Translate.vc / French → Turkish / Early
Early translate Turkish
223 parallel translation
Parson, sergent Early.
Parsons. Çavuş Early.
Sergent! Avec ce qui reste, passez derrière cette butte.
Early, bölüğünden kalanları al ve tepenin etrafını dolanmaya çalış.
Early, secrétaire du Président.
Stephen T. Early, başkan katibi. "
Quel type, ce Earl Howser!
Şu Early Howser büyük adam, değil mi?
Tu peux compter sur lui pour te sortir du trou.
Ne demiştim sana? Suçu kabul et, gerisini Early'e bırak. seni her zaman kurtarır.
ÉTÉ PRÉCOCE
EARLY SUMMER
Early Streak est second. l'm Hoping est troisième.
Early Streak ikinci. I'm Hoping üçüncü.
Early Streak est second.
Early Streak ikinci.
Seymour's Darling est troisième et Early Streak.
Seymour's Darling üçüncü, ardında Early Streak.
- Just come to the office early tomorrow afternoon. Well...
Ögleden sonra erken bir saatte büroya gelin.
Le compte à rebours continue.
Early Bird Gazetesi'nin bu nüshası...
Early, tu veux en être?
Hey Early, buna katılmak ister misin?
Oui, Early, j'ai vu à la télé.
Evet Early, televizyonda gördüm.
Early les couvre.
Early bizi koruyacak.
C'était un piège.
Bu bir tuzaktı Early.
Avertissez Early!
Early'nin evine | hemen birini göndermeni istiyorum.
Envoyez quelqu'un chez Early d'urgence!
Şimdi Early'nin evine birini yolla, duydun mu?
- Earl. Donna est une fille bien, ça servirait à quoi de foutre sa vie...
Dinle Early, Donna çok iyi bir kız.
- Ne me déçois pas, Earl. - D'accord.
Beni çileden çıkarma, Early.
Il y a du Jim Beam et de l'Early Times.
Jim Beam ve Early Times var.
Early est juste derrière. Il sera sur le champ de bataille dans l'heure.
General Early hemen ardında ve bir saat içinde alanda olacak.
Early peut se faire attaquer par la moitié de l'armée fédérale dans l'heure.
General Early bir saat içinde saldırıya uğrayabilir.
Et j'ai vu les colonnes de front d'Early descendre au nord des lignes de Rodes.
Ve Early'nin ana kuvvetlerini kuzeyden Rodes'un sırasından gelirken gördüm.
Early dit que l'ennemi est affaibli sur le flanc gauche et retourne sur Gettysburg.
General Early düşmanın sol kanada çekildiğini ve Gettysburgh'e döndüğünü söylüyor.
Général Early, pensez-vous pouvoir attaquer sur votre flanc demain matin?
General Early, do you think you can attack on your flank in the morning?
By the dawn s early light
Şafağın ilk ışıklarında?
À mon avis, Early Grayce ne savait même pas que cette limite existait.
Early Grace'in sınır aşma meselesini bildiğini hiç sanmıyorum.
38 fillette. Oh, Early, tu es un expert.
Oh, Early, sen bir uzmansın.
Early!
Early!
Deux heures. Tu sais, Early, tu es censé me prévenir si tu perds ton travail.
İşini kaybettiğin zaman beni fark etmen gerekecek.
Personne ne t'a jamais bien traité, n'est-ce pas, Early?
Bugüne dek kimse sana iyi davranmadı değil mi?
Tu sais, Early, je parie que Dieu en aura après toi le jour du Jugement dernier.
Biliyor musun kıyamet günü Tanrı'nın ilk önce seni alacağından eminim.
Qu'est-ce qu'on va faire là-bas, Early?
Oraya gidince ne yapacağız?
Early, on devrait pas faire ça.
Burada olmamamız gerekirdi.
Et s'ils sont dangereux, Early?
Ya bu insanlar tehlikeliyse?
- Chou... Early Grayce!
- Hayatım.
- Early?
Early?
Si vous aviez cherché la définition de "beauf américain", vous seriez tombé sur une photo d'Adèle et Early.
Sözlükte "Fakir beyazlar" kısmına bakarsanız orada Early ile Adele'in fotoğraflarını görürdünüz.
- Alors, Early.
Evet, Early.
Early semblait inoffensif.
Early zararsız görünüyordu.
Early, tu peux t'écarter, s'il te plaît?
Biraz çekilir misin lütfen?
Tu as de la famille ou des amis en Californie, Early?
California'da ailen ya da dostların var mı Early?
Bonne nuit, Early.
İyi geceler Early.
C'est Early qui l'a fait.
- Early kesti.
- Non merci, Early, je me débrouillerai.
- Hayır. Sağ ol, ben hallederim.
Je crois que c'est à ton tour de payer, Early.
Sanırım ödeme sırası sende Early.
Pas grand-chose...
Boşver Early.
Écoute, Earl, il y a un problème.
Early, bir sorunumuz var.
Ne me déçois pas.
Beni çileden çıkarma, Early
- Bonjour, Early.
- Günaydın Early.
- Beau travail, Early.
- İyi kesmişsin Early.