Translate.vc / French → Turkish / Jeans
Jeans translate Turkish
788 parallel translation
William Jeans, Département Astronomique.
Kurtarmak için zamanla yarışıyoruz.
Oui, je t'imagine très bien en jeans dans l'Iowa à te promener en charrette.
Evet, seni kot giysiler içinde Iowa'da düşünüyorum da saman arabasının üzerinde eski bir değirmene giderken.
À moins que vous, Miss Deverich, À moins que vous, Miss Deverich, au lieu d'écrire vos combines pour ôter les taches des Blues Jeans, vous soyez impliquée dans un meurtre.
Elbette, ipuçları köşesinde kot pantolonlardan yemek lekeleri nasıl çıkarılır yazıları yazmak yerine bir bavul cinayetine bulaşmadığınız sürece Bayan Daverich.
J'aime quand une femme est tantôt glaciale, tantôt ardente. Une chimère en jeans ou en robe d'anniversaire.
Ben de bazen buz gibi soğuk kadından hoşIanıyorum, bazen de güneş gibi yakan bir kadından, bazen blucin, bazen de gece elbisesi giyen hayallerden hoşIanırım.
Je n'aime pas les "blue-jeans". Ce n'est pas...
Kot giymeyi sevmiyorum.
Je l'ai appelé Démagogue en blue-jeans.
Tulum Giymiş Laf Cambazı.
Je choisis l'escalier. J'ai oublie de me mettre en blue-jeans. Bonne nuit!
Büyük merdivenden ineceğim, bu gece kot pantolonumu giymeyi unuttum.
- J'avais pas remarqué tes blue jeans.
Sadece... kotuna bakıyordum.
Pendant 15 jours, je porte de vieux blue-jeans, je marche pieds nus et je peins.
İki hafta boyunca kot pantolon giyip etrafta çıplak ayakla dolaşır... bolca resim yaparım.
Je portais des jeans.
Κοt giyiniyοrdum...
Je me souviens que je portais alors des jeans avec des poches à fleurs une chemise avec des boutons rouges
Yolculuk sırasında, çiçekli cepleri... olan bir kot, çiçekli ve kırmızı düğmeli bir bluz ve... lacivert bir hırka giyiyordum.
Des jeans?
Jean mi? Jean mi giyiyorsunuz?
- C'est les jeans serrés.
- Bu dar kot.
Des jeans?
Bir pantolon?
Enléve-moi mon jeans.
Kot pantolonumu çıkar.
J'ai pris ton jeans.
Baksana senin kotunu giymişim.
Ras-le-bol des plats tout prêts, des enfants dans leurs jeans sales.
Tv karşısında akşam yemekleri, Çocuklar dışarıda kirli kotlarla dolaşıyor!
J'imagine qu'ils portent des jeans mouillés et tout?
Bunlar da ıslak pantalon mu giyiyorlar?
Les jeans pour enfants sont à 6,90 $ et 9,90 $.
Erkek çocuklar için kot pantolonlar 6,90 dolar ile 9,90 dolar arasında.
Mettez des jeans, comme Wayne Cochran et les Riders!
Hiç kot pantolon veya tulum giymez misiniz... mesela Wayne Cochran ve C.C. Riders gibi?
Ah, mais n'achète pas une robe, achète un jeans et un t-shirt.
Elbise alma, jean ve tişört al.
Non, pas de jeans.
Hayır kot olmaz.
J'aime pas Les jeans, c'est toc.
Kotu sevmem. Ucuz gösterir.
Ensuite au magasin de jeans.
Sonra bir kot dükkanında oyalandım.
Une ligne de jeans.
Bir kot pantolon markası.
Je voudrais trouver des blue-jeans.
Ben kot pantolon istiyorum.
Je voudrais trouver des blue-jeans.
Ben kot pantolon alacaktım.
Je n'ai que 120 $ et une paire de jeans.
120 dolarım ve bir kot pantolonum var.
Je désirerais des blue-jeans.
Kot pantolon istiyorum.
Pour passer a l'Ouest, c'est au rayon des jeans.
İlticalar kot pantolon bölümünde dostum.
Que vends-tu? Des blue-jeans?
Kot pantolon mu?
La bible en jeans.
Blue Jean İncil'i.
Il porte des jeans et un t-shirt bleu.
Üzerinde kot ve mavi gömlek var.
Le moindre pet et votre jeans explose.
Ufacık seste, o kotun artık sana olmaz.
Tout ce que JD a fait de mal c'est ruiner deux paires de jeans.
Aptallar donlarına etmişler.
Ce n'est pas une montre à porter avec des jeans, mais.. On s'en fout.
Kot pantalonla takılacak bir saat değil ama kimin umurunda?
Je croyais que tu m " achèterais un jeans.
Bana kot alacaksın sanıyordum.
Je portais mon vieux jeans, un T-shirt et, je sais pas, je me sentais bien.
Eski kotumu ve tişörtümü giyiyordum. Bilmiyorum, tam o havadaydım..
Ils pétrissent les jeans à l'aide de rocs ou quoi?
Kotları taşla mı dövüyorlar?
Mais on voudrait saluer la nana des jeans Guess.
Haydi Wayne'in Dünyası selamını verelim... bil bakalım kime? Jeans kızı, Claudia Schiffer'e.
Les filles peuvent porter des jeans, avoir les cheveux courts, porter des chemises et des bottes, parce que c'est bien d'être un garçon.
Kızlar kot pantolon giyebilir saçlarını kısa kestirebilir, gömlek ve çizme giyebilir çünkü erkek olmak normaldir.
Quand tu mouilles ton lit, mets pas ton jeans sur le chauffage, ça l'abîme.
Sana şunu söylememi istedi. Gelecek sefer yatağını ıslattığında giysilerini kazana yapıştırma. Hepsi yanıp mahvolmuş.
Enlève cette saleté et mets tes jeans.
O igrenç külodu çikar, su kotu giy.
- "Nique ton jean ricain".
- İsmi "Fuck Your Yankee Blue Jeans" ya da onun gibi bir şeydi.
- J'ai des jeans, une jupe...
- Kotlarını koydum...
J'ai une réunion sur le pliage des jeans.
Kot katlama seminerine geç kaldim.
Ouais, un vrai nounours.
Evet, tam Bay Green Jeans'e göre.
Des blue-jeans, mon amour... des "Jordache"... des "Sergio Valente"... et n'importe quoi griffé "Calvin Klein".
Kot pantolon hayatım. Jordache. Sergio Valente...
Le type qui m'interrogeait, beau gars en jeans... comme lui.
Mavi gözlü, çok seksi bir sorgulayıcı vardı.
Je veux que vous soyez capable de fermer le bouton de votre jeans encore 1 semaine ou 2.
- Pantolonlarına sığabilmeni istiyorum.
" à part son jeans, quand il a mouillé son lit.
Sadece yatağı ıslattığı zaman pantolonunu değiştirdi.