English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Keating

Keating translate Turkish

430 parallel translation
Maintenant, c'est Francon et Keating.
Francon ve Keating olacak artık.
- Un jeune homme plein d'avenir,
- Mesleğin yükselen yıldızı Peter Keating'i.
Peter Keating. Aucun architecte ne lui arrive à la cheville.
Başka hiçbir mimar onunla boy ölçüşemez.
Je me suis permis de vous amener des échantillons de ses travaux.
Ben... Size Keating'in en iyi bir kaç çizimini getirme cüretini gösterdim.
Le talent de Peter Keating réside dans le fait que ses édifices n'ont - aucun signe distinctif.
Peter Keating'in kişiliğindeki mükemmellik çizimlerine mührünü vurduğu bir kişiliği olmamasındadır.
Peter Keating ne semble pas vous plaire.
Sanırım Peter Keating'i size pazarlamakta başarısız oluyorum.
Votre Keating est insipide, il est donc l'architecte idéal pour ce projet.
Keating değersiz birisi yani bu binanın tasarısı için en uygun kişi.
Choisirez-vous Peter Keating?
Bundan Peter Keating'i seçeceğinizi mi çıkarmalıyım?
Ellsworth Toohey me pousse à prendre Peter Keating.
Ellsworth Toohey işi Peter Keating'in alması için can atıyor.
C'est un architecte médiocre.
Peter Keating üçüncü sınıf bir mimar.
- Je sais. - C'est aussi votre fiancé, non?
- Peter Keating ile nişanlı değil misiniz?
J'aimerais rencontrer Peter Keating.
Peter Keating ile tanışmak isterim.
Vous ne croyez pas si bien dire.
Doğru bir teşhis olsa gerek, Bay Keating.
- Três bien, M. Keating.
- Güzel, Bay Keating.
Je me suis fiancée à Peter Keating parce qu'il était l'être le plus insignifiant que je connaisse.
Peter Keating ile nişanlıydım çünkü o bulabileceğim en önemsiz insandı.
" Aprês deux ans de vaines tentatives, le projet soumis par Peter Keating est une solution remarquable qui offre les meilleurs logements au prix le plus bas.
İki yıl süren, sorunları çözmeye yönelik beyhude denemelerden sonra Peter Keating'in sunduğu en düşük maliyetle mesken imkânını sağlayan tasarım, şaşırtıcı derecede maharetli çıktı.
Peter Keating.
Peter Keating.
M. Keating, cessons de nous disputer.
Lütfen, Bay Keating, bizimle tartışmayın.
- Vous êtes démodé, Keating.
- Eski kafalısın, Keating.
Keating a parlé.
Keating, Cortlandt'ı Howard'ın tasarladığını itiraf etti.
Toohey a la confession signée de Peter Keating.
Ellsworth Toohey Peter Keating'e itiraf ettirmiş.
La confession de Peter Keating a prouvé que Howard Roark était un vil égoïïste qui a détruit Cortlandt Homes pour des motifs personnels.
Peter Keating'in ifadesi, Howard Roark'un kendi çıkarları için Cortlandt Evleri'ni yıkan insafsız bir egoist olduğunu ortaya koydu.
L'officier tactique, le lieutenant Malcolm Reed, sera interprété par Dominic Keating.
Ofisimde oturduk, neyin değişmesi gerektiğini konuştuk. Evine gitti ve yazdı.
Keating, ôtez-vous de là!
Hadi, Keating. Çekil şurdan!
Keating, enfin un effort.
Keating, iyi. En sonunda çaba göstermişsin.
Jackson, Pearce et Keating.
Jackson, Pearce ve Keating.
Hughes, Keating, S.V.P.
Hughes, Keating, buyurun.
Vous aurez l'occasion, plus tard, de rencontrer son successeur, M. John Keating, diplômé avec mention de cette école, et qui, depuis plusieurs années, enseigne à la prestigieuse École Chester de Londres.
Şimdi onun yerine gelen Bay John Keating ile tanışacaksınız. Bu okuldan mezun olmuş olan Bay Keating, birkaç yıl boyunca Londra'daki saygın bir okulda öğretmenlik yaptı.
En classe, vous m'appellerez "M. Keating", ou si vous êtes un peu audacieux, "Ô Capitaine! Mon Capitaine!".
Bana ister Bay Keating, ya da eğer cesaretiniz varsa, kaptan, kaptanım diyebilirsiniz.
Votre cours était intéressant, M. Keating.
Çok ilginç bir ders sundunuz.
M. K menait une vie de fou.
Bay Keating sorun çıkartan öğrencilerdenmiş.
Pourquoi pas?
Keating'i duydun.
Keating a dit qu'on lisait tour à tour.
Keating, herkes sırayla şiir okurdu, diyor.
À LIRE AU DÉBUT DES CÉRÉMONIES DU CPD.
J. Keating. Ö. O. D. Toplantılarının açılışında okunacak.
Keating a marqué plusieurs autres pages.
Keating başka sayfaları da işaretlemiş.
Tu te fiches des paroles de M. Keating, n'est-ce pas?
Bay Keating'in hiçbir sözü seni harekete geçirmiyor, değil mi?
Puis-je vous parler, M. Keating?
Biraz konuşabilir miyiz?
C'est le nouveau professeur, ce... M. Keating?
Bay Keating denen şu yeni hoca mı?
Keating, fichez la paix à mon fils.
Keating, oğlumdan uzak dur!
M. Keating, bien sûr.
Tabii ki Bay Keating'in!
M. Keating, le responsable?
Neil, Bay Keating yüzünden mi intihar etti?
C'est à cause de M. Keating qu'on est dans ce pétrin.
Bu saçmalıklara bizi teşvik eden, Bay Keating oldu.
Sans lui, Neil serait encore dans sa chambre à faire de la chimie.
Eğer Bay Keating olmasaydı Neil şu odasında ders çalışıyor olurdu. Bu doğru değil!
Mais laissons la faute à Keating.
Ama bence günah keçisi, Keating olmalı.
Vous ne sauverez pas Keating... mais vous pouvez sauver votre peau.
Keating'i kurtaramazsınız! Ama kendinizi kurtarabilirsiniz!
Il explique comment M. Keating a inspiré la création de ce club, et vous a incités à en faire le prétexte à tout débordement pernicieux.
Bay Keating'in sizleri bu derneği kurmaya nasıl teşvik ettiğini ve sizi disiplinsiz tavırlara yönlendirdiğini anlatıyor.
Il établit comment M. Keating, dans et en dehors de la classe, encourageait Neil Perry à céder à sa passion pour le théâtre, tout en sachant que les parents de Neil s'y étaient opposés.
Bay Keating'in hem sınıfta, hem sınıf dışında Neil'in tiyatro tutkusunu ailesinin karşı çıkmasına rağmen nasıl teşvik ettiğini anlatıyor.
Il est incontestable que l'abus de pouvoir de M. Keating est la cause directe de la mort de Neil Perry.
Bay Keating'in hocalık konumunu kötüye kullanarak Neil'in ölümüne neden olduğu detayları ile yazıyor.
Que va devenir M. Keating?
Bay Keating'e ne olacak?
Prenez-les maintenant.
Şimdi alın, Bay Keating.
Keating.
Keating!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]