English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Kanun

Kanun translate Turkish

4,150 parallel translation
VILLE SANS DROIT Deux ans plus tard
TOWN KANUN OLMADAN İki yıl sonra
C'est la loi.
Kanun böyle.
On dirait deux despérados réunis par le destin.
Şuraya bak, kader bir çift kurnaz kanun kaçağını bir araya getirmiş.
Alors on a inscrit une obligation de vaccination dans la charte de la ville.
Bu yüzden onlar da kasaba meclisinde uyulması zorunlu bir kanun hazırladılar.
Nous n'avons que de la bière C'est la loi bon, je voulais vraiment du vin
Sadece bira var. Kanun böyle. Gerçekten şarap istiyordum.
Une fois qu'un homme de la loi aussi, mais maintenant seulement un sawbones.
Bir ara da kanun adamıydım. Ama şimdi sadece bir cerrahım.
Des lois permettant de réduire l'humanité d'une personne ne sont pas des lois.
Herhangi bir kesimin insanlığını hiçe sayan kanunlar kanun değildir.
En conséquence, je prononce le divorce selon l'article 230 du Code civil. J'homologue la convention annexée à votre requête et qui sera annexée au jugement.
O halde ben de Medeni Kanun'un 230. maddesi uyarınca istenen şartlara bağlı olarak yargı önünde bütün işlemleri yürürlüğe koyuyorum.
Tu es un foutu ange de la loi.
Bir kanun meleğisin desek yeridir anasını satayım.
Et nous n'aurons aucune aide de la police aujourd'hui.
Ve bugün kanun adamlarından da bir yardım görmeyeceğiz.
C'est toi qui fais la loi dans le coin maintenant, non?
Burada kanun artık sensin Tommy, değil mi? Hasta atlara yaptıkları gibi,...
Il fait la loi là-bas.
Kanun onların elinde, Tommy.
Je déteste voir un officier de la loi humilier comme ça.
Kanun güçlerinin bu şekilde küçük düştüğünü görmekten nefret ediyorum.
Mères au foyer, professeurs, comptables, militaires, policiers.
Her meslekten adam topluyor ev hanımları, öğretmenler, muhasebeciler, asker, kanun adamları.
Nous avons des lois dans ce pays pour faire face à cette menace, mais nous avons besoin de votre aide sur place pour faire passer le mot et être en alerte.
Kanun güçlerimiz bu tehdide ülke çapında müdahale ediyor ancak haberi yaymak ve tetikte olmak için sizin yardımınıza ihtiyacımız var.
Après des milliers d'arrestations et de procès militaires, les manifestants retournent sur Tahrir pour réclamer un gouvernement civil.
Yüzlerce devrimciyi askeri mahkemeye çıkardılar. Yeni bir anayasa yok. Yeni bir kanun yok.
Avez-vous fait quelque chose d'illégal ou... immoral dans le passé?
Geçmişinizde kanun dışı ya da etik olmayan bir şey yaptınız mı?
D'habitude, le justicier ne s'en prend qu'aux riches mafieux.
Genelde yasa dışı kanun koruyucuları zenginlerin peşine düşer.
La loi m'oblige à te donner ça.
Kanun gereği bunu sana vermem gerekiyor.
Fais moi confiance, le codex a été brisé.
Güven bana, kanun çiğnendi.
Un mec au bar qui parle du code
Bardaki adam Kanun'dan bahsediyor.
Je me fiche de n'importe quel code.
Kanun falan umurumda değil.
Tu dois m'arrêter, c'est la loi.
Beni tutuklaman lazım, kanun böyle.
Ça mènera à la corruption politique, à l'équipe de Ben Diamond, et au corps de Theresa Suarez.
Bu bizi önce yozlaşmış kanun koyuculara yani Ben Diamond'ın ekibine oradan da Therese Suarez'in cesedine götürecek.
Même si tu ne veux pas être transféré, je pensais que s'il y avait encore assez de policier en toi, tu ne voudrais pas voir Arlo gagner.
Nakil olmayı istemesen bile, Arlo'nun kazanmasını istemeyecek kadar içinde kanun adamlığı kaldı sanıyordum.
Récidiviste, ancien homme de loi, aux ordres de la mafia...
Bir mahkum ve eski bir kanun adamı çetenin kucağına düşmüş.
Dans les forces de l'ordre.
Kanun uygulayıcı.
Je ne l'aurais pas googlée car c'est illégal et nous sommes la loi.
Google'da aratmam çünkü bu kanuna aykırı ve kanun biziz.
Ce copain que je connaissais... Ex-juriste de Harlan.
Tanıdığım biri var Harlan'ın eski kanun adamı.
Quel juriste?
- Hangi kanun adamı?
J'ai passé l'essentiel de ma carrière en tant que policier à pourchasser ton père.
Bir kanun adamı olarak hayatımın uzun yıllarını babanı kovalayarak geçirdim.
John Dillinger a dit que le problème de vivre en dehors de la loi c'est qu'on ne peut plus avoir sa protection.
John Dillinger * der ki kanun kaçağı olarak yaşamanın en kötü yanı artık onun koruması altında olamamandır.
La semaine dernière, ce jury a conclu votre ex-femme coupable des faits, et c'est la loi.
Geçen hafta, bu jüri gerçeklere göre eski karınızı suçlu bulmuştu kanun böyleydi.
Vous pensez m'avoir à votre merci. on trouve une exception à la loi.
Beni köşeye kıstırdığınızı sanıyorsunuz. Ancak kitabın 693. sayfasına bakarsanız o kanun hakkında bir istisna olduğunu görürsünüz.
On m'a parlé de vos prouesses. une clause honorée en Angleterre depuis des décennies. si un préavis est donné.
Evet, bu maharetinden bahsedilmişti o yüzden hiçbir kitapta basılı olmayan fakat İngiltere'de onlarca yıldır uygulanan bir kanun hükmü seçtim. İhtar ettikten sonra istediğimizi yapabiliriz.
La Loi s'y oppose, Natasha.
Buna karşı kanun var, Natasha.
En fait, j'ai moi-même ce sont des notes approximatives de votre temps passé
Aslına bakarsanız, ben kendim onayınıza oldukça yekun miktarda bütçe kanun taslağı sunmuştum bir zamanlar.
C'est la loi.
- Kanun böyle.
Y a pas de loi qui t'oblige à aimer tes enfants.
Çocuğunu sevmek zorundasın diyen bir kanun yok.
J'ai dû enfreindre quelques lois. Où est-ce?
- Birkaç kanun çiğnemek zorunda kaldım.
On n'en coupe qu'un tiers.
Yalnızca üçte birini kesiyoruz çünkü kanun böyle.
d'officier à officier?
Kanun güçleri arasında.
Vous comprenez Je suis un officier de la loi enquêter sur une affaire de meurtre?
Bir kanun adamı olduğumu ve bir cinayeti araştırdığımı anlıyor musunuz?
Je suis la loi.
Ben kanun adamıyım.
S'il y a quelque chose que vous ne nous dites pas et qui pourrait nous aider à le retrouver, vous violeriez la loi, aussi, fiston.
Onu içeri tıkmamızı engelleyecek bir şey yaparsan sen de kanun ihlali yapmış olursun, evlat.
Sa loi.
Kanun.
Arrêtez-vous, ordre de la police.
Kanun namına dur!
Tu es seulement un policier quand ça t'arrange, Raylan.
İşine geldiğinde kanun adamısın sen, Raylan.
Nous sommes la loi.
Kanun biziz.
Comment pourrais-je dire non à l'application des lois?
Kanun güçlerine nasıl hayır diyebilirim?
C'est la loi, Bohannon.
- Kanun böyle, Bohannon.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]