Translate.vc / French → Turkish / Isak
Isak translate Turkish
113 parallel translation
Je m'appelle Eberard Isaac Borg. J'ai 78 ans.
Adım Isak Borg, 78 yaşındayım.
Quel âge avez-vous vraiment?
Gerçekten kaç yaşındasın Isak amca? Neden soruyorsun?
Vous n'êtes qu'un vieil égoïste, sans le moindre égard pour autrui, qui n'écoute que lui-même, mais qui camoufle tout cela par ses bonnes manières et son charme.
Sen bencil ve yaşlı bir adamsın Isak amca. İnsafsızsın birisin ve kendin dışında kimseyi dinlemiyorsun. Ama bütün bunları eski moda görgü kuralların ve cazibenin arkasına gizliyorsun.
Vous êtes absolu dans vos jugements.
Yargılarınız çok kesin Isak amca.
Sara! Je suis ton cousin Isaac.
Sara, ben kuzenin Isak.
Je dirai à Isaac que tu cherches toujours à m'embrasser.
Eğer durmazsan, Isak'a, senin sürekli beni öpmeye çalıştığını söylerim. Küçük Isak!
J'en fais mon affaire! Nous sommes secrètement fiancés.
Isak'la benim gizlice nişanlandığımı gayet iyi biliyorsun.
Je me demande qui est le moins hautain de vous quatre.
Siz dört kardeşin hangisi en az kibirli bilmiyorum, ama sanırım bu Isak.
Isaac est en tout cas le plus gentil et toi le plus méchant, le plus ridicule et le plus sot.
Isak en iyiniz. Ve sen en kaba, en iğrenç, en salak, en aptal olanısın. Seni tarif edecek kelimeleri bulamıyorum!
Que va dire Isaac, lui qui m'aime vraiment?
Beni gerçekten seven Isak ne diyecek?
Où est Isaac?
Isak nerede?
Isaac est si bien. Il est tellement bien, et moral et si délicat.
Isak çok iyi ve ince, ahlaklı ve duygusal.
Parfois, je me sens plus âgée qu'Isaac.
Ama bazen Isak'tan çok daha yaşlıymışım gibi geliyor.
Pauvre Isaac, il est si bon avec moi.
Zavallı küçük Isak, bana o kadar iyi davranıyor ki.
Je vais au devant d'Isaac et son père.
Ben aşağı inip Isak ve amcamla buluşacağım. Sen yap.
Je m'appelle Isaac, c'est aussi idiot.
Benim adım Isak. Bu da salak.
Voici Anders et Victor. Le père Isaac.
Bu Anders ve bu Viktor ve bu da Isak baba.
Il faut que je vous avoue... Anders est mon ami fidèle.
Sana söylemeliyim Isak, Anders ve ben sevgiliyiz.
Isaac Ackerman... ça sonnerait bien pour un président du Conseil!
Isak Akerman ; bir başbakan için fena bir isim değil.
Vous veniez souvent la voir. T'en souviens-tu?
Onu görmeye geldiğini hatırlıyor musun, Isak?
Tous morts. Sauf Isaac.
Ve Isak dışında hepsi öldü.
T'es-tu vu dans la glace, Isaac?
Aynaya baktın mı Isak?
J'avouerai tout à Isaac.
Şimdi eve gidip Isak'a anlatacağım.
Mademoiselle Agda... Que voulez-vous? Mlle Agda, nous nous connaissons et nous sommes amis depuis tant d'années.
Bayan Agda, birbirimizi bu kadar yıldan beri tanıdığımıza göre,... sizce de birbirimizi Agda ve Isak diye çağırmamalı mıyız?
Que penserait-on si subitement nous nous disions tu?
Biz birden birbirimize Agda ve Isak demeye başlarsak insanlar ne düşünür?
Père Isaac, tu étais formidable dans le cortège.
Isak baba! Geçit töreninde muhteşemdiniz.
Comment allez-vous, père?
Nasılsın Isak amca?
Moi aussi, je vous aime bien.
Ben de seni seviyorum Isak amca.
Isaac, il n'y a plus de fraises des bois.
Isak, başka yaban çileği kalmadı.
Isak, qu'est-ce que c'est que ça?
Isak, neler oluyor?
- Isak a entendu deux hommes.
- Isak iki adamı duymuş.
- Gustav Mahler, - Isak Dinesen et Carl Jung. Scott Fitzgerald.
- Gustav Mahler, Scott Fitzgerald lsaac Denison ve Carl Jung gibi dikkate değer kişiler için.
" Karen Blixen publia ses premières histoires en 1934... sous le nom d'Isak Dinesen.
" Karen Blixen İlk Hikâyeleri'ni 1934'te Yayınladı.
Elle ne retourna jamais en Afrique. "
Isak Dinesen Takma Adını Kullandı. Afrika'ya Hiç Dönmedi. "
Aventureuses, suicidaires... Djuna Barnes, Jane Bowles, Dorothy Parker, Jean Rhys, Flannery O'Connor, Virginia Woolf,
Djuna Barnes, Jane Bowles, Dorothy Parker Jean Rhys, Flannery O'Connor, Virginia Woolf Edith Warton, Isak Dinesen, Janet Frame gibi çılgın, maceracı ve intihara eğilimli olanları.
Droit devant l'antre familial, tout droit sorti des romans d'Isak Dinesen.
Tam önümüzde, Isak Dineson romanlarından etkilenilerek yapılmış aile sığınağı bulunuyor.
On devrait se séparer.
AyrıIsak iyi olacak.
Isak Dinesen est géniale.
Isak Dinesen muhteşemdir.
Et comment va Isak?
Peki Isak nasıl?
Isak?
Isak?
Il n'y avait plus de Prim, Isak.
Onlar Prim değil, Isak.
Isak Bjørvik?
Isak Bjørvik?
Isak, tu es là?
Isak, orada mısın?
- Comment va ton cheval?
- Atın nasıl, Isak?
Vous avez observé Isak aujourd'hui?
Bugün Isak'ı gözlemledin mi?
- Isak et moi?
- Ben ve Isak mı?
- Bien sûr, Isak et toi.
- Elbette. Isak ve sen.
Lève-toi une seconde, Isak.
Bir saniye ayağa kalk, Isak.
Bonjour, oncle Isaac.
Günaydın Isak amca.
"qu'il mit sur son fils Isaac."
aldı ve onu oğlu İsak'ın üstüne koydu. "
"Et Isaac dit à Abraham son père..."
" İsak babası İbrahim'e konuştu ve...