Translate.vc / French → Turkish / Lookinglass
Lookinglass translate Turkish
50 parallel translation
Après quelques années, il donna à Mary l'algorithme pour Lookinglass, et elle le transforma en un géant des réseaux sociaux valant 10 milliards de dollars.
Birkaç yıl içerisinde Lookinglass için lazım olan algoritmayı kardeşine verecekti. Kardeşi de bunu on milyar dolarlık bir sosyal medya devine dönüştürecekti.
Mary, quand votre jumeau et vous avaient lancé Lookinglass, il y a presque 10 ans, imaginiez-vous que vous auriez un milliard d'utilisateurs?
Mary, kardeşin ile birlikte on yıl önce Lookinglass üzerinde çalışmaya başladığınızda milyarlarca kişiye ulaşmayı bekliyor muydunuz?
- Lookinglass peut survivre sans lui?
- Lookinglass onsuz da devam edebilir mi?
Votre amie, Bettina, utilise Lookinglass. Nous recherchions votre empreinte vocale.
Arkadaşınız Bettina'nın Lookinglass'ından sesinizi dinliyorduk.
Un prototype de Lookinglass.
Lookinglass prototipi.
Je n'obtiendrai jamais Lookinglass ou Otto, et sans Otto, vous n'aurez pas George.
Artık Ayna'yı da Otto'yu da kaybettim, ve Otto yoksa George da yok.
Arthur, Otto est-il toujours chez Lookinglass?
Arthur, Otto hala Lookinglass'ta mı?
Débranche toi du du serveur partagé Lookinglass.
Evet, Otto? Kendini Lookinglass şirket sunucusunda çıkar.
Otto, Lookinglass est éteint.
Otto, Lookinglass çöktü.
Le matériel, les logiciels et le réseau social de Lookinglass sont hors service, laissant 2 milliard d'utilisateurs sur le carreau La cotation est suspendu, et les jumeaux fondateurs sont indisponibles pour tous commentaires.
Yazılım, donanım ve sosyal medya devi Lookinglass... 2 milyar kullanıcısını yarı yolda bırkarak, hisse senedi alım satımlarını askıya alarak, ve ikiz kurucuları Mary ve Otto Goodwin'i yorumsuz bırakarak çöktü.
Gracie est partie, et j'apprends aux info que Lookinglass ne m'aideras pas aujourd'hui.
Gracie'nin telefonu kapalı ve haberlerden anladığım kadarıyla Lookinglass bana bugün yardım edemeyecek. - Evet
Sans la guérison de Mary ils allaient fusionner.
Lookinglass ile bir araya geleceklerdi.
Non, vous ne pouvez pas lui téléphoner car les téléphones Lookinglass ne fonctionnent plus.
Hayır, onu arayamazsın çünkü onda artık çalışmayan bir Lookinglass telefonu var.
Otto est parti, Lookinglass est parti, et bientôt Pritchard le sera aussi.
Otto gitti, Ayna gitti, ve yakında, Pritchard da gidecek.
Depuis longtemps, leader inégalé du high tech sur le marché des réseaux sociaux, des équipements et des applications, Lookinglass a récemment vu la valeur de ses actions décroître tandis que son directeur technique toujours aussi énigmatique, Otto Goodwin s'est fait encore plus discret.
Uzun zamandır sosyal medyayı, donanımları ve en gözde uygulamaların denetimini elinde bulunduran rakipsiz ileri teknoloji lideri Lookinglass, esrarengiz Teknoloji Başkanı Otto Goodwin'in kendisini daha da uzaklaştırması, son zamanlarda hisselerde düşüşe yol açtı.
Looking cherche à se réaffirmer dans le domaine privé ainsi que dans celui du public avec le lancement d'un système d'exploitation.
Lookinglass yeni işletim sistemiyle kişisel market kullanımında olduğu gibi kurumsal olarak da kendisini tekrar ileri sürme amacını güdüyor.
C'est une disette de deux ans sans innovation qui finit aujourd'hui puisque Loookinglass lance son nouveau système d'exploitation.
Lookinglass yeni işletim sistemini piyasaya sürdüğü zaman iki yıllık ürün kıtlığı bugün son bulacak.
Ce nouveau produit sera-t-il ce qu'il faut à Lookinglass?
Yeni ürün Lookinglass'ın ihtiyacı olan ürün mü olacak?
Mary Goodwin viendra dans plusieurs émissions matinales avant de lancer officiellement le nouveau système elle-même sur le campus de Lookinglass.
Mary Goodwin resmi olarak... ürünü Lookinglass kampüsünde piyasaya sürmeden önce sabah programlarına çıkacak.
Malgré l'importance du lancement de ce nouveau produit, ce qui est plus crucial pour les actions de Lookinglass c'est la confiance qu'elle inspire aux consommateurs.
İşletim sisteminin yeni teknolojisinin önemli olduğu kadar Lookinglass'ın borsa bedeli için daha önemli olan bir şey daha var ki o da, tüketicinin kuruluşa olan güveni.
Lookinglass a encore perdu 1 % à l'ouverture de la bourse hier, continuant à voir ses ventes chuter lentement mais régulièrement, loin des chiffres que la PDG, Mary Goodwin, souhaite voir.
Lookinglass dün borsanın açılmasıyla yüzde birlik bir değer kaybına uğradı. Yavaş ve istikrarlı bir şekilde büyük miktarda değer kaybetmeye devam ediyor. Değerler CEO Mary Goodwin'in istemeyeceği seviyede.
Et pour en rajouter, des rumeurs non vérifiées affirment que le manque d'innovations et de nouveautés serait imputable à une maladie touchant l'un des dirigeants.
Bunlara bir de yeni ürün ve inovasyonların azlığının Lookinglass şirketindeki bir hastalıktan kaynaklandığı gibi....... kanıtlanmamış dedikodular eklendi.
Aujourd'hui, il est clair que Lookinglass veut montrer au monde qu'elle est une société sérieuse.
Lookinglass'ın bugün dünyaya amaçlarının iş olduğunu duyurmak istemeleri oldukça açıktır.
Lookinglass et cette annonce doivent être dans tous les médias.
Lookinglass ve bu açıklamanın haberleri ele geçirmesi gerek.
Et aujourd'hui, le lancement du Phone 9 de Lookinglass est la prochaine étape de cette aventure.
Bugünkü Lookinglass 9 Phone lansmanı yolculuğumuzdaki diğer bir adım sadece.
Écoutez, Otto et moi et tout le monde à Lookinglass aimons vraiment faire les choses bien.
Otto, ben ve Lookinglass'taki herkes bir işi doğru düzgün yapmayı severiz.
Depuis l'annonce du cancer de Mary Goodwin, le prix des actions de Lookinglass a chuté de 8 % dans la bourse et continue de diminuer depuis le début de la journée.
Mary Goodwin'in şok kanser teşhisi ardından Lookinglass hisse değerleri borsa açılışından beri yüzde sekiz kayba uğradı. Gün boyunca da düşmeye devam edecek gibi gözüküyor.
Venu ici pour vous présenter le système d'exploitation du Cobra9, Otto Goodwin, le fondateur et coprésident de Lookinglass.
Cobra9 İşlem Sistemini tanıtmak için karşınızda Lookinglass kurucusu ve eşbaşkanı Otto Goodwin.
Lookinglass est en pleine expansion.
Lookinglass daha da güçleniyor.
On travaille pour Lookinglass.
Biz Lookinglass'da çalışıyoruz.
On a développé le système Cobra pour le Lookinglass 9.
Lookinglass 9 için kobra sistemini biz tasarladık.
Malcolm Sprague a engagé six poursuites contre Lookinglass au cours de l'année pour un total de 50 millions de dollars pour violation de copyright, rupture de contrat, préjudice moral et détresse personnelle causés par "Mary Goodwin, la garce".
Malcolm Sprague geçen sene telif hakkı ve sözleşme.. ... ihlalinden, orospu Mary Goodwin'den kaynaklanan kişisel sıkıntı ile birlikte acı ve eziyetten Lookinglass'a elli milyon dolarlık altı tane dava açmış.
Nous trompons tout le monde chez Lookinglass.
Lookinglass'taki herkesi kandırdık.
Mary, un message personnel vient d'être posté sur votre page Lookinglass et vous devriez le voir.
Mary görmen gerektiğini düşündüğüm kişisel mesajın Lookinglass sayfanda paylaşıldı.
Donc je vous ai pris quelque chose qui vous appartient, l'un des membres de votre famille Lookinglass.
Şimdi ben de senin bir şeyini aldım. Değerli Lookinglass ailesinden birisi.
Avec le lancement du nouveau Cobra9 et mes résultats qui s'améliorent, Lookinglass sera plus fort que jamais.
Yeni Cobra9 lansmanı ve değerlerimin yükselmesiyle Lookinglass her zamankinden çok daha güçlü olacak.
Je devais m'assurer que Lookinglass serait prise en charge.
Lookinglass'ın güvenilir ellerde kalmasından emin olmak istiyordum.
C'est Lookinglass.
Lookinglass mı?
Dois-je utiliser la reconnaissance faciale de Lookinglass pour associer l'une des photos sur ton bureau avec la femme qui était la maison hier?
Dün, evimizdeki kadınla masandaki fotoğraflardan birini eşleştirmek için Lookinglass yüz tanıma sistemini kullanmalı mıyım?
Je peux offrir l'aide de LOOKINGLASS pour qu'il refasse son système.
Güvenliği güncellemek için Lookinglass'ın yardımını sunabilirim.
Je veux personnellement mettre à disposition tous les outils de LOOKINGLASS à ton service pour t'aider de quelque façon possible.
Bizzat ben, her türlü yardımı etmek için... Lookinglass'ın bütün kaynaklarını ve erişimini yardım için hizmetine sunmaya hazırım.
Sur lui. Et pourquoi tu as débarqué à LOOKINGLASS le jour de la mort de notre père, le jour inscrit juste là.
Ve neden babamızın öldüğü gün Lookinglass'da ortaya çıktığını.
Je vous donne un accès total à Lookinglass pour vous aider à les trouver.
Sana bu adamları bulman için Lookinglass'ta tam yetki vereceğim.
Et quand il ira en prison, il pourra parler de moi au FBI, et parler du pont, et de la voiture qui appartient à Lookinglass.
Hapse girdikten sonra FBI'a benden, köprüden onu Lookinglass'a çeken arabadan bahsedebilir.
Ce que je veux savoir, c'est ton lien avec la société Lookinglass.
Lokinglass şirketin ile ne bağlantın var?
Lookinglass donne une tablette à chaque élève du système scolaire de Seattle.
Lookinglass tüm Seattle okullarına tablet verdi.
Tes amis de Lookinglass t'ont remplacé par lui?
Lookinglass'taki arkadaşların mı değiştirdi seni oradan?
Arrête d'utiliser Lookinglass pour m'obliger à te répondre.
Telefonumun aramalarını açması için Lookinglass teknolojisini kullanmayı bırak.
C'est un authentique produit Lookingglass.
Bu hakiki Lookinglass ürünü.