Translate.vc / French → Turkish / Instagram
Instagram translate Turkish
369 parallel translation
Bien sûr, mais prends une photo pour Instagram.
Tabiki de. Ama Instagram için fotoğraf çek.
Eh bien, Raj et moi avons toujours parler d'apprendre à faire des cocktails comme ça ensemble et je me suis dit que j'allais poster ça sur Instagram pour qu'il puisse le voir et se sentir comme une merde.
Raj'la beraber hep böyle kokteyl yapmayı konuşurduk ben de kendi kendime öğrendim ve Instagram'a atıyorum. Böylece görüp mal gibi hissedecek.
Instagram.
Instagram.
Voilà son post Instagram.
İşte Instagram iletisi.
Je peux peut-être chercher Savannah sur Instagram.
Belki Savannah'ı Instagram'lamalıyım.
Parce que je ne veux pas me retrouver encore sur une photo de leurs Iphones.
Çünkü bir tane daha Instagram * fotoğraf çektiremem.
Je devrais être entrain de choisir mon filtre sur Instagram.
Instagram'deki filtremi seçmeliyim.
Je vais poster la photo de ce pourboire sur Instagram.
Şu rezil başişin resmini çekip Instagram'a koyacağım.
Twitter, c'est idiot et Instagram, c'est Twitter pour les analphabètes.
Ve Instagram okuma bilmeyenlerin Twitter'ı.
- Où as-tu trouvé cette photo?
- O fotoğrafı nereden buldun? - Candidagram ( instagram?
Chaque jour je commence avec Facebook, Twitter, Tumblr et Instagram.
Her gün güne Facebook, Twitter, tumblr ve Instagram'a bakarak başlarım.
Tu t'es lâché sur Instagram, avec tes photos d'arbres tristes et tes déjeuners seul.
Instagram'da herkese açık biçimde yakınmıştın. Üzgün ağaç ve öğle yemeği fotoğrafların vardı.
Je vais enfin m'inscrire sur Instagram
Sonunda Instagram'a katılmak için bir nedenim oldu.
Ouais, j'ai vu ton Instagram.
Evet. Instagram'da gördüm.
Ou Instagram.
Ya da Instagram'da.
C'est Instagram. Ça existe déjà.
O uygulama var zaten, adı lnstagram.
C'est Instagram.
O dediğin şey lnstagram.
C'est Instagram.
Bu lnstagram.
"Instagram pour les meilleures amies" c'est dans la salle 44.
"Kankiler İçin Instagram" dersi 44. Derslikteymiş.
Juste ce qu'elle met sur Instagram.
Hayır, sadece Instragram'a koyduklarından görebiliyorum.
C'est quoi Instagram?
Instagram da ne?
L'Instragram d'Harry ne serait-il pas super cool?
Prens Harry'nin instagramı çok iyi olmaz mıydı?
En fait, je vais me mettre sur Instagram pour qu'elle puisse me voir préparer une salade.
Aslında bunu Instagram'da paylaşacağım böylece beni salata yaparken görebilecek.
En fait, il y a beaucoup de choses que je voudrais te dire, comme "désolée" et "Je suis une idiote", et ton instagram m'a vraiment rappelé comme ta salade me manque mais je ne vais pas me tenir ici et te faire parler de ça.
Aslında söyleyebileceğim çok şey var. Üzgünüm gibi, aptalın tekiyim gibi. Instagram'da banim için yaptığın salatayı özlediğim gibi ama ben burada durup bunun hakkında konuşmak istemiyorum.
Elle n'est même plus sur Instagram.
Artık Instagram'a bile girmiyor.
Tu sais, Facebook, Twitter, Instagram.
Bilirsin işte ; Facebook, Twitter, Instagram.
Il était sur Instagram?
Instagram'da da mı vardı?
Il faut toujours mettre un sous-bock. Et le pire, c'est qu'ils sont tous tirés de l'Instagram de Diddy.
Yani, her yere altlık koymam gerekiyordu, ve en kötüsü de, hepsi de Diddy'nin Instagram'ındaki resimlerden yapılmaydı.
Diddy est sur Instagram?
Diddy İnstagram'da mı?
C'est littéralement la pire chose que j'ai jamais vu, et je suis Madeleine Albright sur Instagram.
Tamam, bu resmen bu güne kadar gördüğüm en kötü şeydi, üstelik Instagram'da Madeleine Albright'i takip ediyorum.
- J'ai vu tes photos sur Instagram.
- Instagram'da çektiklerini gördüm.
C'est pour mon Instagram.
Instagram için.
Joli. J'ai déjà eu 17 like sur mon dernier Instagram.
Güzel, son Instagram fotoğrafım şimdiden 17 beğeni toplamış.
Tu devrais savoir, J'ai plus de 30 Instagrams de sandwiches de station service là dedans.
Ayrıca sana söylemem gerek, Benzin istasyonundaki sandviçlerin olduğu otuzdan fazla İnstagram fotosu var.
On fera en sorte que notre audimat nous informe via Instagram, Vine, Snapchat. Vous suivez toujours?
İzleyicilerimizi Instagram, Vine Snapchat ve bloglarla muhabirimiz yapacağız.
Je voulais vous demander en personne pourquoi vous n'avez pas accepté mon invitation sur Instagram.
- Tamamdır. Instagram'da arkadaşlık isteğimi neden kabul etmediğini yanına gelip sormak istedim.
Remettez ces photos sur Instagram.
Instagram resimlerini de geri koyun.
J'ai pris quelques photos et les ai mis sur Instagram.
Birkaç fotoğraf çekip instagrama yükledim, umarım sorun olmaz.
Twitter, Facebook et Instagram.
Evet. Twitter, Facebook, Instagram, blog, ne varsa.
Je ne pensai pas que tu m'aidais avec Jen, alors j'ai posté des photos de la soirée d'hier sur Instagram pour la rendre jalouse.
Jen konusunda bana yardım etmeyeceğini düşündüğümden onu kıskandırmak için partinin fotoğrafını Instagram'a attım.
Le président pendant des funérailles. pour un malchanceux vétéran de la marine, et je dois le découvrir grâce au compte Instagram du fossoyeur?
Başkan talihsiz bir donanma gazisinin cenaze törenine katılıyor ve ben bunu mezar kazıcının instagram hesabından öğrenmeliyim öyle mi?
Est-ce que je peux instagram ça?
Instagram'a koyabilir miyim?
Je l'ai mis sur instagram.
Instagram'a yükledim.
C'est aux infos, sur Twitter, Instagram.
Haberlerde, Twitter'da, Instagram'de.
Regarde ton Instagram.
- Instagram'ına bak.
Non, c'est juste l'Instagram de Threepeat.
Hayır. Sadece Threepeat'in instagramına bakıyordum.
Elle vient juste de poster une photo sur Instagram depuis un fête de fratrie à Northwestern.
Şimdi instagramdan Northwestern'da bir erkek partisinde olduğunu paylaştı.
Elle poste beaucoup sur Instagram.
Çok kullanıyor instagramı.
Il m'a même donnà © des conseils pour mes photos Instagram.
Hatta bana lnstagram için... birkaç ipucu verdi.
Pourquoi je le savais pas, bande de tarés.
Nasıl olur da Diddy'nin İnstagram'da olduğunu bilmem, sizi budalalar?
- C'est son mot de passe Instagram.
- Instagram şifresi bu.