Lightman translate Turkish

Très bien, Lightman.

Pekala, Lightman.

Sortez, Lightman!

Dışarı çık, Lightman!

Lightman.

Lightman.

Salut, Lightman!

Selam, Lightman!

David Lightman, pas un geste.

David Lightman, kıpırdamayın.

- Où est ce Lightman?

- Çocuk nerede?

Contremaître chez Mills Lightman Construction.

Mills Lightman İnşaat'ta Ustabaşı.

Entendu. Voici ma doublure habituelle, M. Lightman.

Yardımcı aktörümle tanıştınız mı bilmiyorum, Bay Lightman.

- Dr Lightman, le maire est sur la deux.

Dr. Lightman, 2. hatta belediye başkanı var.

Il y a six ans, le Dr Lightman a quitté le Programme... de détection de duperie qu'il avait fondé au ministère de la Défense.

6 yıl önce, Dr. Lightman Savunma Departmanı için kurduğu Hile Tespit programını bıraktı.

Vous avez 7 fois plus d'arrestations qu'un agent normal de la TSA... et vous avez eu 97 % sur le Diagnostic de duperie créé par le Dr. Lightman.

Ortalama bir TSA görevlisinden 7 kat daha fazla tutuklama yaptınız, ve Dr. Lightman'ın yarattığı TSA Hile Kontrolü'nde % 97 gibi bir skor aldınız.

- Le Dr Lightman n'est pas là?

Dr. Lightman neden burada değil?

Alors, le Dr Lightman présume qu'on est un menteur si on est un politicien?

Yani Dr. Lightman farz ediyor ki eğer politikacıysan yalancısındır.

- Bonjour, Dr Lightman.

- Selam, Dr. Lightman.

Dr Lightman, merci d'être venu si vite.

Dr. Lightman, hemen geldiğiniz için çok teşekkür ederim.

Dr Lightman va assister Antarès pour le sauvetage.

- Evet. Dr. Lightman buraya, FKM'nin kurtarma çalışmalarına yardımcı olmak için geldi.

Le Dr Lightman vous attend.

- Dr. Foster? - Evet. Dr. Lightman sizi bekliyor.

{ \ pos ( 192,220 ) } Dr Lightman détecte des mensonges pour le FBI, TSA,

Dr. Lightman yalanları FBI, TSA ve polis için tespit ediyor.

Dr Lightman, pouvez-vous trouver s'il l'a fait, qu'on voie si on peut les sortir?

Dr. Lightman, bunu Blunt'ın yapıp yapmadığını çözebilir misiniz? Böylece, bu adamları göndermek için aşağısı güvenli mi öğrenmiş oluruz.

Dr Lightman, l'agent spécial Dardis du FBI est ici.

Dr. Lightman, FBI'dan özel ajan Dardis burada.

- Oui, très bien. Dr Lightman, Ria Torres, la mère de Danielle, le juge Kathleen Stark.

Dr. Lightman, Ria Torres, bu Danielle'in annesi, yargıç Kathleen Stark.

Avez-vous des enfants, Dr Lightman?

Sizin de çocuğunuz var mı, Dr. Lightman?

Elle était enfant unique et... LE GROUPE LIGHTMAN Elle s'en servait comme substituts, je pense.

Bilirsiniz, tek çocuktu ve sanırım onları boşluğu doldurmak için kullanıyordu.

- Dr Lightman? C'est Émilie.

Dr. Lightman, Emily!

- Je suis le Dr Lightman.

Ben Dr. Lightman.

Dr Lightman?

Dr. Lightman?

Dr Lightman, mon souci est la sécurité de chaque femme dans ce peloton.

Dr. Lightman, benim tek endişem o takımdaki her kadının güvenliği.

J'observe. Poser des questions distrait le Dr Lightman.

Dr. Lightman soru sormayı dikkat dağıtıcı bulur.

Ce que le Dr Lightman essaie de dire c'est qu'il est important de ne pas... laisser ce que vous apportez dans la pièce affecter ce que vous y voyez.

Bence Dr. Lightman'ın söylemeye çalıştığı şey odaya getirdiğin şeyin odada gördüğün şeyi etkilememesi gerektiği.

Dr Lightman.

Dr. Lightman?

Lightman voulait voir s'ils affectent la faculté de percevoir un mensonge.

Lightman, onların, insanların yalanları belirlemedeki kabiliyetini nasıl etkiliyor görmek istedi.

- Ça va avec Lightman?

Lightman'la işler nasıl gidiyor?

Les quelques naturels que Lightman a croisés avaient un truc en commun... pas de degré universitaire.

Lightman'ın karşılaştığı bir kaç doğuştan yeteneklinin tek bir ortak özelliği var. Üniversite diploması yok.

D'accord. Entre toi et Lightman, une fille pourrait crever de faim.

Lightman ve senin aranda bir kız açlıktan ölebilir.

J'ai convaincu Dr Lightman d'investir notre paiement dans un fonds.

Dr. Lightmanto'yu ücretimizi bir fona aktarmaya ikna ettim.

LE GROUPE LIGHTMAN - Dr Lightman.

Dr. Lightman.

- C'est pour le jeune qui a été tué?

Bu, vurulan çocukla mı alakalı? Dr. Lightman.

- Pas d'heures de bureau pour Lightman.

Lightman mesai saatlerini pek sallamıyor.

- Des avocats seront faciles à avoir. Mais on ne sait pas si Lightman va regarder la bande.

Avukatı geçmek kolay olmalı, ama asla Lightman'ın kasete bakmayacağını bilemezsin.

Si ce que j'ai fait est connu, Lightman a de sérieux problèmes.

Eğer yaptığım şey dışarı çıkarsa, Lightman'ın başı cidden belada demektir.

Dr Lightman.

Dr. Lightman.

Dr Lightman. Vous avez eu accès à des documents ultra-secrets... quand vous étiez consultant pour la CIA.

Dr. Lightman, CIA için çalışırken, size çok gizli dokümanlara erişim izni verildi.

- Il attend que Jenkins fasse le 1er pas - et il le fera.

İlk hareketi Lightman yapmak istiyor ve yapacak.

Lightman est supposé analyser Jenkins.

Lightman'ın Jenkins'i okuyor olması gerekiyordu.

Je n'avais jamais vu quelqu'un analyser Lightman sans avoir de formation en tromperie.

Yalancılık eğitimi almamış hiç kimsenin Lightman'ı okuyabildiğini görmedim. Ben, ne olduğunu bilmiyorum.

C'est le type qui s'est joué de Lightman sur son terrain?

Bu Lightman'ın içini gören adam değil mi?

- T'as trouvé Lightman?

Dr. Lightman'ı buldunuz mu?

Dr Lightman est en ligne.

Dr. Lightman hatta.

LE GROUPE LIGHTMAN Dr Lightman, les gars de la Sécurité intérieure sont là.

Dr. Lightman, İç Güvenlik Teşkilatından geldiler.

Cal Lightman.

Cal Lightman.

- Dr Lightman.

Ben Corey Strong.