodi sont en chicane.
Desi ve Jodi kavga ediyor.
Ça doit être la faute de Desi.
Bence büyük bir olasılıkla Desi'den kaynaklıdır.
C'est notre meilleure employée.
Desi en iyi elemanımız.
Jodi t'a dit qu'elle pense que Desi nous vole?
Jodi, Desi'nin para çaldığını düşündüğünü sana söyledi mi?
- C'est Desi qui l'a volé?
Tanrım, Desi mi çalmış?
Desi.
Merhaba, Desi.
Desi, ça te dérangerait de porter ce qu'on vend ici?
Desi, sakıncası yoksa mağazadaki ürünlerimizden birkaçını giyebilir misin?
Je sors avec Desi pour découvrir si elle nous vole.
Bizden çalıp çalmadığını öğrenmek için Desi'yle çıkacağım.
Et pourquoi croirais-tu Desi?
Desi'ye neden inandın ki?
Regarde nous. Nous sommes comme Lucy et Desi.
Bize bak, aynı Lucy ve Desi gibiyiz.
- Desi.
Ben Desi.
Hannah, voici Desi.
Hannah. Bu Desi.
- Desi?
- Desi mi?
- "Desi"? ouai
- "Desi mi?" Evet
- Effrayant. Tu sais à propos de Desi Collings?
Desi Collings'i biliyor musun?
Oui, je sais tout sur Desi Collings.
Evet, onunla ilgili her şeyi biliyorum.
Une lettre de Desi.
Burada Desi'den bir mektup var.
Son ancien copain de classe, Desi Collings.
Bir de eski sınıf arkadaşı var, Desi Collings.
Je vais passer voir Desi Collings.
Eve dönerken Desi Collings'e uğramaya çalışacağım.
- Desi...
- Desi...
Je comprends ce que tu dis, Desi.
Ne dediğini anlıyorum Desi.