Translate.vc / French → Turkish / Lotus
Lotus translate Turkish
497 parallel translation
Perdu Lotus Bleu. Devons avoir Lys Rouge.
Mavi nilüfer, gece yarısı kırmızı çiçek açmalı.
Jeune et pâle comme une fleur de lotus qui s'ouvre la nuit.
Tıpkı gece açan lotus çiçeği gibi genç ve solgun.
Mlle Lotus a apparemment fait bonne impression.
Uh, Bayan Lotus tamamen altın kaplamalı lotus olacak.
En tout cas, M. Yano... le jour où vous ne pourrez rien en tirer, dites-lui de venir contempler le pieu de étang aux lotus.
Chee ile konuş. Eğer gerçekten düşünemiyorsa havuza gelip bir tahta parçasını görebilir.
Alors, mon petit chou, où vous cachiez-vous?
Gel benim minik lotus çiçeğim... Hayatın boyunca ben neredeydim?
"Tes yeux sont comme la fleur de lotus..."
"Gözlerin nilüfer çiçekleri gibi..."
Allez avec Lotus.
Lotus'la ( Su aygırı ) birlikte gitsin.
Quand mes hôtes seront partis, je serai près du bassin.
Daha sonra, tüm misafirler gittiğinde.. lotus göletinde olacağım.
C'est une fleur de lotus
# Nilüfer çiçeği açtı
C'est la fleur de lotus
# Nilüfer çiçeği kapandı
Tu as lu cet article? Des graines de lotus vieilles de vingt siècles qui redonnent des fleurs?
2000 yıl sonra açan nilüfer tohumuyla ilgili yazıyı okudun mu?
"Où fleurit la feuille de lotus? " Dans notre cher Bengale, " le plus vert de tous les pays.
Bu bizim Bengal'imiz, bizim Bengal'imiz, en yeşil topraktır.
Trouve une fleur de lotus et ton vœu sera exaucé.
Nilüfer yakala, dileğin gerçek olsun.
La fleur de lotus fleurit dans la boue grise du Nil.
Nil'in gri çamurunda nilüfer çiçeği açar.
Lotus.
Lotus.
Lotus... goûte à nouveau.
Lotus bir daha tat.
( Lotus )
Evet, Oren.
Les amateurs de grand prix s'inquiéteront du temps qu'il me faut pour entrer dans cette Formule 3.
Grand Prix meraklıları belki endişelenebilir Bu Lotus Formula üçe binmemden, fakat
Je vais plus vite avec ma Lotus Formule Ill!
Ben Lotus Formula Üç'ümle daha hızlıyım!
Bouddha, ô Bouddha... C'est bizarre.
Yüce Kanunun Lotus'a karşı...
À Willow Springs, l'année dernière, en février, vous êtes sorti de la piste avec une Lotus.
Willow Springs'de, bir yıl önce geçen Şubat'ta, bir Lotus ile tarlanın tamamını sürdünüz.
Fais-lui dire que je lui donne rendez-vous demain au Lotus Vert.
Birini ona gönder ve onunla Yarın Yeşil Lotus Pavyonunda... buluşmak istediğimi bildirin!
Patron, mais... Le Lotus Vert est un lieu public.
Patron, ne... yanıma Sadece Lu'yu alacağım!
Il y aura les allées et venues des clients.
Yeşil Lotus Pavyonu kalabalık bir yer!
Pavillon du Lotus Vert
"Yeşil Lotus Pavyonu"
"Genou déboité, en prenant la position du lotus."
"Lotus pozisyonunda otururken dizlerim çok acıdı."
Sur la Montagne Sacrée de l'île du Lotus.
Lotus adasının kutsal dağı.
Vous n'êtes pas les premiers à rechercher la Montagne Sacrée.
Lotus Adası'na "kutsal dağı" aramaya. İlk kişiler siz değilsiniz.
Ce n'est pas un vrai cadavre.
Bal ve Lotus sapından yapılmıştı.
Permettez-moi de vous présenter Tanya, la Mangeuse de Lotus.
Tanya'yla tanışın, Nilüfer Yutan.
Je vous préviens, Tanya la Nageuse de Lotus, je suis un opposant au MLF.
Seni uyarıyorum, Tanya, Paskalya Nilüfer'i, kadın haklarına karşıyım.
Au bout d'un autre siècle brahmanique, il se réveille... se reconstitue... et reprend le grand rêve cosmique du lotus.
Bir Brahma yüzyılı sonunda, uyanıp düzelerek tekrar dalıp büyük kozmik nilüfer rüyasına yatıyor.
Vous avez recollé la Lotus?
Lotus'u tekrar bir araya mı getirdin?
un lotus de Philadelphie..
Tekkle ve Philadelphia yarım bağdaşı.
Maman, papa, Richie, Fleur de lotus.
Anne, baba Richie, Lotus Blossom.
Je rentre chez moi, ma femme fait le lotus sur le plancher, les gosses se baladent pieds nus, il y a un chevelu qui pisse dans les chiottes...
Evet, eve döndüm. O gün köpek koridorda yatıyordu. Çocuklar koşturup duruyordu.
Quelque chose qui semble grossier peut être pure... telle une fleur de lotus dans la boue.
Kötü durumun içinde olan bir şey daha saf ve temiz olabilir. Tıpkı balçıkta açan nilüfer gibi...
C'est une Lotus Esprit... t'es sexy ce soir.
Dur bir dakika. Bu bir Lotus Esprit. Hayır, o bizim kiramız.
- Tu as déjà conduit une Lotus?
Hiç Lotus kullandın mı?
Le mec à la Lotus...
Lotus'u olan?
C'est une Lotus.
Bu bir Lotus.
Une Lotus rouge.
Kırmızı Lotus.
Maîtresse, buvez ce bouillon de lotus.
Dördüncü Hanım, bu nilüfer kökü çorbasını için.
Et pendant ma phase Assis-en-Lotus-avec-Ravi-Shankar?
Ve benim Ravi Shankar dönemimde?
Ce n'est pas une fleur de lotus, c'est une fleur de carotte.
Çok güzel! Kar Lotusu!
La fleur de lotus ne pousse que sur les cimes enneigées. Voici ton thé.
Kar Lotusu sadece karlı yerlerde yetişir!
Mlle Lotus Quong Toy. Cela fait trois dollars.
Hepsi 3 dolar.
Ô Bouddha, ayez pitié de moi...
Yüce Kanunun Lotus'a karşı zaferi...
Ce bras est une confiserie de miel et de racines de lotus.
Niye buradasın?
Du lotus noir.
Siyah nilüfer.
Avec Lotus Agenda.
Lotus Agenda.