Translate.vc / French → Turkish / Insécure
Insécure translate Turkish
17 parallel translation
C'est lui qui est insécure, pas moi.
Bu onun kendine güvensizliği, benim değil. Mağazada hiç güvenlik yok.
Numéro un... sous cette bravade mâle qu'il nous montre se cache une petite fille insécure qui frappe à la porte du placard pour qu'on la laisse sortir.
Bir : Bütün o erkek cesaretinin altında dolapta sıkışmış dışarı çıkmaya çalışan küçük bir kız var. İki :
Jamais entendu une moquerie aussi insécure.
Bu hayatımda duyduğum en güvensiz sataşma.
Alors quand je me sens insécure et que j'ai besoin d'un petit remontant, Serban est mon homme.
Kendine güvenin azaldıysa ya da egonun coşturulması lazımsa Serban tam da bu işin adamı.
Ouais, tu sais que Justin se sent insécure.
Justin kendini güvensiz hissediyor.
Tu vois, être insécure c'est quand tu doutes de toi et tes capacités.
Güvensiz hissetmek kendinden ve yeteneklerinden şüphe duymaktır.
Ca me fait me sentir vraiment... insécure?
Beni çok... Güvensiz hissettiriyor?
Si je suis au supermarché et que je réalise pendant que je suis dans le centre de la file d'attente et que je n'ai pas pris de dinde et j'ai besoin de cette dinde et que je quitte cette ligne, est-ce d'être insécure?
Markette kasa sırası beklerken hindi almadığımı fark edip hindi almak için sırayı terk etmek zorunda olmak güvensizlik midir?
Insécure.
Gühvensiz.
Tu n'es même pas le genre de mec qui devrait être insécure.
Gühvensiz olması gereken bir erkek değilsin ki.
Insécure.
"Güvensiz."
Ca me rends insécure.
Kendimi gühvensiz hissettiriyor.
Tu es trop beau pour être insécure.
Güvensiz davranmak için çok yakışıklısın.
Now and then I get insecure
* Arada sırada kaybediyorum kendime olan güveni *
♪ but every now and then ♪ I feel so insecure ♪ I know that I
# Kendimi güvencesiz hissediyorum arada #
♪ You're insecure ♪
Kendine güvenin yok.