English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Inspiré

Inspiré translate Turkish

2,905 parallel translation
Votre travail, sur l'informatique organique, cela a inspiré ma recherche post-doctorat.
Organik bilgisayarlar, üzerine yaptığınız çalışma doktora sonrası araştırmama ilham verdi.
J'ai besoin d'être enjoué, et c'est la premiere fois que je suis inspiré depuis le début.
Heyecanlanmam gerekiyor ve bütün bu süreç içinde ilk defa içimde bir heyecan uyandı.
J'ai été inspiré par la nouvelle fille, Joe, qui me rappelle une femme des cavernes.
Bana mağara kadınını hatırlatan aramıza yeni katılan kız Joe'dan esinlendim.
C'était assez inspiré d'une idée à moi.
Eşsiz'le yaptıkların muhteşem.
Je voudrais dédicacer ma chanson d'au revoir à vous tous, mais je voudrais surtout remercier l'homme dans la salle qui m'a vraiment inspiré et qui ne m'a jamais vu pour les choses qui font que nous sommes différents
Veda şarkımı herkese atfetmek istiyorum ama özellikle bu odadaki beni derinden etkileyen ve kendilerinden farklı kılan taraflarımı görmeyen beylere teşekkür etmek istiyorum.
Je me suis inspiré d'un ferry.
Bir PO feribotundan.
Je me suis inspiré d'un sujet que j'ai lu dans Elle Déco.
Bunu Southern Living'de gördüğüm bir resimden sonra dizayn ettim.
Si je suis venu ici, c'est pour me sentir... inspiré.
Buraya tatmin olmak için geldim.
Le fait que tu me regardes jouer m'a inspiré.
Evet, beni izlediğiniz için çok cesur oynadım.
Il doit y avoir un événement à l'origine, comme un horrible meurtre d'enfant ou quelque chose qui a inspiré Bloody Bones, et au fils des ans les faits ont été oubliés et la légende est restée.
Yaşındaki kızlara nazaran olağandışı bir şey değil. Altı ay boyunca ondan hiç haber alamadım.
Je ne te le demande pas mais je peux te dire je me sens vraiment inspiré.
Senden bunu istemiyorum. Ama belirtmeliyim ki gayet de güzel katıldın.
J'ai pris un pseudonyme et, eh bien, j'ai eu mon petit succès dans un genre particulier inspiré de Farrar Straus.
Bir takma adım var, hem de belirli bir tarzda epey başarı da kazandım. O adam da Farrar Straus Yayınevi'ndendi. *
Ce modèle mis en place pour Marina et la façon dont nous avons créé un marché autour d'elle est devenue une méthode normalisée qui a inspiré beaucoup d'autres artistes.
Marina için yarattığımız model ve piyasa anlayışı standartların çok üzerine çıktı.
- Disons que votre Vespa m'a inspiré.
Vespa'dan esinlendim.
- Et être si distinct et talentueux que Ryan soit inspiré pour écrire un personnage pour toi.
- ve de Ryan'a ilham verebilecek kadar farklı biri olmakta.
C'est inspiré de votre propre histoire.
Direk kendi tarihinizden alındı.
Ca m'a inspiré.
Bir şekilde beni emdi.
Le croquis dans vos mains est inspiré d'un dessin que j'ai trouvé dans l'un des livres de mon fils.
Elindeki çizimlere gelince oğlumun kitaplarından birinde bulduğum bir resimden esinlenildi.
Un geste inspiré.
- Harikaydı.
Qui a inspiré Roméo et Juliette, qui a inspiré West Side Story, qui m'a inspiré pour dire "Eh".
Batı Hikayesi, nden esinlenmiştir ki o da benim "eh." dememden esinlenmiştir
La réaction publique a été l'effarement, inspiré par 5 élèves de l'école élémentaire dont l'attitude était non seulement dangereuse et perturbante mais aussi complètement démodée.
Beş ilkokul öğrencisinin sergiledikleri halk tarafından sadece tehlikeli ve rahatsız edici değil, ayrıca tamamen eskimiş şekilde yorumlandı.
C'est inspiré. Elle a tellement de talent.
Ne kadar yetenekli bir kadın.
On écrit un article inspiré.
Evet, ilham verici bir makale yayınlarız.
Cette nuit a inspiré le seul et unique jeux de société de Mickey à succès.
Mickey o geceden ilham alarak başarılı olan tek masa oyununu icat etti.
Donc dites-moi ce qui vous a inspiré pour devenir l'homme mystérieux de Paradise, Californie?
Söyle bakalım Paradise'ın gizemli adamı olmak fikri nereden çıktı? - Ne demek istiyorsun?
C'est inspiré d'un jeu vidéo.
İsmini bir bilgisayar oyunundan alıyordu.
Je ne dirais pas que c'est moi, mais j'aime penser que j'ai inspiré Rick d'une certaine façon.
Clara Strike olduğumu söyleyemem ama Rick'in ufak da olsa ilham aldığı kişi olduğumu düşünmek güzel.
Oh, je ne sais pas. Peut-être parce que je me suis inspiré d'elle pour un personnage.
Belki de ondan esinlenerek bir karakter yarattığım için.
Vous faites partie de gens qui m'ont inspiré à devenir écrivain.
Yazar olmam için bana ilham veren şeylerden birisin.
Il a été inspiré.
Bu ilham kaynağı oldu.
Elle m'a inspiré des travaux novateurs.
Onun için çığır açan bir çalışma yaptım ben.
C'est inspiré de H.R. Giger.
Sürrealist ressam H.R. Giger'den esinlendim.
Il m'a inspiré.
Bana ilham verdi.
Pendant qu'elle était avec Chuck, elle m'a jamais inspiré confiance.
Chuck ile çıktığı sürece o kadına hiç güvenmedim.
De chanter fort, clair D'être le numéro un des hits parades qui inspire les gens.
İnsanlara ilham veren meşhur, büyük, etkileyici şarkılar söylemek.
Ça n'inspire pas confiance.
Bu pek güven uyandırmadı.
Okay, inspire profondément
Tamam, ikiniz de sakinleşin.
J'aime travailler avec des personnes talentueuses. Cela m'inspire.
Yetenekli insanlarla çalışmayı seviyorum, bana ilham veriyor.
Inspire... Expire.
Nefes al ve ver.
Inspire... expire.
Al ve ver.
Qui nous inspire.
Evet, şöyle ilham verici bir şey çal.
Inspire-nous, putain.
- İlham verici bir şey çal.
Il y a quelque chose sur Carl qui ne m'inspire pas confiance.
Carl'la ilgili birşey hissediyorum. Güvenmiyorum.
Cet endroit m'inspire.
- Burayı çok ilham verici buluyorum. Sence de öyle değil mi?
Les victimes ne viennent pas d'ici, il faut chercher une personne qui inspire confiance.
Kurbanların çoğu şehir dışından ve bölgeye yabancı, o yüzden profesyonel yardım tavsiyesi alıp buraya gelenlere bakmalıyız.
Détective, est-ce qu'on a un tueur inspiré par un autre en liberté?
Dedektif, başıboş bir taklitçi bir katilimiz mi var?
Les sociopathes ne ressentent pas d'émotions. Inspire-toi un peu de ça, et on parlera...
Hadi biraz...
Même s'il s'inspire de ces actes criminels, ce film n'est pas un compte rendu de ces événements.
Suç eylemlerinin tasviri de olsa, bu film bir belgesel olma niteliği taşımamaktadır, halka açıklanan bilgilerin ışığında çekilmiştir.
D'accord, inspire. Expire.
, All right in nefes Nefes.
Hoyt... inspire profondément et reconsidère pendant une seconde ce que tu me demandes.
Hoyt... Bir dur da gerçekten ne istediğini iyice bir düşün.
ça sent beaucoup... ( inspire ) l'homme.
Burası... erkek gibi kokuyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]