Translate.vc / French → Turkish / Landing
Landing translate Turkish
116 parallel translation
Chez moi, à Burden's Landing.
Evim, Burden Adası'ydı.
A tous Ies bons moments passés à Burden's Landing.
Burden Adası'nda yaşadığımız iyi zamanlara.
Burden's Landing est une autre planète.
Burden Arazisi ayda bir yer.
Mais je m'é / oignais d'Anne... et de / a vie à Burden's Landing.
Ama giderek Anne'den ve Burden Arazisi'ndeki hayattan daha uzaklaştım.
Ce qui restait à Burden's Landing, c'était /'honneur.
Burden Adası'nda kalan bir şey varsa, o da onurdu.
A Burden's Landing, chez le juge.
Burden Arazisi'ne ve yargıca.
Il s'arrête plus, mais il siffle encore en passant par chez nous!
Artık Cresap's Landing'e uğramıyor ama her geçişinde düdüğünü öttürüyor.
Je prendrai un bateau à Hennessey's Landing.
Hennessy İskelesinden bir bota bineceğim.
Je suis sur la 257, à mi-chemin de Cross's Landing, et aucun signe de lui.
257 numaralı yolda, Cross İskelesine yarı yoldayım... ama hiç görünürlerde yok.
Ils vont vers Hayley's Landing.
Hayley'nin iskelesine gidiyorlar.
Habitant à Snedens Landing, Palisades, New York.
New York'ta yaşıyormuş...
Et on trouve des noix de pécan à 40 cents le boisseau chez Selma Landing.
Selma'nın arazisinde 30 kilosu 40 sente fındık toplanabilir. Harika değil mi?
Pour commémorer ce centenaire, le défilé de samedi se terminera à Penn's Landing par un gigantesque feu d'artifice.
Ve bu özel gün şerefine cumartesi günü bir geçit töreni düzenlenecek. Tören büyük bir havai fişek gösterisinin düzenleneceği Penn's Landing'de sona erecek.
Les 2 portables convergent près de Fisher's Landing.
Onun ebatlarında birisinin bir cesedi 3 kat indirip gömmesi imkânsız.
Ça fait pas trop télé?
"Knots Landing" dizisindekilere çok mu benzedim?
La Piste d'Atterrissage.
Landing Strip.
Travaux d'intérêt général dans une patinoire à Penn's Landing.
River Rink'teki Penn's Landing'de gözetim altındaymış.
C'est un "Côte Ouest" de 1981.
O 1981'den Knots Landing.
Quel secret pouvait bien être enfoui en un lieu tel que Burden's Landing?
Ama böyle gömülü ne olabilirdi? Burden Kıyısı gibi bir yerde.
Walker Landing?
Walker Arazisi.
A l'inauguration de Walker Landing, ma mère et Holly se sont jeté de la nourriture dessus.
Walker Arsası açılışında, annem ve Holly kelimenin tam anlamıyla artıklarla dövüştüler.
Walker Landing se lance à peine.
Walker Landing genç bir şirket.
Alors, avec Walker Landing? Horrible.
Walker Landing'de işler nasıl gitti?
Si on s'engage à sauver Ojai, mais que Walker Landing rencontre une tuile, on n'a même pas de banque vers qui se tourner.
Girersek, Ojai'yi kurtarırsak ve Walker Landing'e bir şey olursa bankaya bile gidemeyiz.
Bien. Vu que c'est nous qui prenons tous les risques, le mieux serait que Ojai Foods et Walker Landing fusionnent.
Üzerimizdeki tüm riski hesaba katınca,... Ojai Gıda ile Walker Landing'in birleşmesinin en iyisi olduğunu düşündük.
Cette fusion nous permettrait de développer Walker Landing.
Bu birleşmeyi Walker Landing'in büyümesi için bir fırsat olarak görüyoruz.
Maman, on est prêts à proposer Walker Landing comme garantie pour satisfaire la banque.
Walker Landing'i bankayı tatmin etmek için teminat olarak göstermek üzereyiz.
L'entreprise va fusionner avec Walker Landing.
Walker Landing ile birleşiyorlar.
Vous devriez jeter un oeil.
"Barker's Landing" e bak mesela.
Tiziana veut se charger de la tournée de Scorpions aux Philippines et Taïwan.
Tiziana ile Landing, Ontario, Hollanda'ya yerleşti. Tiziana, Scorpions'ın çıkacağı turnenin Filipinler ve Tayvan ayağını organize etmeye çalışıyor.
Il a été pris dans une bagarre au Landing Strip pour des bêtises,
Landing striptiz kulübünde kavgaya karışmış ya da daha beteri.
Apparemment, il était en rendez-vous professionnel... au Landing Strip, et...
Görünüşe göre Landing striptiz kulübünde bir iş görüşmesi yapıyormuş ve...
Buddy Garrity, vous êtes inculpé de trouble à l'ordre public et de coups et blessures. Et d'avoir causé 30 000 $ de dégâts au Landing Strip.
Buddy Garrity, alkollü ve uygunsuz bir şekilde saldırı, darp ve Landing striptiz kulübüne $ 30,000 zarar vermekten suçlanıyorsunuz.
Tu sais que ce foutu Landing Strip veut me faire payer 30 000 $ de dégâts?
Lanet olası Landing Strip'in hasarlar için 30bin istediğini biliyor musun?
C'est le Landing Strip.
Mekanın adı The Landing Strip.
"T'as plus besoin de te trémousser au Landing Strip."
- Paraya! - Paraya!
Non, je pense à 2 ou 3 trucs, comme ouvrir un orphelinat, ou bien on voit combien on peut acheter de margaritas avec 14 000 $.
- Bu parayla ne yapacağız? - Adamım, Mindy'i arayıp, ona söyle diyeceğim, "Tatlım, bir daha Landing striptiz kulübünde poponu sallamak zorunda değilsin." Hayır, ben bir iki şey hakkında düşünüyorum.
Elle s'appellera Walker Landing.
Walker Bağcılık diyeceğiz.
Pour Walker Landing, pas pour Ojai Foods.
Walker Bağcılık için. Ojai Gıda için değil.
Mais aucune importance. Tu l'appelles déjà Walker Landing.
Sen bile Walker Bağcılık demeye başladın.
Walker Landing a un système plus efficace, donc...
Walker bağcılığın daha etkin bir sistemi var, bu yüzden- -
Merci. Je vais travailler au service publicité de Walker Landing.
Teşekkürler.Walker bağcılıkta reklamcı olarak çalışacağım.
Mais c'est pas grave, j'ai un super boulot, et ma soeur peut me faire engager au Landing Strip facile.
Biliyor musun? Tamam, çünkü Applebees'de güzel bir işim var ve kardeşim de bana hemen Landing Strip de iş bulabilir.
Bishop Landing est à deux jours de marche.
Bishop Toprakları iki günlük mesafede.
Au motel "Pilgrim's Landing".
Pilgrim's Landing Motel'de.
Je peux aussi vous offrir un Walker Landing Red bio.
Yüzde yüz organik. İstemezseni, z hayret verici kırmızısıyla organik Walker bağcılığın şaraplarından vereyim.
Tout ce qu'il a est investi dans Ojai Foods et Walker Landing.
Sahip olduğu herşeyi Ojai Gıda ve Walker Bağcılığa bağladı.
Si vous emmenez ça à la cour, vous pourriez vous ruiner vous, et Walker Landing, Ojai Foods.
Bunu mahkemeye taşırsan, kendi iflasınla birlikte Walker Bağcılık ve Ojai Gıdayıda batırırsın.
Au bord de la rivière
Tam burada, Cresap's Landing'de Nehir kıyısında
Apporte ça au 7, rue Landing.
- Hovseter'den olan var mı?
Ivan Hurd a quitté Anvil et vit avec Tiziana à Holland Landing.
Ivan Hurd, grubu bıraktı.