English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Goody

Goody translate Turkish

78 parallel translation
Dis-lui qui on est, Capitaine Goody-O.
Yüzbaşı'yı nasıl yakaladığımızı anlatsana.
Je t'aurai, drôlesse, sale souillon!
Yakalayacağım seni, Goody Brown, ihtiyar cadaloz!
A Newgate! Comme si votre vie en dépendait!
Newgate'e Goody, Allah ne verdiyse sür!
Sur votre vie, plus vite!
Yürü, Goody, yürü!
Plus vite!
Daha hızlı, Goody!
La ferme, Goody.
Kapa çeneni, Goody.
Celui qui a le regard de chien battu, c'est Eddie Goody.
Küçük öksüz Sezercik bakışlı adam ise Eddie Goody.
Red, Goody.
Red. Goody.
C'est mieux qu'une bagnole pourrie, et on a celle de Goody.
Otoyolda sürdüğümüz o hurdadan daha iyi. Goody'nin arabası tarzında.
Á 10 h 30, Goody déposera Pied-de-biche derrière le Liberty.
10.30'da, Goody, Hafifayak'ı Libery parkındaki yola bırakacak.
Á 11 h 36, Goody repasse.
11.36 gibi Goody geri gelecek.
Planque-toi dans la bagnole tant que Goody te donne pas le feu vert.
Arabaya bin ve orada kal. Goody sana söyleyene kadar, gürültü-patırtı yapma, hareket etme.
Á 11 h 39, Goody arrive à l'édifice.
At 11.39 Goody kasaya geri gelecek.
Goody est touché!
Goody vuruldu.
- Et Goody?
İkiniz de! - Goody'e ne oldu?
- On va trouver Goody.
- Goody'i bulacağız.
- Hé, Goody, regarde, regarde. - Pourquoi faut-il que tu sois dure
Goody, dikkat et!
Je ne sais pas. Il a fait quelque chose avec les oreilles de Goody.
- Goody'nin kulaklarıyla birşey.
Elle l'aurait fait en pleine rue.
- Onu dinleyin, Bayan Goody İki-Ayakkabılı.
- T'essayes de draguer Mlle Goody? - Goode.
- Bayan Goody'ye niye askıntı olduğunu anladım.
Appelez votre témoin. Femme Gotwick!
Goody Gotwick?
C'est la Mortimer qui l'a vue vomir au marché.
Goody Mortimer onu markette hasta olarak görmüş.
Mme Gotwick, merci.
Goody Gotwick, teşekkür ederim.
- J'accuse Goody Badwife.
Ben Goodie Badwife ( Kötü karı )'ı suçluyorum.
Goody Simpson a droit à un procès.
Goodie Simpson'ın yargılanmasına karar verildi.
Voilà la sainte nitouche.
- İyi akşamlar. - Here's Goody Two Shoes.
Chugga, chugga, choo, choo. Que diriez-vous du restaurant Goody? Choo, choo!
Goody's Diner nasıl?
Alors les promos de "Sam Sandwich" sont terminées?
Sam Goody indirimi bitmiş mi yani?
Goody Williams.
- Goody Williams.
Moi, ou Mr. Goody-Goody là-bas?
Beni mi, yoksa oradaki Bay İyilik Perisi'ni mi?
Trouve-moi les sacs-cadeaux.
İlk şans "Goody Bags" in nereye sakladıklarını bulmak.
Tu as pris les sacs?
"Goody Bags" i aldın mı?
Cherche les sacs-cadeaux.
"Goody Bags" den gözünü ayırma.
Les sacs-cadeaux.
"Goody Bags"
"Le Livre des damnés." "Goody" Pope.
Lanetliler Kitabı. Goody Pope.
Goody Pope, la veuve de Jacob, mère de Hagen.
Goody Pope. Ölen kocası Jacob, oğlu Hagen.
Le mari de Goody Pope, Jacob, est mort le 4 juin 1692.
Goody Pope'un kocası Jacob, 4 Haziran 1692'de ölmüş.
À moins que vous ayiez envie d'aller crier que vous venez de voir Goody Johnson avec le diable.
Gidip birilerine Goody Johnson'ı şeytanla birlikte gördüğünü söylemeyeceksin.
Craig Charles, Sam Fox, - la maman de Jade Goody.
Craig Charles, Sam Fox, Jade Goody'nin annesi.
Une fois, j'ai rompu avec ce mec du Québec, mais je ne voulais pas le faire souffrir parce qu'il était assistant manager chez Darty et il me donnait toutes sortes de cassettes gratuites.
Bir keresinde Quebecli bir adamdan ayrılmam gerekti ama duygularını incitmek istemedim, çünkü Sam Goody'de asistandı ve bir sürü beleş kaset alıyordum.
Goody Faux Derche a appelé.
İkisi de tedavülden kaldırıldı. Biliyorsun, Speed ve Altı'cılar...
- Je suis Northrop Goody.
- Ben Northrop Goody.
J'aimerais vous présenter mon collègue ici,
Şimdi sizi, meslektaşım Dr. Northrop Goody ile başbaşa bırakıyorum.
Dr Northrop Goody, qui est le directeur de l'équipe ^ IEmergency Products Development ^ I à Halliburton.
Kendisi Halliburton'un geliştime biriminde acil durum ürünleri üzerinde çalışmaktadır.
Et le Dr Goody va vous montrer les prototypes de quelques objets que son équipe conçu.
Dr. Goody, bize bazı örnek tasarımlar ve birimin ürünlerini tanıtacak.
Avant ça, elle était chauffeur chez Goody's Limo Company dans la vallée.
Bundan önce Goody's Limo Company için Vadi de şöförlük yaptı.
J'ai vu Goody Osburn avec le diable.
"Goody Osburn'u şeytanla gördüm."
Bien joué, Goody.
Aferin, Goody.
Fais gaffe, Goody!
- Dikkat et!
Levez-vous.
Ayağa kalk, Goody.
J'accuse Goody Flanders.
Ben Goodie Flanders'ı suçluyorum!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]