Translate.vc / French → Turkish / Lik
Lik translate Turkish
3,637 parallel translation
La lutte des classes a divisé les 99 % et même par des lopins de 5 %.
Sınıf savaşları % 99'u paramparça etti. Ve yerini % 30'a, % 26'ya ve % 5'lik birkaç gruba bıraktı.
Le dos de J-Rock était criblé de balles de 9 mm.
J-Rock'ın sırtından bir çok 9 mm'lik kurşun çıkardığını söyledi.
Rebecca a un.380 automatique.
Rebecca 9mm'lik otomatik bir tabanca taşıyor.
J'ai récupéré une balle de neuf millimètres je l'ai envoyée à la balistique.
Evet, kurbanın göğüs boşluğundan dokuz mm'lik bir kurşun çıkardım. Balistiğe yolladım.
Il n'ya rien dans l'esprit de Noël concernant ce couloir.
Bu koridorda Noel'lik bir şey yok.
Descends. La balle qui a tué Sarah Vasquez est une.308.
Sarah Vasquez'i öldüren kurşun.308'lik.
Le.38 qu'on a trouvé lui appartient.
Buldumuz 38'lik ona ait.
Toujours un.45 pour moi, et je l'ai mis dans la benne c'était par là.
Ben hep 45'lik kullanırdım. Şuradaki bir çöp kutusuna attım.
C'est à 85 % la fille que t'appelais Sabrina.
% 85'lik kısmı senin hatırladığın Sabrina.
Avec un salaire pareil, t'aurais pu t'installer ailleurs.
200.00'lik komisyonla şimdiye daha gösterişli bir eve geçmişsindir diyordum.
- Voilà le type qui fera de nous des N1.
Tamamdır adamım. Bence bu eleman tam N1'lik ahbap!
Comme vous pouvez le voir ils ont utilisé un puissant chalumeau et l'oxygène qu'ils ont volé hier au West Medical Supply et ils ont traversé 46cm de béton.
Gördüğünüz gibi, dün West Medical Supply'dan çaldıkları oldukça güçlü saf oksijen kaynağını kullanarak 45 cm.'lik betonu keserek girmişler.
Donne-moi une seringue de 20cl remplie d'eau.
Suyla dolu 20 CC'lik bir şırınga ver.
Injection d'adrénaline au cœur, 12 ml et il crève dans les trois minutes.
Kalbine 12cc'lik adrenalin iğnesi yaparsak üç dakika içinde ölür.
Je lui ai promis de venir.
Bir arkadaşım DJ'lik yapıyor, geleceğime söz verdim.
- Si. Vous m'ajoutez 20 kilos?
Şuraya iki 20'lik daha koyar mısınız?
Et un jour, votre père est venu avec une Chrysler 65.
Ve bir gün baba 6-5'lik bir Chrysler ile oraya geldi.
Ton pari de 2000 $ a changé les cotes.
2000'lik bahsimiz oranları değiştirdi.
J'aime les signatures rythmiques complexes : 5 / 4, 6 / 8...
5 / 4'lük, 6 / 8'lik ileri zaman ölçülerindeyim.
Pour une gorgée de bière, oui, mais pour un paquet à 6,75 $, je touche le matos.
Belki biramdan bir yudum alabilirsin öyle de 6.75'lik bir paket için bir şeyleri ellemem lazım.
Ça fait trop Noël.
Fazla Noel'lik oldu.
J'ai trouvé 50 £ et je les dépense à quoi?
Onun eski kitaplarının birinde 50'lik buldum, ve ne için harcıyorum?
Dans le groupe E, le Cameroun a perdu 2-1 contre les Pays-Bas.
E Grubunda, Kamerun Hollanda'ya 2-1'lik skoarla teslim oldu.
Plus 50 000 comme assurance pour toi et les filles.
Artı 50,000 lik sigorta sen ve kızlar için.
Et au cours des 800 000 dernières années, le dioxyde de carbone atmosphérique n'a jamais été supérieur à environ 280 particules par million,
Son 800 bin yıl boyunca atmosferdeki karbondioksit, milyonda 280'lik miktarın üzerine çıkmamış.
Retrait de 4 km en 3 ans
3 yılda 4 km'lik geri çekilme
Canons 200 millimètres de calibre, alimentés en oxygène et autoverrouillage fabriqués par Milland Aerospace.
Oksijen beslemeli, otomatik kilitlenen 100 mm'lik silahlar. Milland Aerospace yapımı.
On en sait pas plus, sauf que C, il n'était pas en service et a utilisé une Hydra-Shok.
C şıkkı dışında. Görev dışındaydı ve üstüne zimmetli silahını 45 mm'lik Hydra-Shok mermisiyle kullandı.
Et il a utilisé une arme personnelle. Hydra-Shok avec un.45.
Bir de 45 mm'lik üstüne zimmetli bir Hydrashock kullandığını biliyorum.
Une stripteaseuse de la boîte Sweaty Crack m'a dit ça hier soir, mais j'avais des billets à la main. Je me demande si elle se moquait de moi.
Dün, yeni striptiz kulübü Terli Çatal'daki kız öyle dedi ama elimde çok 1'lik banknot vardı, beni sağmaya mı çalıştı, anlayamadım.
Je vais te dire, mes poches sont pleines de billets, et je n'ai pas de sous-vêtement.
Cebim 1'lik banknot dolu ve içime don giymedim.
Un.38. Avec les empreintes de Pop-Pop.
Üzerinde Pop Pop'ın parmak izlerinin olduğu 38'lik.
La dernière fois que nous nous sommes vus, c'était à plus de 300 km d'ici.
Burası birbirimizi son gördüğümüz yerin 320 km'lik yarıçapı dahilinde.
Quand Zippy a doigté cette gamine de douze ans.
Zip 12'lik kızı pandiklemişti.
Quand le type l'a surprise, elle a sorti un.38.
Adamın oğlu onu yakalayınca da ona bir silah doğrultmuş. Bir 38'lik.
7 avec le 2-6 placé pour 50.
Başa 7, sonra 2, 6 olacak şekilde 50'lik at.
Il y a des étuis de balles de.45 et.09 mm.
45'lik ve 9 milimetrelik kovanlar var.
Tu oublies l'autre 25 % c'est le génie le Genie gamin!
Yüzde 25'lik akıI küpünü unutma. - AkıI küpü genç!
- T'as 12 ans et dans le vestiaire? - Non.
- Soyunma odasındaki 12'lik çocuk musun?
On dirait un gamin de 12 ans dans le vestiaire!
- Giysilerimi çıkarıyorum. Soyunma odasındaki 12'lik bir çocuk gibi soyunuyorsun.
Mais t'as pas 12 ans, et ici c'est pas le vestiaire. Tu es un Homme!
Sen soyunma odasındaki 12'lik çocuk değilsin.
Nous serons... les grands rois virils... de 400m ²... à Miami Beach, nom de Dieu!
Hayır baylar, bayanlar. Miami'nin en büyük plajında 370 m ²'lik bir alanının Sik Sallama Kralları olacağız onun bunun çocukları!
On est aussi tombé sur un pistolet, dans une boîte.
Bir kutu içinde 32'lik bulduk.
Je sais que c'est une victoire, mais que se passera-t-il si Ivy se la joue à la Anna nicole Smith et va à la Cour suprême?
Bir zafer kazandık biliyorum ama ya Ivy, Anna Nicole Smith'lik yapar da davayı Yüce Mahkeme'ye götürürse?
Coventry finit en beauté et se qualifie avec une victoire écrasante, 12 à 5.
Coventry bir sezonu daha namağlup tamamlıyor ve 12-5'lik ezici galibiyetle elemelere bir numara olarak giriyor.
Tu sais, Beca, être DJ, c'est un passe-temps, pas un métier.
Beca DJ'lik bir meslek değildir, bir hobi sadece.
A peu près 1m90... Il essayait de te couper en morceaux.
1.88'lik seni parça parça etmeye çalışmıştı.
Hier soir, c'était ma première fois, allons-y doucement.
Ayrıca, dün gece henüz lik gecemdl, o yüzden anl karariar vermeyelim.
C'est un Remington 8-70, en un seul coup il vous fait sauter la cervelle.
Bu bir 8-70'lik Remington.
J'en ai un de 20.
Bende 20'lik var.
- Pas de 20 $?
- 20'lik var mı?