Translate.vc / French → Turkish / Hurt
Hurt translate Turkish
143 parallel translation
Commandant Hurt.
- Binbaşı Harris.
- But it ll hurt you, won t it?
- Ama canın acımaz mı?
Does it hurt really bad?
Gerçekten de çok acıyor mu?
We'll only hurt ourselves if we build dreams that don t come true
Sadece birbirimizi incitiyoruz Eğer gerçekleşmeyecek rüyalar kurabilirsek
We'll only hurt ourselves if we build dreams that don t come true
Sadece birbirimizi incitiyoruz. Eğer gerçekleşmeyecek rüyalar kurabilirsek
Il se trouve qu'ils n'ont pas fait de mal à une mouche dans tout le désert.
As it happens these 4 people have not hurt a goddamn fly on the entire desert
Faut pas que je chambre trop les frenchies... car ça pourrait se Cole Porter et trés mal Lana Turner pour moi!
Aslında Frenchy ile dalga geçmemeliyim. Çünkü bazen Stan Getz gibi kızıp, Al Hurt gibi canımı yakabilir.
"l'm Hurt Bad"
"Zarar gördüm"
C'esr qui ce Blanc proresranr?
Diğeri kimdi? William Hurt.
William Hurt. Des crérins, oui!
Beyaz Anglo Sakson hıyarları.
Ils ont perdu plus de poids en se battant pour le chocolat qu'en dansant le twist sur "Please don t hurt me".
O hayalı çikolata için birbirleriyle güreşirken Hammer "Please Don't Hurt Me" parçasıyla kıvırırken verdiklerinden çok kilo verdiler.
Wallace Fuwad "la Patate".
Wallace, "The Hurt" Fuvad.
"You Hurt Me" ( Marla Glen ) Alexandre? Qu'est-ce que tu as?
Alexander?
Je ne veux de mal à personne.
I don't want to hurt anyone.
Si vous lui faites du mal... je vous tuerai.
If you hurt him... I'll kill you.
Henry Hurt m'a quasiment supplié.
Henry Hurt çok ısrar etti.
J'aurais espéré que Scott lève les yeux vers moi
- My hurt and my pain don't make me too appealin'
- Non, c'était "Tué par l'amour".
Hayır, o "Hurt By Love." dı.
# But if I hurt you
# Ama sana zarar verirsem
Je ne te laisserai pas faire souffrir Janey.
I am not going to let you hurt Janey again, okay?
{ C : $ 00FFFF } Sometimes it s got to hut before you feel
# # Sometimes it's got to hurt before you feel # #
Ce serait mentir si je disais que cela ne faisait pas mal.
I'd be lying if l said it doesn't hurt.
* Nothing else can hurt us now *
Artık hiç bir şey, zarar veremez bize.
Président Liu vous traitez ma copine comme ça vous m'avez fait de la peine vous avez blessé mon coeur
Genel Müdür Liu kız arkadaşıma böyle davranarak beni derinden yaraladınız. ( Kalbimi kırdınız. ) You hurt my heart.
Le rôle de John Hurt...
John Hurt kısmından sonra...
Est-ce que l'on pourrais discuter d'accouchement sans faire référence à John Hurt?
Doğum olayını John Hurt olmadan konuşamaz mıyız?
- Imagine l'horreur que ça doit être pourJohn.
- John Hurt için nasıl olduğunu bir düşün.
- Bref. Après le rôle de John Hurt...
John Hurt kısmından sonra...
Avant j'étais une bombe sexuelle et maintenant je suis John Hurt?
Eskiden seksi kız arkadaşındım şimdi ise John Hurt oldum. Öyle mi?
Qu'est-ce que John Hurt représente pour vous?
John Hurt senin için ne ifade ediyor?
- John Hurt?
- John Hurt mü?
Je pense en particulier à... vous savez... la "scène" John Hurt.
Yani tam olarak şeyi diyorum. Bilirsin. John Hurt ânı.
John Hurt est un symbole!
John Hurt esas oğlandır!
- Pourquoi me parlez-vous de John Hurt?
- Neden John Hurt'ü sordun?
Je me trouve à sa place en ce moment.
Ben şu anda John Hurt durumundayım.
John Hurt est un symbole! - exactement!
John Hurt esas oğlandır!
- Pourquoi me parlez-vous de John Hurt? - Je devrait peut-être vous expliquer.
- Neden John Hurt'ü sordun?
Je me trouve à sa place en ce moment.
- Belki bunu ben açıklamalıyım. Ben şu anda John Hurt durumundayım.
- John Hurt à quitté l'immeuble.
- John Hurt binayı terketti.
William Hurt, Kathleen Turner...
William Hurt, Kathleen Turner.
The hurt doesn't show but the pain still grows
Yara gözükmez ancak acı devam eder
Hum.. Le moment dans Alien où cette chose sort de John Hurt?
Yaratıktaki John Hurt'ün vücudundan o şeyin çıktığı yer mi?
"And how much I can hurt"
* And how much I can hurt *
Tracy Jordan, you are in for a world of hurt.
Tracy Jordan, acıların dünyasına girmiş bulunmaktasın.
Je me sens comme Holly Hunter dans Broadcast News *, quand elle est dans la tête de William Hurt?
Broadcast News filminde oynayan Holly Hunter gibi hissediyorum.
Elle a monté le coup, comme Kathleen Turner avec William Hurt dans La Fièvre au corps *.
Kathleen Turner'ın Vücut Isısı'nda William Hurt'ü tuzağa düşürdüğü gibi yüzbaşıyı tuzağa düşürdü.
- Vous êtes blessé.
- You'reacıyacak hurt. Sorun yok.
Tu devrais mâcher ta bouffe, champion.
Belki de ağzındakileri hart hurt çiğnememelisin.
Je te souhaite une bonne journée blesser blesser coeur coeur tu blesses mon coeur tu blesses mon coeur ll faut merde
"İyi günler dilerim", demek. Hurt hurt heart heart. You hurt my heart.
"The one you love..." ( The Mills Brothers "Love always hurt the one you love" ) Tu n'avais pas le droit d'agir de la sorte dans ce parc... pas le droit!
Parktaki gibi davranmaya hiç hakkın yoktu.
OK, essayons.
Hani William Hurt'ün kafasındayken?