Translate.vc / French → Turkish / Frontier
Frontier translate Turkish
21 parallel translation
Mesdames et Messieurs, bienvenue à Prescott, Arizona... à la 84e célébration de Frontier Days... et au défilé national célébrant le jour de l'indépendance.
Bayanlar ve baylar. Prescott, Arizona'ya, Geleneksel Sınır Günleri Kutlaması'na ve ulusal 4 Temmuz Geçit Töreni'ne hoş geldiniz.
Et derrière Ace Bonner, son fils, J.R. Bonner... deux fois champion de Frontier Days!
Ve Ace Bonner'ın yanında oğlu Junior Bonner var. Daha önce iki kez şampiyon olmuştu.
Frontier Days... le plus ancien rodéo des Etats-Unis.
Amerika'daki en eski profesyonel rodeo.
Le rodéo Frontier Days de Prescott... fut le premier rodéo des cow-boys américains... et depuis cette époque il est demeuré... un des shows les plus connus et les plus respectés.
Prescott Öncü Günleri kutlaması... Amerika'nın ilk kovboy rodeosudur... ve o zamandan beri, öyle olagelmiştir... Amerika'nın en değerli ve ünlü rodeolarından biri.
Rendez-vous à 15h30 pour les épreuves finales... de notre rodéo Frontier Days.
Son yarışmalar için... tekrar görüşmek üzere.
Mais je vais bien m'en sortir à Frontier Days
# But I'll do all right in the Frontier Days
Quelle superbe manière de clôturer... le 84e rodéo annuel Frontier Days.
84'üncü Sınır Günleri Rodeo Turnuvası müthiş bir kapanışa şahitlik etti.
C'est vraiment comme à'Frontier-land'!
- Frontier-Land dizisi gibi!
Quatre "canadiennes", quatre "South of the frontier", un pack de six "MGD" et un double-whiskey.
Dört Canadian, dört South ofthe Border, altı MGD marka şişelilerde.
Ça va groover, ce soir à Frontier Lanes.
Oynak yerlerimizi sallayacağız. Bu gece "Sınır Şeridi" nde.
Contrôle, ici "Frontier."
Kontrol, burası Frontier.
Contrôle, ici " Frontier.
- Kontrol, burası Frontier.
- Ça on le sait. Affichez le monde d'origine du Frontier Lantern R'tenn.
Bu bölümü biliyoruz... 10 numaralı sınır Yeşil Fener'in evini göster.
- Frontier Lantern?
Sınır Yeşil Fener?
- Voici le gardien Frontier. - L'extrême limite de notre territoire.
Bu sınır koruma, bizim korumamızın hemen kıyısında.
La grande distance rend la communication avec les Frontier Lantern. au mieux.
Sınır Fenerleri büyük mesafelere etki ederler, ve nadiren temasa geçilirler.
Qui s'est avérée être deux serveuses de cocktail à la frontière qui avaient mis leur musique un peu trop fort.
Frontier'deki kokteyl garsonlarıymış, müziğin sesini birazcık fazla açmışlar.
J'ai regardé'la vieille maison à la frontière'( série ) sur PBS... toutes les 12 heures.
PBS'de Frontier House'u izledim. 12 saat boyunca.
Il est arrivé la même chose à Frontier Airlines qu'à moi, Aviato.
Frontier Airlines benim şirketimi beğendi, Aviato'yu.
Au magasin de disques.
The Vinyl Frontier'da.
C'est mon t-shirt Médecin sans frontière
- O benim Frontier Surgeons tişörtüm.