Translate.vc / French → Turkish / Longitude
Longitude translate Turkish
215 parallel translation
Longitude 160 ° Ouest
Enlem 15 derece güney boylam 170 derece batı.
Latitude 40, 15'Nord. Longitude 58, 25'Ouest.
Alman denizaltısı tarafından saldırıya uğramış, 4-0 derece enlem, 1-5 dakika kuzey 5-8 derece boylam, 2-5 dakika batı.
Latitude 40, 15'Nord. Longitude 58, 25'Ouest.
4-0 enlem, 1-5 dakika kuzey, 5-8 boylam, 2-5 dakika batı.
Latitude, longitude, des croix...
Enlem, boylam, sandığın yerini gösteren çarpılar!
Sur la carte, la longitude est cotée de 1 à 9.
Haritaya dikkatle bakın, dikey kenar tamamen 1 den 9'a kadar numaralanmış.
Prenons nos chiffres : 6, la longitude et 5, la latitude. Voyez où elles se rencontrent.
Şimdi rakamlarımızı ele alalım dikey 6 ve yatay da 5'den geçecek şimdi bakın bakalım nereden geçeceğiz.
Voyons si je peux comprendre. Alors, la longitude...
Bakalım bir şey çıkarabilecek miyim.
Sa dernière position : latitude 24 ° Nord, longitude 141.02 degrés Est.
Geminin son konumu, 24 derece kuzey enlemi 141.02 derece doğu boylamı.
Longitude 138 ° à 138.07 ° Est.
138 ile 138.07 derece doğu boylamları.
Parlez-leur du destroyer... coulé à 30 degrés, 20 minutes de latitude... 45 degrés, 15 minutes de longitude.
Batan destroyeri anlatırken 30 derece 20 dakika enlemi 45 derece 15 dakika boylamı olduğunu söyleyin.
"Le destroyer Franklin Edison a été coulé á 30 degrés... 20 minutes de latitude, 45 degrés, 15 minutes de longitude."
"Franklin Edison destroyeri batmış. 30 derece 20 dakika enlemi, 45 derece 15 dakika boylamında. Saat 06 : 00'da."
Elle divise les océans en secteurs de cinq degrés de latitude et longitude.
5 derece enlemindeki okyanus alanlarını 5 boylama taksim ediyor
Figurez-vous que je sais à quelle heure vous partez ce soir, ainsi que la latitude et la longitude de votre destination.
Diyelim ki bu gece ülkeyi ne zaman terk edeceğinizi bilmekle kalmıyorum... randevu yerinizin enlem ve boylamını... ve gideceğiniz yeri de biliyorum.
New York. Dans le journal de bord sont mentionnées la durée de la traversée, les conditions météo, la longitude, la latitude.
Seyir defterinde ; yolculuk süresi, rota, menzil, hava durumu, sıcaklık enlem ve boylam gereğince kaydedilmiş.
Mais l'une des particularités absurdes de notre époque consiste à plaquer une grille de moralité sur le comportement humain pour que chaque action humaine soit mesurée arbitrairement selon une latitude de bien et une longitude de mal en degrés, minutes et secondes...
Fakat insan davranışının üzerine ahlak taşını koymak, böylece insanın her hareketinin dakika, derece ve saniye kesinliğinde doğrunun enlemi ve yanlışın boylamı kıyaslanarak tartılmak zorunda olması zamanımızın en tuhaf embesilliklerinden biridir. Böylece- -
51 de latitude nord... 1 de longitude ouest.
Enlem 51 derece, 10 dakika 30 saniye kuzey. Boylam 1 derece, 11 dakika 20 saniye batı.
Pour être exact, 15 degrés de latitude nord, 145 degrés de longitude est.
Tam olarak, 15 derece kuzey enlemi ve 145 derece doğu boylamı.
Pouvez-vous nous donner la longitude et la latitude... des3 avions qui restent?
Geriye kalan üç uçağın... koordinatlarını verir misiniz?
Je peux vous fournir la longitude et la latitude... de nos bombardiers comme vous l'avez demandé.
İsteğiniz üzerine bombardıman uçaklarımızın... koordinatlarını vermek için şu anda hazırım.
Si vous placez l'épingle au point de latitude 14 degrés Nord, longitude 175 Est, comme vous pouvez le voir ça constitue un cercle.
İğneyi buraya 14 derece kuzey enlemi, 175 doğu boylamına koyarsan gördüğün gibi, daire oluşturuyor.
Un conteneur sera lâché au large de la côte de Birmanie... dans l'Archipel Megui... latitude 20 degrés nord, longitude 60 degrés est... le 27 Mai à 20 heures, heure de Greenwich.
Burma sahilinde, Mergui Archipelago'da bir konteyner bırakılacak, 20 derece kuzey, 60 derece doğu, 27 Mayıs'ta Greenwich zamanı ile 20 : 00'de.
Longitude : 99 degrés 6 minutes 45 secondes.
Boylam : 90 derece, 6 dakika, 45 saniye.
Au problème ennuyeux de trouver la longitude en mer, à l'invention du calcul différentiel, ce que Newton a appelé des fluxions, et naturellement à l'astronomie.
Denizde boylam hesaplama sıkıntısı için,... Newton'un fluksiyonlar dediği, zor hesaplamalar için kullanılan keşfini ve tabii astronomiyi bilmek gerekir.
Le marin essayant de fixer sa position, longitude et latitude, à distance d'un rivage, dorénavant il comparerait sa lecture des étoiles avec celle à Greenwich.
Denizci, pozisyonunu enlem ve boylamlarla hesaplayarak,... ıssız bir kıyıdan, yıldızların konumunu Greenwich'deki bilgilerle karşılaştırarak yolunu bulmaya çalışıyor.
34-31 de longitude ouest.
34-31 Batı efendim.
Ce premier nombre est une longitude.
Bu ilk sayı bir boylam.
L'un des enjeux est la détermination de la longitude... et non de la latitude... déterminée par le nombre de constellations.
Denizcilikteki ana sorun boylamların hesaplanmasıydı. Enlemler kolayca hesaplanabiliyordu güneye indikçe, takımyıldızlarını görebiliyordunuz.
La longitude requiert un chronométrage précis.
Fakat boylam hesaplama hassas zaman ölçümü gerektiriyordu.
Sensors indiquent 3 croiseurs Klingon. 3-1-6, longitude 4.
Üç Klingon gemisi, 316 rotasında, mark 4 süratinde.
Longitude...
Boylam...
Longitude.
Boylam.
OCEAN PACIFIQUE NORD LATITUDE 40 ° NORD LONGITUDE 165 ° EST
Kuzey Pasifik Okyanusu Enlem 40 derece Kuzey Boylam 165 derece Doğu
La température moyenne annuelle à Fort Lauderdale est de 22 ° C. La ville est située à 26 degrés 4 minutes nord de longitude et 80 degrés, 9 minutes ouest de latitude.
26 derece 4 dakika kuzey boylamı ve 80 derece 9 dakika batı enleminde.
L'angle solaire va indiquer notre exacte latitude et longitude.
Güneşin açısı bizim enlem ve boylamımızı gösterecek. Tamam. Dur.
Longitude, 40 degrés, deux minutes à l'est des anciennes coordonnées. - Pénétrable?
Nöronlar depolarize olmaya başladı.
Les détecteurs balaient sur 90 degrés de longitude.
Yörüngeye girerken 90 derecelik boylam taraması yapıyoruz.
Plus précisement : nous sommes à la latitude 30 degrés, 12 minutes, 30 secondes Sud, et la longitude 51 degrés, 11 minutes, 23 secondes Ouest.
Daha hassas olarak : 30 derece, 12 dakika, 30 saniye kuzey enlemi ve 51 derece, 11 dakika, 23 saniye batı boylamındayız.
C'est un peu rudimentaire, mais conjugué au chronomètre cela nous donnera notre longitude.
Biraz ilkel ama kronometresini kullanabiliriz. Bize boylamımızı söyler. - Dün gece 13 taşıyıcı kaçtı.
Que vous avez la carte d'une île, avec longitude et latitude, qui indiquerait où est caché le trésor du vieux Flint.
Üzerinde Flint'in definesinin yerinin enlemini, boylamını ve yerini gösteren bir adanın haritasına sahipmişsiniz.
On était enfin arrivés à notre longitude est pour prendre le vent de l'lle au trésor.
Hazine Adası'na varmak için doğuya alize rüzgarlarına doğru yöneldik.
Longitude approximative 150o 18'Ouest.
Boylam : yaklaşık 150 derece, 18 dakika doğu.
C'est la longitude!
Bu boylamdır!
- C'est la longitude!
- Bu boylamı gösteriyor!
Latitude, 25 33'. Longitude, 25 16'.
25, 33 derece enlem. 25, 16 derece boylam.
Ceci est le vrai récit de ce que j'ai vu... omettant seulement la latitude et la longitude de l'île... comme un avertissement à ceux qui suivraient les pas de Moreau.
Bunlar gördüklerimin gerçek kayıtlarıdır. Adanın enlemi ve boylamı dışında herşeyi olduğu gibi yazdım. Moreau'nun izinden gitmeyi düşünenleri uyarmak için.
Et ta longitude?
Hangi boylamdayız?
Longitude : 171 est, latitude : 42 nord.
Doğu 171. boylam, kuzey 42. enlem.
Une grille de référence. Comme la latitude et la longitude.
Tıpkı haritalarda kullanılan enlem boylam çizgileri gibi.
- Vous avez pris en compte... le problème longitude latitude.
- Umarım bu sefer enlemle boylamı doğru vermişsindir.
12 ° de latitude, 128 ° de longitude.
12. paralel, 128. boylam.
" Venez immédiatement... latitude 30 Nord, longitude 45 Ouest.
... kuzey enlemi, 45 derece batı boylamına gidin.