Jasna translate Turkish

Jasna.

Jasna.

Quand Jasna et les enfants sont morts, j'ai décidé de procéder à un changement.

Jasha ve çocuklarım öldüğünde bir değişikliğe ihtiyaç duydum.

Jasna, Jasna!

Jasna, Jasna

Jasna, sors de là, le spectacle commence.

Jasna, dışarı çık, gösteri başlıyor.

Regarde Jasna.

Jasna bak.

Jasna, regarde!

Gel, Gel Jasna, Bak!

- Et moi Jasna.

Ben Jasna.

Je ne donnerai pas Jasna.

Jasna'yı vermeyeceğim.

Ils veulent emmener Jasna comme esclave.

Jasna'yı köle olarak almak istiyorlar.

Jasna, je l'ai vendue et j'ai acheté une icône.

Jasna, ineği sattım ve bir resim aldım.

Jasna, sortez et dites à l'amoureux de se calmer.

Jasna, çık dışarı ve aşk çocuğuna sessiz olmasını söyle.

Jasna, tu m'as reconnu.

fakat seni tanıdım.

J'attends Jasna, je connais pas ta copine.

Jasna'yı bekliyorum, senin kız arkadaşını tanımıyorum.

Jasna c'est ma copine, imbécile.

Jasna benim kızım, aptal.

- J'attends Jasna et de l'alcool.

Şimdi değil, Jasna'yı bekliyorum, alkol almaya gitti.

- Les gars, j'attends Jasna!

Çocuklar, Jasna'yı bekliyorum!

Vous êtes la mère de Jasna.

Sen Jasna'nın annesisin.

- Jasna est au courant?

Jasna birşey biliyormu?

- Jasna, on doit y aller.

Jasna, gitmemiz gerek.

Ta mère a beaucoup de dettes Jasna.

Annen büyük bir borç içinde, jasna.

Je dois présenter Jasna à grand-père.

Jasna'yı büyük babaya göstermem gerek.

- Et si elle ne veut pas?

Ya Jasna istemezse ne yapacan?

Où est Jasna?

Jasna nerede?

Jasna, mon offre de mariage tient toujours.

Jasna, evlilik teklifim hala geçerlidir.

Jasna est libre, signé Cane.

Jasna serbesttir, imza Tsane.

Il a été conçu par Jasna Stefanovic, une grande chef décoratrice.

Aman Tanrım!

Jasna viens voir.

Jasna görmek için dışarı çık.

Ils vont emmener Jasna.

Jasna'yı almaya gidiyorlar.

Jasna!

Jasna!

Jasna Nikolic.

Jasna Nikolic.