Translate.vc / French → Turkish / Gerard
Gerard translate Turkish
851 parallel translation
Eh bien, Gerard vous dit... que si vous sortez et essayez de le conduire en taule, y aura un nouveau massacre, bien pire.
Gerard diyorki eğer siz "g" herifler bu işede burnunuzu sokarsanız başka bir katliam daha yapacakmış. Daha korkuncunu hemde.
Va dire à Gerard et aux autres que c'est moi qui conduirai Leggett à la prison.
Git ve o Gerard'a deki Leggett'ı o hapishaneye bizzat götürmeye karar verdim.
Collins et Gerard sont introuvables.
Evet, Collins veya Gerard'tan hiç iz yok hala.
Gerard doit y être aussi.
- Gerard ve diğerleride muhtemelen onunla.
Gérard, allez par là.
Gerard, şuradan git.
Ce n'est pas la faute de Gérard.
Kabahat Gerard'da değil Bay Morgan.
Où vont vos sympathies?
Siyasi görüşünüz nedir Mösyö Gerard?
Nous suggérons à M. Gérard, si des personnes suspectes viennent, de nous prévenir.
Mösyö Gerard'ın kulağına küpe olsun. Bir daha oteline şüpheli adamlar gelecek olursa... hemen bize bildirsin.
Gérard m'a dit que vous aviez refusé de nous livrer à Renard.
Gerard anlattı, Renard bize karşılık para teklif etmiş, siz reddetmişsiniz.
Savez-vous pourquoi je fais fouetter Hommel?
Hommel'i neden kırbaçlattığımı biliyor musunuz Bay Gerard?
Ce n'est pas pour ça qu'il est puni, M. Gerard.
Onu kavga ettiği için kırbaçlatmıyorum Bay Gerard.
Le fouet ne fait que rendre pire un homme mauvais.
Kırbaç kötü bir adamı daha kötü yapar Bay Gerard.
Regardez le fouet qui lui laboure le dos.
Sırtını parçalayan darbeleri izleyin Bay Gerard.
Inutile de bafouiller, M. Gerard.
Kekelemeye gerek yok Bay Gerard.
- La discipline se relâche.
- Tayfa giderek gevşiyor Bay Gerard.
- J'ai des oreilles.
- Kulaklarım sağlam Bay Gerard.
Vous me semblez bien distrait.
Kafanız başka yerlerde gibi sanki Bay Gerard.
- Très bien.
- Çok iyi Bay Gerard.
Me ferez-vous le plaisir avec M. Gerard et M. Longley - de dîner avec moi ce soir?
Siz, Bay Gerard ve Bay Longley bu gece bana akşam yemeğinde eşlik etme zevkini verir misiniz?
- Restez près de la caronade.
- Top hazır olsun Bay Gerard.
Meilleur marin que M. Bush, meilleur tireur que M. Gerard.
Bay Bush'dan daha iyi bir denizci, Bay Gerard'dan daha iyi bir topçudur.
- Prévenez M. Gerard.
- Bay Gerard'a bildirin.
- Tirez pendant qu'ils passent.
- Geçerken vurun onu Bay Gerard.
J'avais demandé à ce que vous soyez prêt à l'action en 10 min.
Bay Gerard, size tayfayı harekata on dakikada hazırlamanızı söylemiştim.
M. Gerard.
Bay Gerard.
- Tirez en son travers. - Bien, capitaine.
Pruvasına bir tane gönderin Bay Gerard.
Joli tir, M. Gerard.
İyi atış Bay Gerard.
Chargez à boulets ramés. Que ces Français soient démâtés.
Bay Gerard zincir atışı yapılacak.
- M. Pisani, Mme Gérard.
- Bu Bay Pisani. Bu da Bayan Gerard.
N'oubliez pas la position de Monsieur Girard à Rome.
Ayrıca Bay Gerard'ın Roma'daki statüsünü de unutmamanızı isterim.
Il me semble que cette affaire relève, pour nous de la prévention, et de la tutelle des intérêts propres de Madame Girard.
Öyleyse, inanıyorum ki Bayan Gerard'ın davasını... yine onun yararına sonuca bağlamak tamamen sizin yetkiniz dahilinde.
- Girard.
- Gerard.
Maintenant que je ne suis plus à la maison, je te fais confiance pour que tout aille bien et que M. Girard ait tout ce dont il a besoin.
Her ne kadar evde olmasam da her şeyi gayet güzel idare ettiğini... ve Bay Gerard'ın bütün ihtiyaçlarını karşıladığına eminim.
Est-ce la nouvelle patiente, Madame Girard?
- Bu, Bayan Gerard mı? Yeni hasta?
Je suis venu pour parler du cas de cette dame, Mme Girard, qui a été admise dans la clinique psychiatrique.
Bayan Gerard'ın davası hakkında konuşmaya gelmiştim. Biliyorsunuz, akıl hastanesinde gözetim altında tutuluyor.
J'ai lu votre rapport médical et ai parlé avec sa famille... et à toutes les personnes qui aurait pu nous éclairer sur la vie de Mme Girard, durant ces derniers mois.
Tıbbi raporlarınızı okudum. Bayan Gerard'ın... son birkaç aydaki hayatına dair bize bilgi verebilecek olan herkesle... ailesiyle, akrabalarıyla görüştüm.
Si, Madame Girard avait suivi, avec la même ferveur fanatique une religion ou une doctrine politique.
Bayan Gerard'ı takip ettiğimiz kadarıyla hiçbir fanatik, politik ya da... dini bir mezheple ilişkisi yok gibi...
Si nous devions admettre que Mme Girard a raison, cher Juge, nous devrions retirer, vous votre toge et moi, ma blouse, pour la suivre.
Bunun kararını belki de Bay Gerard'a bırakmalıyız, sayın yargıç... Onu anlamak için üzerimizdeki rütbeleri çıkarıp, öyle takip etmeliyiz.
Gabrielle Gerard.
Gabrielle Gerard.
C'est une ballerine.
- Gerard mı? Balerin.
- Hunter, Cordova, Gerard!
Tony Hunter, Cordova, Gerard!
L'info sur Gerard qui devait signer avec Cordova, c'est une erreur.
Bay Cordova'nın yolladığı not var ya, Gerard'ın Marton şovu sözleşmesiyle ilgili. Bir yanlışlık olmuş.
Tu sais bien que tu ne peux pas avoir Gerard.
Basında kendini aptal durumuna düşürmeyesin diye. - Gerard'ı alamayacağını biliyorsun.
Inutile, la réponse est non pour Gabrielle Gerard!
Fazla söze gerek kalmadı, çünkü Gabrielle Gerard işi olmaz.
Hal, voici Miss Gerard.
Hal, bu Bayan Gerard. Bay Benton.
Il n'y a pas que sa façon de danser.
Şu kız, Gerard, yalnızca dans edişi değil.
la délicieuse danseuse du monde magique du ballet, le choix personnel de M. Hunter, Gabrielle Gerard!
Büyüleyici bale dünyasının şu muhteşem, güzel dansçısı. Bay Hunter'ın kendi seçimi, Gabrielle Gerard.
N'est-ce pas la timide Miss Gerard?
Şu silik Bayan Gerard olamaz bu.
Il est là, gérard.
Burada.
- Bien.
- Bay Gerard.
Genre Gérard Philipe.
Artist gibiydi.