Translate.vc / French → Turkish / Hã
Hã translate Turkish
218 parallel translation
Je vais pas t'hà © berger gratis.
o- - Oh, çocuğum!
HÃ ©, monsieur.
Ben onu halledebilirim.
HÃ ©, madame Salope.
Oh. "U.S.S.R."
- HÃ ©!
- Selam!
HÃ ©, Ray, pense vite!
Hey, Ray, tut şunu!
- HÃ ©...
- Hey...
- HÃ ©!
- Hey!
HÃ ©, reviens ici.
Hey, gel buraya.
HÃ ©, nous devons te sortir d'ici.
Seni burdan çıkarmalıyız.
HÃ ©, mec.
Hey, adamım.
HÃ ©, Raymond.
Raymond.
Bon, hà ©, attends une seconde,
Pekala, bekleyin bir sayine.
Hà ©, les gars, at-elle quelque chose contre les vêtements de fille?
Hey, çocuklar, Bu kızların giyecek düzgün birşeyi yok mu?
Hà ©, que diriez-vous si nous faisons ce que... ce que Liz D. suggà ¨ re?
Skokie dergisinde ki Liz'in önerisini yapmamıza ne dersiniz? önerisini yapmamıza ne dersiniz?
Hey! Hà ©, oà ¹ vas-tu?
Nereye gidiyorsunuz?
HÃ ©, les gars, je vous retrouve plus tard.
Çocuklar, ben size yetişirim.
HÃ ©, qu'est-ce que c'est?
Şunlar da ne?
HÃ ©, Ray.
Selam, Ray.
HÃ ©, les filles.
Kızlar.
- HÃ ©, repose-la.
- Bırak onu.
- HÃ ©, tu sais quoi?
- Ne oldu biliyormusun?
- HÃ ©.
- Selam
- HÃ ©. - Salut.
Selam.
HÃ ©... pleures-tu?
Ağlıyormusun?
HÃ ©, les filles.
Selam, kızlar.
Il y a des gars qui hà © sitent.
Bazılarının tereddüt ettiğini duydum.
- Qui hà ¨ sitent?
- Tereddüt mü?
Qui hà ¨ site?
Tereddüt eden kim, Tom?
- Bienvenue à Tà © hà © ran.
Tahran'a hoş geldin.
C'est un hà © ros.
O bir kahraman.
Les meetings politiques fleurissaient et les ennemis d'hier.. .. à © taient devenus des hà © ros de la nation.
Politik toplantılar artıyordu ve dünün düşmanları ulusal kahramanlar oluyorlardı.
- HÃ ©! Martyrs!
Şehitler!
- Hà ©! T'as vu à § a?
- Bunu gördün mü?
HÃ ©! Je te parle!
Seninle konuşuyorum!
- HÃ ©! Vous allez oã ¹?
Nereye gidiyorsun?
Je suis allà © e voir le directeur administratif de l'hà ´ pital.
Hastane idarecisini görmeye gittim.
Comme j'avais à © tudià © au lycà © e franà § ais de Tà © hà © ran,..
Tahran'daki Fransız okulunda okuduğum için
Un mois avant l'armistice, l'Irak a bombardà © Tà © hà © ran tous les jours.
Ateşkesten bir ay önce Irak Tahran'ı her gün bombalıyordu.
Quand on marche dans Tà © hà © ran, on a l'impression d'être dans un cimetià ¨ re.
Tahran'da gezdiğin zaman, sanki mezarlıktaymış gibi oluyorsun.
Hà ©! Vous, là - bas!
Siz, oradakiler!
* Arrêtez de courir! Hà ©!
Koşmayı kesin!
HÃ © las, je suis en Australie en ce moment.
Aradığınız için teşekkürler.
Mais hà © las, les Amà © ricains sont mal informà © s.
iç ve istediğini yap. Ama sonucunda kalp krizi geçireceksin, veya kanser olackasın.
J'ai dit à Claudia qu'il valait mieux me conduire à l'hà ´ pital, que à § a n'allait pas. Ils m'ont transportà © à l'hà ´ pital, mis sur une table, m'ont dà © shabillà © et m'ont branchà © de partout.
Ardından beni hastaneye kaldırdılar ve soyup, kablolar bağlamaya başladılar, ve ardından kalp krizi geçirdiğimi söylediler.
- HÃ © Lu.
- Hey, Lu.
- HÃ ©
- Hey.
- HÃ ©.
- Hey.
- HÃ © bouge de lÃ!
- Hey, kıpırda!
Ils atteignent un certain à © tat d'hà © bà © tude, perdent 4 kilos, et reprennent tout en 3 semaines.
Evet, haklısın. - Avustralya'lı mısın? - Evet, Avustralya'lıyım.
Croyez-le ou non, j'ai hà ¢ te de pouvoir manger davantage de fruits et là © gumes.
Merhaba dostum, ben Joe.
Qui eà " t cru qu'un jour, vous, Phil, le chauffeur-routier de l'Iowa, apporterait un remà ¨ de à l'hà ´ pital?
Biraz ironik, değil mi?