Translate.vc / French → Turkish / Ling
Ling translate Turkish
1,157 parallel translation
Ce qui me donne l'espoir de la résoudre.
Ve bu Mösyö Ling... Onun bu kayıp madenle bir ilgisi mi var?
Il ne s'agit pas de voir.
Wu Ling'e ailesinden miras kalmış.
Qu'y a-t-il là-bas, mesdames?
Han Wu Ling, Yangon'dan gelen iş adamı. Cüzdanında ismi yazıyordu.
Elle m'a été posée par une personne curieuse. De couleur claire, je crois. Gris clair.
Lord Pearson, sizi randevunuzdan alıkoymak istemezdim ama Bay Poirot'a göre, Bay Ling'in ölümünde bize yardım edebilirmişsiniz.
J'ai accepté le pari. Est-ce bien sage?
Affedesiniz, Bay Wu Ling'in geldiği gün bir kutu kibrit istediğini söylememiş miydiniz?
En quoi la couleur de son pantalon est importante?
Wu Ling'in bindiği gemi hakkında araştırmalar yapıyorduk.
Ces animaux n'ont pas leur place chez un détective, même célèbre.
Bay Ling'in not defterinde bulduğun isim... Charles Lester mı? Bu sabah iki kere uğradık ama dışarıdaydı.
Vous savez ce que c'est.
Bay Ling'i görmeye gelen adam, buydu.
L'information n'a pas été divulguée.
Bay Wu Ling, Amerikan aksanıyla mı konuşuyordu?
Non, il n'y a pas eu de demande de rançon.
Bu, o! Kesinlikle eminim. Bay Ling'i görmeye gelen adam, buydu.
Les vagabonds et rôdeurs sont rarement des assassins.
Bu adam, Ling... Onunla daha önceden iş yaptığım konusunda yalan söyledim.
Vous avez changé d'avis?
Her şey yerli yerine oturuyor ama, değil mi? Reggie Dyer, gemide Ling'le karşılaşıyor.
J'ai besoin de vous pour une petite expérience.
Onlar da Ling'i öldürüp haritayla kayıplara karışıyorlar!
Je l'ai refermé moi-même après le départ de mon mari.
Örneğin ; Bay Wu Ling'in kül tablasındaki sigara izmaritleri.
Il y a du nouveau.
Bay Wu Ling'in pasaportu.
Il maintient sa déposition.
Ling'i öldürüp haritayı çaldı.
Analyse et synthèse, sont la clé de l'art de la déduction.
Wu Ling'in eski iş arkadaşlarından biri ve yarı zamanlı afyon bağımlısı. Birkaç saat önce,... onun ofisini aradık ve elimize bu harita geçti.
Au fait, Hastings. Fi de vos états d'âme! Ils dorment séparément depuis le printemps.
Bay Wu Ling'i siz öldürmediyseniz belki de karınızın ceketinizin cebinde bunu nasıl bulduğunu açıklayabilirsiniz.
Quand tous les faits sont exposés, la solution se révèle d'elle-même.
Geldiği gün, onu Bay Wu Ling'den çaldınız. Onu Çinli haydutlara vahşice öldürttünüz.
Inspecteur, organisez une confrontation pour que Kellett identifie Lowen.
Önce, suç ortaklarınızdan birini Bay Wu Ling'in kılığına sokuyorsunuz.
Je peux quitter mon appartement pour assister au résultat du pari?
İsmim Wu Ling. Han Wu Ling.
Séparez-les! Emmenez-le!
Uyuşturucu kullanmış olan zavallı Bay Lester, Bay Wu Ling'in cesedinin yanına bırakılıyor.
Dites-moi ce que vous avez découvert! Arrêtez-le!
Bankadaki güvenliğe, adamın Bay Wu Ling olmadığını söylediniz.
Je m'appelle Wu Ling.
İsmim, Wu Ling.
Han Wu Ling.
Han Wu Ling.
Bien sûr, M. Wu Ling.
Evet, Bay Wu Ling.
Faites monter M. Wu Ling dès son arrivée.
Bay Wu Ling geldiğinde onu hemen yukarı gönderin.
M. Wu Ling?
Bay Wu Ling mi?
Ce n'est pas M. Ling!
Ama bu adam, Bay Wu Ling değil ki.
Vous savez que M. Wu Ling a disparu?
Bay Wu Ling'in ortadan kayboluşundan haberdarsınız demek?
Sa famille la lui a transmise.
Wu Ling'e ailesinden miras kalmış.
C'est bien lui. Han Wu Ling.
Bu adam, kesinlikle o.
Homme d'affaire de Rangoon.
Han Wu Ling, Yangon'dan gelen iş adamı.
Désolé de vous avoir fait déranger, M. Pearson. M. Poirot pense que vous pouvez nous aider.
Lord Pearson, sizi randevunuzdan alıkoymak istemezdim ama Bay Poirot'a göre, Bay Ling'in ölümünde bize yardım edebilirmişsiniz.
Veuillez m'excuser. M. Ling vous avait bien demandé des allumettes le jour de son arrivée.
Affedesiniz, Bay Wu Ling'in geldiği gün bir kutu kibrit istediğini söylememiş miydiniz?
J'ai des renseignements depuis le bateau qu'il a pris.
Wu Ling'in bindiği gemi hakkında araştırmalar yapıyorduk.
Dyer est-il l'assassin de M. Ling?
Yani bu Reggie Dyer'ın bizim Bay Ling'i öldürdüğünü düşünüyorsun?
Le nom dans le carnet de M. Ling?
Bay Ling'in not defterinde bulduğun isim...
Wu Ling?
Wu Ling?
Est-ce l'homme qui attendait M. Ling?
Bay Ling'i görmeye gelen adam, buydu.
M. Ling parlait avec un accent américain?
Bay Wu Ling, Amerikan aksanıyla mı konuşuyordu?
Celui qui voulait voir M. Ling.
Bay Ling'i görmeye gelen adam, buydu.
Je vous ai menti en disant que nous avions fait affaire.
Bu adam, Ling... Onunla daha önceden iş yaptığım konusunda yalan söyledim.
Il a été retrouvé près des docks.
Bay Wu Ling'in cesedi, rıhtım kenarında dar bir yolda bulundu.
Dyer rencontre Wu Ling.
Reggie Dyer, gemide Ling'le karşılaşıyor.
Il vous tiendra compagnie pendant votre isolement volontaire.
Yani bu Reggie Dyer'ın bizim Bay Ling'i öldürdüğünü düşünüyorsun?
Toujours pas de nouvelles?
Bay Wu Ling'in cesedi, rıhtım kenarında dar bir yolda bulundu. Hayır.
Deux brosses à dents, une brosse à cheveux, des pilules pour le foie, deux tubes de dentifrice, un rasoir, un peigne à moustache, de l'eau oxygénée...
- Elbette ki o öldürdü! Kanıtınız işte burada! Wu Ling'in pasaportu!
Ouvrez.
Bay Wu Ling'e benzemek için dişlerini karartıyor ve elbette bu renk, sigara izmaritinin ucuna bulaşıyor.
Qu'est-ce que ça veut dire, Kellett?
Hayır, bu Bay Wu Ling değil!
Et ce M. Ling...
Ve bu Mösyö Ling...