Kinney translate Turkish

Dana. Mais la plupart des gens ici m'appellent Dr. Kinney.

Dana. ama burada genellikle Dr. Kinney derler.

Dr. Kinney.

- Dr. Kinney.

Je suis désolé mais ce n'est pas de votre ressort Dr. Kinney.

Üzgünüm ama burada yetkili değilsiniz Dr. Kinney.

Je l'ai vendu à Ed Kinney.

Ed Kinney adında bir kamyoncuya sattım.

Ed Kinney. Y paye pas non plus.

Ed Kinney, o da hiç para ödemedi.

Où vit Kinney?

Kinney nerede oturuyor?

Mais laisse-le tranquille.

Ed Kinney'i rahat bırak ama.

S'il s'en fait pour son blé, dis-lui qu'Ed fait le 1er chargement de pommes Golden.

Parası için endişeleniyorsa babana Ed Kinney'in mevsimin ilk elma hasadına ulaştığını söyle.

Dis-lui qu'Ed Kinney t'envoie.

- Ed Kinney'in gönderdiğini söyle.

Figlia et Pete sont allés ramasser son chargement.

Ed Kinney. - Evet, o. - Figlia ile Pete onun yükünü almaya gitti.

Qu'est-ce que vous avez sur son profil?

Kinney, geçmişi hakkında ne buldun?

Le petit ami de Sandy Kinney.

- Durun, şimdi buldum.

- M. Kinney.

- Bay Kinney.

Nous allons simuler le désarmement d'un suspect et son arrestation.

Bay Kinney bize tipik bir tutuklama konusunda, konu mankenliği yapacak.

M. Kinney, brandissez votre arme de façon menaçante.

Bay Kinney, silahınızı tehditkar bir şekilde kullanın.

C'est bête pour Kinney, hein?

Kinney'e yazık oldu, değil mi?

Navarro, IKenny Dorham...

Navarro, Kinney...

"Quoi qu'il en soit, Murphy a engagé John Kinney et ses hommes " pour l'aider à traquer le Kid'et son gang. "

Ne ise. " Murphy, John Kinney'i ve Dock Eye'den bir grup, Billy the Kid ve çetesini yakalamak için tutmuş.

John Kinney! Qui est-ce?

John Kinney.

A l'est, ce n'est pas bon, à cause de John Kinney et de sa bande...

Doğuya olmaz, çünkü oradan Kinney gelecek.

Vous avez à vos trousses Kinney, Murphy, et l'armée!

Artık sadece Murphy ve John Kinney sizi aramıyor, bütün ordu arıyor.

Kinney arrive!

Bu John Kİnney!

Quand Kinney nous poursuivait, ça nous fouettait les tripes.

Kanınızın kaynadığını hissetmiyor musunuz? Kinney'i yakalayıp kafasını uçuracağız.

Kinney a des amis chez tous les frontaliers.

Kinney, sınırın ötesini de biliyor.

C'est... John Kinney!

Bu John Kinney.

C'est John Kinney!

Bu John Kinney.

Je vais vous crever, salauds!

Hey Kinney! Seni orospu çocuğu.

Il est à Kinney?

- Kinney otoparkı mı?

Salut, Kinney. Comment ça va?

Merhaba Kinney.

Jennifer Kinney.

Jennifer Kinney.

Je te présente Doug Kinney. Il construit nos bureaux.

- Doug yeni ofislerimizi yapıyor.

Doug Kinney, s'il vous plaît.

- Doug Kinney orada mı?

Kinney. Qu'est-ce que tu fous?

- Neler oluyor?

Je vais demander à ma commission de tout réinspecter.

- Herşeyİ yeniden denetlemeliyiz. - Kinney.

Kinney. Doug Kinney.

Doug Kinney.

M.Kinney, oui.

Evet, Bay Kene.

Plouc. Et suçon.

Bay Kinney, 1 dakikanızı alabilir miyim, lütfen?

Sharon Kinney savait ce qu'elle voulait :

Sharon Kinney ne istediğini bilen bir kadındı.

- Michelle Kinney.

- Michelle Kinney.

Sauf si tu es...

Brian Kinney değilseniz..

Son nom c'est BRIAN KINNEY.

İsmi Brian Kinney.

Brian Kinney, Un père?

Brian baba mı oldu?

J'ai baisé, toute la nuit, avec ce mec que j'ai rencontré, Brian Kinney.

- Bütün gece boyunca... Brian Kinney ile seks yapıyordum.

8 jours après avoir eu leur bébé, grâce au précieux concours de Brian Kinney,

Bebeğin doğmasından bir hafta sonra, Brian Kinney'in değerli katkıları sayesinde

Car tu es brian Kinney, bordel!

Sen lanet olasıca Brian Kinney'sin.

M. Kinney peut rentrer.

Bay Kinney evine gidebilir.

Tout le monde connait Brian Kinney.

Herkes Brian Kinney'i tanır.

- Ed Kinney.

- Ed.

" Un ancien soldat blessé à la guerre,

Bu John Kinney de kim?

Kinney, salaud...

Hey Kinney, orospu çocuğu!

Tout ce qu'on faisait, c'était jouer au Boggle.

Bay Kinney?