Translate.vc / French → Turkish / Fill
Fill translate Turkish
51 parallel translation
Je saurais même pas quoi mettre sur le rapport.
Valla ben de. I wouldn't even know how to fill out the forms on that.
Une fill'peut pas noter dans un carnet lesjours de ses...?
- Üreme Umarım yaptığıyla gurur duyar
C'est une fill'très élégante
Biraz dolaşacağız
"Fill"!
"Fil"!
Tu nous casses les pieds Rentre chez toi, Kaiser Bill
# We've almost had our fill Go home, Kaiser Bill #
Quand on parle du loup... Ma petite fill, Anjali. Namaste.
- büyükanne... çocuklar hakkında konuşuyorduk... bu benim torunum, Anjali.
Can take the eyes off, he can fill the eyes out that s why he make them face the corner like that.
Bay Parr ona bakan gözlere katlanamadığını söylemiş o yüzden onları köşeye bakmaya zorluyormuş.
/ / It will fill your heart tonight / /
- / / It will fill yourheart tonight / /
Vous êtes allés à l'est, vers Sand Fill Mine.
GRISSOM : Doğuya, Sand Fill Madenine gittiniz
I * * * the choice to fill.
İNGİLİZCESİ ÇEVRİLMEMİŞ
"Fill It Up"
"Doldur"
# You feel the blood rush to your cheek # ( tu sens l'afflux de sang dans ta joue ) # Tears start to fill your eyes # ( les larmes te montent aux yeux )
# Yanagina kan hücum ederken... #... yaslar gözlerini doldurmaya basliyor.
So fill for me the parting glass
# Ayrılık kadehini artık doldurun
Le héros récupère la fill, le monstre crève, tout ça, c'est une fin heureuse.
Kahraman kızı alır yaratık ölür ve mutlu son.
Here come real stars to fill the upper skies, and here on earth, come emulating files
Gökyüzünü dolduracak gerçek yıldızlar geldi. Dünyada ise ateş böcekleri onlara benzemeye çalışır.
Big fish little fish cardboard box Fill the trolley fill
Büyük balık minik balık karton kutu Doldur arabayı doldur
# Give me some love to fill me up
# Beni sevginle besle
Ici, tu apprécies une fille... tu la savoures mais tu ne la gardes pas.
Here you feel a pussy fill a pussy, but never keep one.
You know these arms can fill you up
içeri atla, biliy
Working hard to get my fill
* İstediğime ulaşmak için çok çalışıyorum *
Forwood.
Fill Wood?
Visiblement plus fûté que la fill
Önceki kızdan biraz daha zeki görünüyor.
C'est une fill...
Dylan kesinlikle bir kı -
Fill up the stocking
* Doldur çorapları *
Fill me with desire To see you and to say
* Ve şunu söyleme isteğiyle dolduruyor içimi *
♪ They'll do anything to fill that gap
♪ Onlar bu boşluğu doldurmak için her şeyi yaparlar
♪ Wanna fill the world with silly love songs ♪
♪ Wanna fill the world with silly love songs ♪
Quand Dieu a créé le fill, il en a fait des bobines.
Tanrı sicimi yarattığından, ondan toplar yaptı.
Fill-Me-Uppa Scotch-Snifter?
Fil-amına Kaçtı-lüfer.
Drive it all day and don t fill up the tank
* Bütün gün kullandın ve doldurmadın depoyu bile *
♪ Going to drink my fill ♪
* İçeceğim doyana kadar *
Fill...
Doldurmak...
l'd play you to sleep that melody from Clair de lune and to fill up the sky past the clouds I would fly and for you darling, l'll hang the moon hang the moon forever so you d never fear the darkness
Ve doldurmak için gökyüzünü uçarak geçip bulutları senin için bir tanem asardım ayı yerine. Asardım ayı daima. Böylece korkmazdın karanlıktan.
And fill the jukebox full of quarters
# Ve müzik kutusunu bozuk parayla dolduralım #
Mia a du utiliser un auto-fill.
Mia otomatik tamamlamayı kullanmış olmalı.
♪'Tis there l'd sit and cry my fill
Ben otururdu orada ♪'Tis ♪ ve benim dolgu ağlamaya
Sa fill s'est mise dans une sale situation et j'ai...
- Kızı belaya bulaştı ve ben de...
- Quand on sera tous Fill "imbécile"?
- Hepimiz FillEnayi olduğumuz da mı?
Vous avez buté ce gros bouffon qui a tué la fill Cleary.
Cleary kızını öldüren şişko piçi yakalamıştın sen.
Je me demandais si peut-être... tu voudrais quelqu'un pour la remplir.
I wonder if maybe... you'd like someone else to fill it.
♪ It s a fill-it-with-chili - and-cheese dog ♪
# İşte için acı biber ve kaşar dolu sosis #
- Sam, je n'aime pas ça.
I just forgot to fill the tray.
You can t get cherry soda'cause they have to fill their quota, and the way things are, I bet they never will. " Je reviens
Hemen dönerim.
Love will fill the world and it will reign
Aşk dünyayı dolduracak...
Supreme Forever!
Love will fill the world... ve sonsuza kadar en yüce hükümdarlık olarak kalacak!