Translate.vc / French → Turkish / Emilia
Emilia translate Turkish
185 parallel translation
" Oui, c'est Emilia.
Emilia bu.
de Casumaro, de Cento... de l'Emilie, de la Vénétie, de la Lombardie... et de tous les villages du Nord, qui reviendront.
Emilia'dan, Veneto'dan, Lombardy'dan kuzeydeki her köyden.
C'est au sujet de mon amie Emilia...
Konu, arkadaşım Amelia ve uzay gemisi.
Tout va bien à Bologne, Ferrare et Modène!
Bologna, Reggio Emilia, Ferrara ve Modena iyi görünüyor. - Orta bölgeler?
Je connais.
- Hayır. O çok iyi kalpli bir adamdır. Emilia'dan geliyor.
Emilia Sibilio.
Emilia Sibilio.
Toutefois, la première date sûre est 268 avant J.-C... quand le bourg devint une colonie romaine et le début de la Via Emilia.
Bilindiği kadarıyla, M.Ö. 268'de burası bir Roma kolonisi olmuş ve Emilyan Devri başlamış.
on ne me dit jamais rien. Emilia, va t'habiller.
Jenny, bu kadar yeter, bırak artık şunları.
viens voir ta filleule.
Emilia, hadi buraya gel.
on m'offre d'entrer dans la compagnie.
- Emilia! Yaşasın! - Anne, baba, bu harika!
tu as tout à fait raison.
Çok akıllıca bir davranış, Emilia.
tu préfères qu'emilia reste?
Tanrım, hayır.
ta chorégraphie convient tout à fait à emilia.
Onu kullan, Arnold. Seni şaşırtacaktır.
Il y a deux ans, dahkarova me faisait répéter.
Ama gelecek yıl Emilia. Bugün Carolyn.
- je savais que ça venait de toi.
- Kesin olarak söylemedi ama. - Çay, Emilia? - Lütfen.
maintenant carolyn, et bientôt toi, emilia.
Ve çok yakında çok çalışırsan sana ders vereceğim, Emilia.
je te présente mes enfants, emilia et ethan.
Joe Rosenberg. Biz ayrılmadan önce kumpanyanın orkestra şefi oydu.
c'est un honneur pour emilia.
Yuri uzun yıllardır tanıdığım en iyi balet.
Il était très tard. Il vous dit bien des choses.
Emilia, bugün yemeğini ne zaman yiyeceksin?
emilia sera invitée au cocktail?
Artık edilecek.
j'ai amené rosie ici...
Buraya gel, Emilia.
tu es fâchée à cause d'Emma?
Hayır. Emilia, seni seviyorum.
emilia, je t'aime beaucoup! j'ai l'air d'un monstre, je sais.
Bir canavar gibi göründüğümün farkındayım ama bu sadece benim balemi daha iyi anlaman içindi.
ce n'est que la plus grande soirée de la saison.
Oysa senin en büyük fırsatındı. Emilia'nın da en büyük fırsatı.
la meilleure chance d'emilia.
- Benim yine tuvalete gitmem gerek.
les stewart ont donné 25 000 dollars l'année dernière.
Geçen yıl bize 25 bin dolar vermişlerdi. - Emilia? - Bu ne güzellik böyle?
veux-tu m'accompagner ce soir, ou as-tu quelqu'un d'autre?
Hayır, o bitti. Emilia'ya verdiğin de harika bir giysi.
tu n'aurais pas dû donner cette robe magnifique à emilia.
Neden? O benim vaftiz kızım.
a emilia, mon chou! tradition et continuité.
Gelenekler yaşamalıdır ve Tanrı'ya şükür bunu görecek kadar yaşadım.
tu as dit que je n'aurais pas dû acheter la robe pour emilia.
Emilia için o elbiseyi almaman gerektiğini söylediğinde. İki kez söyledin. Tam gösteriden önce.
je ne cherche pas à être mère. emilia est une amie. j'ai voulu l'aider, idiote que je suis, pour te faire plaisir.
Ve yardım etmemin bir sebebi, ne kadar da aptalmışım istediğin ama olamadığın şeyi kızın başarırsa mutlu olacağını düşünmüş olmamdı.
Il y a une chose que tu es... et qu'emilia, pauvre petite, n'est pas.
Ama sorun şu ki sevgili Emma sende olup zavallı Emilia'da olmayan bir şey var. - Peki bu şey tam olarak ne? - Bir katil.
moi d'abord, puis michael!
Ve şimdi de Emilia.
ces simagrées! ce n'était pas pour elle.
Emilia'yı kullandın çünkü bu şekilde herkes "Emma ne harika" diyecekti.
laisse ma fille tranquille!
Emilia için senden fazlasını yapabilirim! - Canın cehenneme! - Dinle!
elle a dit autre chose. elle a dit que j'ai eu emilia pour prouver au monde entier que tu n'étais pas pédé.
Emilia'ya hamile kaldığım o ilk seferde herkese senin eş cinsel olmadığını ispat etmeye çalışıyormuşum.
On m'appelle Argentina.
- Emilia Zarfaneti.
La radio d'Emilia marchait.
Amelia'nın radyosu açıktı.
Emilia...
- Tünaydın Amelia.
Emma emmène ses petits chiens partout.
Emilia'nın kalmasını mı tercih ederdin?
mais l'année prochaine... ce sera emilia.
- Emilia mı?
- c'est un bon ballet?
- Emilia için iyi bir rol olacak.
- c'est un bon rôle pour emilia.
- Öyleyse ona yardım edip onu çalıştırmalısın.
chacun est ce qu'il est.
Emilia, bilmiyorum.
je suis souvent restée chez y url.
Emilia, beni durmadan şaşırtıyorsun.
allons, emilia, sois juste!
Bak, acı veriyor biliyorum.
tu te souviens des deux princesses dans le conte de fées que nous lisions à emilia?
Şu içinde iki prensesin olduğu gibi.
tu en as l'air persuadée.
Her neyse, zaten Emilia'nın sen olabilmesi imkânsız.
tu disais l'aimer!
- Nasıl Emilia?
comment ça, emilia?
Beş dakika önce yukarıda yaptığın gösteri.
ta fille danse avec y url le 15.
- Emilia'yı sahneden silecek. - Ne? Elbette yapamayacak.