Translate.vc / French → Turkish / Jocelyn
Jocelyn translate Turkish
311 parallel translation
- Mlle Jocelyn Jordan.
Bayan Jocelyn Jordan.
J'aimerais bien vous demander la main de Jocelyn.
Jocelyn'le evlenmek için izninizi istiyorum efendim.
Il me semble que la fille de Tom Jordan, Jocelyn, tu te souviens, chéri, cette petite toute terne qui attirait tant Raymond, un été au lac?
Hatırladın mı? Şu küçük ürkek kız. Raymond gölde geçen o yaz, ondan çok etkilenmişti.
Jocelyn Jordan, la fille du sénateur Jordan?
Jocelyn Jordan, Senatör Jordan'ın kızı?
Le hic, c'est qu'en général ils s'épousent, ce qui cause la fuite de Jocelyn Jordan, fille du sénateur Thomas Jordan et du héros de Corée et beau-fils du sénateur John Iselin, Raymond Shaw.
Sorun şu ki, bunlar genellikle birbirleriyle evlenirler, Doğal olarak bu da mükemmel olur. Senatör Thomas Jordan'ın kızı ve Kore savaşı kahramanı Raymond Shaw.
Jocelyne m'a fait dire...
Jocelyn. Bende, söyle.
Jocelyn, je suis enchanté de vous voir
Jocelyn, seni gördüğüme sevindim.
Il dit d'abord son nom plusieurs fois puis il dit "Jocelyne m'a fait dire", il a dit ça deux ou trois fois.
Önce pek çok defa adını söylüyor. Sonra "Jocelyn bende söyle." İki belki üç defa.
"Jocelyne m'a fait dire, Jocelyne."
"Jocelyn bende söyle."
C'est "Jocelyne m'a fait dire telle chose?" Ou "Quelqu'un m'a fait dire quelque chose?"
"Jocelyn bende bir şey söyle" olabilir. Ya da "Biri bende bir şey söyle."
Ou "J'ai dû faire telle chose, prévenez Jocelyne."
Ya da "Biri bende bir şey yaptı." "Jocelyn'e söyle".
Ou "Jocelyne m'a fait faire deux choses."
Veyahut "Jocelyn beni de bir şey söyle"
Ce qui donnerait "M'a eu... aussi. Dites à Jocelyne."
Bu da bize "beni de" "hakladı" "Jocelyn'e söyle" yi verir.
Prévenez Jocelyne.
Jocelyn'e söyle.
Qu'est-ce que tu fais là?
Jocelyn, seni buraya hangi rüzgar attı?
- Leborg, Jocelyne.
LeBorg. Jocelyn.
Décrivez-nous donc votre Pythian.
Jocelyn, Bay Pythian'ı tarif edeceğini umuyorum?
Mme Jocelyne est à la campagne.
Bayan Jocelyn taşraya döndü.
Pour une bonne raison, elle a préféré le père de Derek.
Evli olmamamın iyi bir nedeni var. Jocelyn Derek'in babasını tercih etti.
- La famille de Jocelyne?
Ama bu Jocelyn'in ailesi. - Aynen.
- Tu as failli éborgner Jocelyne, une fois!
Jocelyn'in gözlerini az kalsın çıkarıyordun öyle değil mi?
Je m'appelle Jocelyn et j'aime être serveuse.
Merhaba, ben Jocelyn ve garsonluk yapmayı seviyorum.
Jocelyn...
Jocelyn...
- Oui, Jocelyn m'a préparé...
- Evet, Jocelyn bana...
Jocelyn Landis, de Doubleday.
- Doubleday'den Jocelyn Landis. - Evet.
- On travaille dur, Jocelyn?
- Her zamanki gibi çok çalışıyorsun, Jocelyn.
Salut, je suis Jocelyn.
Teyp : Merhaba, Ben Joys.
Moi, je n'ai jamais été désarçonné.
Şahsen ben, Jocelyn, hiç düşürülmedim.
Et elle m'a demandé de vous dire que son nom... est Jocelyne.
Ayrıca size adını söylememi istedi. Jocelyn.
Jocelyne, vous êtes...
Jocelyn, siz ise...
D'abord, Jocelyne et maintenant, Adhémar.
Önce Jocelyn, şimdi de Adhemar.
"Chère Jocelyne..." Non. "Très chère Jocelyne..."
"Sevgili Jocelyn." Yok. "Canım Jocelyn."
Comment puis-je vous prouver mon amour?
Jocelyn, sana aşkımı nasıl kanıtlayabilirim?
Jocelyne m'a dit de perdre pour prouver mon amour.
Jocelyn, aşkını kanıtlamak için kaybet dedi.
C'est pour ça que je dis mon rosaire à Jocelyne, et à personne d'autre.
Bu yüzden de, Jocelyn'den başkasına dua etmiyorum.
Jocelyne.
Jocelyn.
Je suis à vous, Jocelyne.
Ama Jocelyn, ben seninim.
Je ne peux pas fuir.
Jocelyn, kaçamam.
Tu parles de ce que tu ne sais pas!
Jocelyn, bilmediğin şeylerden bahsediyorsun!
Lady Jocelyn Dashwood, Comtesse de Wycombe.
Leydi Jocelyn Dashwood, Wycombe kontesi.
Jocelyn a pensé que tu aurais besoin d'aide face aux requins.
Jocelyn köpekbalıklarına yem olurken arkadaşa ihtiyacın olacağını düşündü.
Ça fait 21 ans que je suis ici, Jocelyn.
21 yıldır buradayım Jocelyn.
Je chantais avec mes sœurs, Jocelyn, Claire, Estelle.
Orda kardeşlerimle birlikte çalıyordum, JoceIyn, CIaire, EsteIIe.
Ma sœur... Elles étaient toutes là, mais ma sœur Jocelyn m'a dit :
Kardeşim — Tamam onlarda sovfaydı, Fakat kardeşim JoceIyn dedi ki :
- Wo-wo-wo-wo Jocelyn, mon char!
O benim arabam! - Özür dilerim, Mr Savard.
- Et la pyloroplastie de Jocelyn Gaines?
- Peki ya Jocelyn Gaines'in Billroth II'si?
J'ai beaucoup réfléchi au problème.
Bu konuya yeterince kafa yordum ve Tom Jordan'ın kızı Jocelyn uygun göründü.
Jocelyne
Jocelyn.
N'oubliez pas ses sautes d'humeur.
- Parlamalarını unutma Jocelyn.
- Salut, Jocelyn.
- Güzel değil mi?
- ll est beau, hein? - C'est â toi ce char-lâ, Jocelyn?
- Bu senin mi?