Translate.vc / French → Turkish / Greene
Greene translate Turkish
1,419 parallel translation
On a réveillé le Dr Greene par erreur.
Yanlışlıkla Dr. Greene'i uyandırdık. Kahvaltıda.
Dr Greene, je pourrais...
Belki, Dr. Greene, ben...
Tu parlais avec le Dr Greene il y a un instant.
Biraz önce burada Dr. Greene'le konuşuyordun.
Le Dr Greene vous fera visiter dès qu'il pourra.
Birim koordinatörü. Dr. Greene hastayla işi bitince sana burayı gezdirecek.
- Lucy...
- Ben Mark Greene.
Désolé, je dors peu depuis que je suis surveillant.
Özür dilerim, Dr. Greene. Danışmanlık işine başladığımdan bu yana pek uyuyamıyorum.
Dr Greene, Capitaine Matson.
Dr. Greene, ben Şef Matson.
Dr Greene?
Dr. Greene?
Je suis le Dr Greene.
Ben Dr. Greene.
Il est en état de mort cérébrale?
Beyin ölümü mü, Dr. Greene?
Mme Fernandez vous cherche, vous ou le Dr Greene.
Bayan Fernandez seni veya Dr. Greene'i arıyor.
Dites au Dr Greene que je reviendrai demain et nous parlerons de ce qu'il faut faire.
Dr. Greene'e yarın geleceğimi söyleyin. Ne yapacağımızı o zaman konuşuruz sanırım.
Mme Greene.
Bayan Greene.
S'il vous plaît.
Bayan Greene, lütfen.
Enchantée.
Memnun oldum Bayan Greene.
Avec sa tension, je ne veux prendre aucun risque.
Tansiyonu yüzünden bu riski göze almak istemiyorum. Affedersiniz, Dr. Greene?
Dr Greene?
Dr. Sayers hatta.
Mme Greene, nous allons commencer.
Bayan Greene, ilk diziye başlayacağız. Tamam.
Tenez bon, Mme Greene.
İyi iş başarıyorsunuz.
- Dr Greene?
- Dr. Greene? - Evet.
Si vous n'êtes pas le fils de Dave Greene, je suis dans un beau pétrin.
Umarım Dave Greene'in oğlusundur, yoksa büyük bir hata yaptım. Doğru.
C'est moi.
Mark Greene.
Mark Greene.
Bu da Cynthia Hooper.
Vous vous sentez mieux?
Yüzbaşı Greene, iyi misiniz?
Faites ce qu'il vous dit.
Dr. Greene'in dedikleri bir emirdir.
- Dr Greene, venez en radiologie.
- Dr. Greene, radyolojiye.
Dr Greene, les choses n'ont pas été comme prévues.
Dr. Greene, olaylar planladığımız gibi olmadı.
Mark Greene?
Mark Greene?
Dr Greene, ils s'agitent.
Dr. Greene, kalabalık huysuzlaşmaya başladı.
Je ne pensais pas vous trouver ici cet après-midi.
Dr. Greene öğleden sonra geleceğinizi sanıyordum.
Ce fou furieux a laissé le Dr Greene regardé à l'intérieur du trou avec une lampe.
Evden çıkmadan önce kaçık piç Dr. Greene'in... ... kafasındaki deliğe ışıkla baktırdı.
Dr Lee, voici Mark Greene.
Dr. Lee, bu Mark Greene.
Dr Greene...
Dr. Greene.
- Je cherche le Dr Greene.
- Dr. Greene'i arıyorum.
Où est le Dr Greene?
Dr. Greene'i nerede bulabilirim?
- Avec le Dr Greene?
Greene'in yanındaki mi?
Le Dr Greene a la gentillesse de me faire visiter.
Dr. Greene bana servisi gezdiriyor.
Je suis le Dr Greene et voici l'infirmière Hathaway.
Bay Chattarowski ben Dr. Greene. Bu Hemşire Hathaway.
Dr Greene, voilà votre homme.
Dr. Greene işte adamınız.
Greene a arrêté de fumer?
Dr. Greene bıraktı artık sigarayı.
- Dr. Greene?
- Dr. Greene?
Greene?
- Dr. Greene?
C'est le docteur Mark Greene des urgences.
Ben, Bölge Genel'in Acil Servis'inden Dr. Mark Greene.
Vous avez une minute?
Dr. Greene, vaktiniz var mı?
On a besoin de vous en Trauma 1.
Dr. Greene, Travma 1'e gelmelisiniz.
C'est mon ami, le Dr. Greene.
Bu benim dostum Dr. Greene.
- Mark Greene.
- Merhaba.
- Bonne nuit.
- İyi geceler Bayan Greene.
- OK.
Dayanın Bayan Greene.
Greene, j'écoute.
Greene konutu.
C'est fini, Mme Greene.
Bitti Bayan Greene. - Artık gidebilir miyim?