Translate.vc / French → Turkish / Kilos
Kilos translate Turkish
3,378 parallel translation
1 m 67... 53 kilos...
1.59 boyunda. 53 kilo.
Entre 10 et 13 ans. 1 mètre 60, 50 kilos, cheveux bruns.
10-13 yaşlarında, 1.60 boylarında, 50 kiloda, koyu renk saçlı.
Si la force pour casser le nez de la victime est si basse... la masse et l'accélération doivent aussi être assez faibles. Alors en fait, toute masse de plus de 2,26 kilos... à presque n'importe quelle accélération causerait trop de dégâts.
Kurbanın burnunu kırmak için gereken kuvvet çok az olduğundan kütle ve ivme de oldukça az olmalı yani aslında 2.26 kilodan fazla herhangi bir kütle ve fazla ivme aşırı hasara yol açardı.
Ils ont fait rentrer un camion par ici pour ne pas avoir à porter un coffre de 200 kilos en dehors de la maison.
Görünüşe göre kamyonu buraya yanaştırmışlar böylece 400 poundluk kasayı taşımak zorunda kalmamışlar
Pour acheter un kilo de nouilles 4 kilos de billets il m'a fallu
- Alabilmek için iki köfte - - Nerden bulunur sekiz Katte -
Tu peux être contente d'être une ado mignonne cherchant son premier bikini, au lieu d'une femme qui a eu trois enfants gaspillant une hypothèque dans un maillot miracle fait avec du téflon de la NASA qui enlève 5 kilos,
O yüzden, üç çocuklu, ev borcu olan 10 dolar NASA teflon tavasından kâr etmiş bir kadın olmak yerine 14 yaşında ilk bikinin içinde çok sevimli durduğuna şükretmelisin.
J'ai perdu 70 kilos.
70 kilo verdim.
Mais j'avais quelques kilos en moins.
Bir kaç kilo önceydi.
Voila comment elles gardent leur poids à moins de 80 kilos.
Yoksa 40 kilonun altına nasıl düşerler!
Cette bibliothèque pèse une quarantaine de kilos.
Bu kitaplığın ağırlığı çok fazla.
Et ces étagères pèsent une quarantaine de kilos.
Evet, ve o kitaplık çok ağırdı.
Je pensais à 18 ou 22 kilos, pour commencer.
Başlangıçta 15-20 kilo yeterli olur.
Prendre quelques kilos et j'ajouterai obèse à tout ça.
Birkaç kilo al, çok iyi bir kilo alma denklemi biliyorum.
Tu crois vraiment qu'une seule fléchette va venir à bout de 150 kilos de viande fraîche?
Sence küçücük bir dart 180 kiloluk birisini devirebilir mi?
- Combien de kilos exactement?
Kaç kilodan söz ediyorsun?
- 15 ans, environ 45 kilos.
On beş yaşında. Kırk kilo kadar.
Wow. On dirait un oiseau de 15 kilos.
3o kiloluk bir kuş almışsın.
Avant, tu me harcelais pour avoir 30 kilos.
30 kilo mal isteyen kız nereye gitti?
Aujourd'hui, j'ai vu une fonctionnaire, une certaine Verna, une cuisinière, jeter 130 kilos d'une précieuse sauce périmée juste parce que l'Oncle Sam a dit qu'il y avait trop d'insectes dedans.
Bugün, öğlen yemekçi kadın Verna adında bir devlet memurunun sırf Sam Amca içinde çok fazla kurt var dediği için 135 kilo son kullanma tarihi geçmiş kıymetli hindi sosu attığını gördüm.
Il pesait 130 kilos.
135 kiloydu.
Abigail Dorothy Brovka. Quatre kilos, 170.
Abigail Dorothy Brovka, 3.5 kilo.
Il est blanc, mesure 1 m 80, pèse environ 70 kilos et a une rose sur le bras.
Yaklaşık olarak 72 kilo ve kolunun iç kısmında bir gül dövmesi bulunuyor.
30 kilos de cocaïne colombienne pure.
30 kilo saf Kolombiya kokaini.
Il devrait y avoir 30 kilos.
30 paket olması gerekiyordu.
Mon pote et moi allons partager le bifteck de 3 kilos.
Dostumla 2,5 kiloluk bifteği paylaşacağız.
Vingt-huit ans, cheveux bruns... parfois teints en blond... yeux bleus, 1 m 65, 50 kilos.
28 yaşında, kahverengi saçlı, bazen sarıya boyatıyor, mavi gözlü, 1.65 cm ve 50 kg.
- Quatre kilos de lessive. Chauffé à 150 degrés, le corps se dissout en trois heures.
3 kilogram kül suyu, üç yüz dereceye kadar ısıtılmış ceset aşağı yukarı üç saat içinde çözülecek.
Deux kilos de moules?
2 kilo saf et?
Pas plus de 50 kilos.
50 kg'dan fazla değil.
Mais on peut avoir 25 kilos de steaks de thon?
Ama 20 kilo ton balığı alabilir miyiz?
Six y sont allés, un seul en est revenu. Et il a pris quelques kilos, vous voyez.
Altı tanesi kaçmış fakat bir tanesi ortaya çıkmış ve ortaya çıkan kişi de bir hayli kilo almış anlarsın ya.
Depuis qu'il a été trouvé en possession de quatre kilos d'héroïne et assez de cocaïne pour défoncer tout Manhattan, je pense qu'un plaider coupable règlerait les choses gentiment.
Dört kilo eroin ve Manhattan'ı havaya kaldırmaya yetecek kadar kokainle bulunduğundan beri. Sanırım güzel bir şekilde suçlu bir dava ayarlanacaktır.
Tu sais que j'ai 3 kilos de moins qu'au lycée?
Lisedeyken 10 kilo daha zayıf olduğumu biliyor musun?
Oh, je suis sûr que toutes les maisons de repos trois états à la ronde attendent juste le prochain quarantenaire de cent kilos, à récupérer.
Eminim yakın çevredeki tüm huzurevleri 200 sterline bakacakları, kayışı kopmuş 40 yaşında birisini bekliyorlardır.
C'est genre, "je t'aurais envoyé du chocolat, mais tu devrais peut-être perdre quelques kilos."
"Sana çikolata gönderdim ama biraz kilo vermen gerek" der gibi.
Mais j'ai 23 kilos de plus à aimer, si c'est votre truc.
Ama şunu belirtmek isterim ki bende sevmek için 20 kilo fazladan var. Eğer düşünürseniz.
Il dit qu'il a du mal à perdre les trois derniers kilos.
Son aldığı iki kiloyu vermekte zorlanıyormuş.
Oliver est avec nous. Oliver a mangé comme un goinfre jusqu'à atteindre les 100 kilos, et il est là pour nous battre. Dans Tripes d'Enfer!
Oliver 6 ay önce temizlenmek için geldi ama yedikçe yedi ta ki 108 kiloya vurana kadar ve bugün burada "Mide Sıkıntısı" nda bizi yenmeyi deneyecek.
Il était bien bâti, environ 1m80, 90 kilos.
Yapılı, 1.80 boylarında, 90 kilo ağırlığındaydı.
Dans ce coin, avec un poids de 84 kilos, le cauchemar du New Jersey, le bourreau,
Ve bu köşede 84 kilo ağırlığındaki New Jersey kabusu, Cezalandırıcı Pete Dunkle!
Pete Dunkle! Et dans l'autre coin, avec un poids de 80 kilos, le cyclone de Philadelphie,
Ve bu köşede de 80 kilo ağırlığında Güney Philly kasırgası,
J'étais maigre quand on s'est marriés, mais ensuite j'ai pris 100 kilos.
Evlendiğimizde zayıftım, ama sonra 90 kilo aldım.
Et bien, on dirait que Phil a suggéré à Wendy de perdre quelques kilos.
Bu Phil, Wendy'e birkaç kilo vermesi gerektiğini söylemiş.
Il est bronzé, il pèse 80 kilos.
Sağlıklı ve 85 kilo civarında.
Qui peut rouler avec 7 kilos de cote en lui?
Rollerblading kim gider. Kaburganın tanesi 7 dolar.
Une plume de 400 kilos.
Tüy kadar hafifsin. 360 kiloluk bir tüy.
Oscar... a enterré 125 kilos dans une friche en dehors de Waterton Village. Avant d'être emprisonné en 1995.
Oscar, 1995'te hapse girmeden Waterton Köyü'nün dışındaki çayırlığa 125 kg kokain gömdü.
Elle a pris 11 kilos en un an.
Bir yılda tam 11 kilo aldı.
18 $ pour une dinde de 8 kilos, et j'en aurais besoin
8 kiloluk hindiye 18 dolar. Ve bunun gibi bir çok şeye ihtiyacım var.
- Je sais pas, 70 kilos.
Bilmiyorum, 72 kilo kadar.
30 kilos.
30 paket.