Translate.vc / French → Turkish / Growing
Growing translate Turkish
25 parallel translation
Golden and growing ripe in my land
Altından, gelişen ve olgun benim toprağımda
I don t remember growing older
Ne zaman yaşlandıklarını
Comme Kirk Cameron dans Quoi de neuf, docteur? qui vivait au-dessus du garage avec Boner. Vous ne connaissez pas?
Kirk Cameron'un, Growing Pains dizisinin son sezonunda, Boner'la beraber garajın üstünde yaşadığı gibi.
The days are growing darker.
Günler daha karanlık olmaya başladı.
Il était dans "Quoi de neuf, docteur."
Bir zamanlar "Growing Pains" de oynuyordu.
# When you re growing old. # # The world is still the same. # # You'll never change it. #
# Dünya aynı kalacak # # Asla değiştiremeyeceksin #
Kirk Cameron est celui qui m'a convertie, mais malheureusement, il n'est pas disponible, donc j'ai eu son jeune frère de "Quoi de neuf, docteur?".
Brian, Kirk Cameron beni değiştiren kişi. Ama ne yazıkki O müsit değil. Bende onun küçük kardeşini "Growing Pains" den aldım
For fear of growing old
Yaşlanmak korkusuyla
T'as vu Leo à une réunion des anciens de Growing pains?
Leo'yu "Growing Pains" in dönüşünde izlemedik.
l'm gonna be the man who s growing old with you
"Seninle yaşlanan adam olacağım"
- La mère dans Quoi de neuf docteur? .
- Growing Pains'teki anne.
Quoi de neuf, Docteur?
Growing Pains.
- Comme dans GRO LAND.
Bitki yetiştirmedeki ( growing ) "Grow" gibi.
- De Quoi de neuf, Docteur?
"Growing Pains" deki çocuk mu?
♪ l've seen you growing every day ♪
* İzledim günden güne serpilmeni *
♪ lookin'to see how much we re growing ♪
* Nasıl geliştik, bilemem bile *
Quoi de neuf docteur, Dynastie, Drôle de vie.
"Growing Pains", "Dynasty", "The Facts of Life Go to Paris."
Sweeter than a flower growing by the hour'cause I got love every time l'm with him
* Sonunda buldum aşkı * * Her sefer onunla olduğumda *
♪ where l'm going ♪ you re the greenest grass growing ♪ I said, "now I know"
d Gideceğim yerde... d d... en güzel manzara sen olacaksın. d d "Biliyorum" dedim... d d... "senin gibisini bulamam" d
- Growing Pains.
- Büyüyen Sancilar.
D'ailleurs, chaque année, nous décernons les Growing GreenAwards pour récompenser des innovateurs, et l'an dernier, l'une des personnes était un éleveur de porcs à développement durable, qui n'utilisait pas d'antibiotiques.
Her yıl yaptığımız Yeşil Ödüller Büyüyen Ve biz, gıda yenilikçiler tanımak ve bu geçen sene Kazananlar biriydi sürdürülebilir bir domuz üreticisi, aslında Herhangi bir antibiyotik kullanmak değildir.
And now the flames are growing higher
♪ Alevler daha da yükseliyor. ♪
Flower growing in the sun
Güneşte büyüyen çiçek
On n'est pas dans un épisode de Quoi de neuf, docteur?
Growing Pains bölümü çekmiyoruz.
... growing up? Ok.
Tamam.