Translate.vc / French → Turkish / Iet
Iet translate Turkish
25 parallel translation
Si ça doit marcher entre nous, il faudra dire la vérité et laisser-faire.
Eğer bu aramızda iş......şunu, yüzleşmek Iet gitmek ve gerçeği söylemek.
Tu n'as pas juste dit de "laisser-faire"?
Evet, ne dedi Iast şey oldu, "gidip Iet" bölümü?
S'il arrive quelque chose durant ce temps, appuie sur le bouton appel, préviens.
- Dibi takdirde bir şey olur Bu üç dakika......just Çağrı düğmesine basın Iet bize biliyorum.
Allez, on y va.
Hey, Tamam, Iet's gidin. Gidelim.
J'aime bien laisser chauffer le moteur.
Ben sever Iet altyapısı için ilk sıcak.
La clé, pour vous, c'est de la laisser parler, d'accord?
Sizin için bir anahtardır, Iet onu bazı, tüm doğru konuşuyor musunuz?
La Nouvelle-Orléans est une ville cool, je vais voir ça en ligne.
AII sağ. Peki, New Orleans, serin bir şehirdir, Böylece Iet beni kontrol online.
Oui, et tu gardes ça pour toi, n'est-ce pas?
Hey, ve Iet's tutmak bu sen ve ben arasında değil mi?
Rassemblez les enfants là-bas.
Çocuklar ve yukarı Iet'ın Topla toplama Buraya.
Je vous ai laissé tomber, toi et ta mère, dans le passé, mais j'ai passé ces sept années à chercher comment changer tout ça.
Tamam. Iet oldum biliyorum sen ve aşağı annen geçmiş..... Iast benim Iife yedi yıl geçirdim.but bunları değiştirmek anlamaya çalışıyorum.
Rendre l'argent, les laisser se débrouiller.
Para iade, Iet onları ısı almak için o.
Vous pensez que je vais perdre mon emploi à cause de tout ça?
Bunu düşünüyorum çünkü Iose işim olacak Ben Iet bir banka soyguncusu bir koruyucuya olabilir?
Mets-la dans le taxi, l'argent apparaîtra comme par magie.
Sadece Iet taksi, onu Al para sever sihirli görünecektir.
- Laisse-moi le flinguer tout de suite.
- Siz sadece beni vur onu şu anda Iet.
On ne va pas juste faire ça, on va s'y précipiter.
Sadece bunu yapalım, Iet'ın adım bu kadar.
- Fais voir ça.
- Evet? Eh, Iet's o bkz.
Laissez-nous.
Şimdi Iet bize gidin.
- Ils m'ont juste laissé tout prendre.
- Onlar sadece yalnız güz take me Iet.
- Allez, on y va.
- Iet's AII sağa gidin.
Laissez aller... iet-moi.
Bırak... bırak beni.
Allez... congé de IET fils.
Hadi buradan gidelim evlat.
Voilà l'Orient, et Dr Vanessa-iet est le soleil.
Orası Doğu, ve Dr. Vanessa-iet de güneşin ta kendisi.
Juli-hawn, Shawn-iet, il y a aussi Shules, si tu es fan de concision.
Juli-hawn, Shawn-iet gibi. Kısaltma hayranıysan, bir de Shules var.
/ iet toi et Richard serez finalement en paix.
Sen ve Richard sonunda huzur içinde yaşayacaksınız.
- Ouais. De rien, Mark. - Échec de trois tentatives d'IET.
Bir şey değil, Mark.