Translate.vc / French → Turkish / Luann
Luann translate Turkish
130 parallel translation
Désolés d'être en retard, mais Luann se maquillait.
Üzgünüz, geciktik. Luann'ın yüzünü yapması gerekiyordu.
Ça ne pourrait pas être plus simple, Luann.
Bundan daha basit olamaz ama Luann
Vas-y, Luann, parle.
Devam et Luann konuş
Luann adore quand je me plante.
Luan başarısızlığıma bayılıyor! Bayılıyor.
Je dois dire, Luann, tu gères tout ça remarquablement bien.
Söylemeliyim Luann, bunun üstesinden gerçekten harika bir şekilde geliyorsun.
Oublie tout ce que tu pensais savoir sur Luann Van Houten.
Artık Luann Van Houten hakkında bildiğini sandığın her şeyi unut.
En fait, je ne te connais pas du tout.
Aslında Luann senin hakkında gerçekten hiçbir şey bilmiyorum.
Luann et Chase nous emmènent voir Spalding Gray.
Luann'la Chase Spalding Gray'e götürüyorlar bizi.
Que ce soit pas comme Kirk et Luann.
Böylece sonumuz Kirk ve Luann gibi olmasın.
Alors, Luann?
Ne dersin Luann?
Garde des sous pour ma pension.
Umarım nafakamı ödeyecek kadar paran kalır, Luann!
Luann Van Houten, fraîchement divorcée, trompe son petit ami, Pyro, avec son meilleur ami, Gyro.
Pyro'yu en yakın arkadaşı Gyro'yla aldatan lezbiyen dul Luann Van Houten hakkında.
Ma mère est la victime.
Annem Luann. Dün gece eve girmişler.
Malgré son comportement distrait, je crois que Luanne a été violée.
Aşırı yeme, dalgın tavırlar. Bence Luann tecavüze uğradı.
Deux si Luanne se confesse.
- Luann itiraf ederse iki.
La raison pour laquelle on demande, Luanne, est qu'il y a un homme qui entre par effraction dans les maisons - et agresse sexuellement des femmes.
Luann, bunları sormamızın nedeni evlere giren adamın kadınlara tecavüz etmesi.
Luanne?
Luann?
Luann viendra chercher Milhouse à la fin de la fête.
Parti bittiğinde Luann Milhouse'u almaya gelecek.
Luann, qu'est-ce que tu fais ici?
Luann, burada ne işin var?
voÏ... s devez l'avoir, Luann.
Sende vardır, Luann.
LÏ... ann?
Luann?
Elle s'appelle Luann.
- Onun adı Luann.
Luann, je télécharge sur mon ordi une photo de toi où tu me trompes.
Luann, beni aldattığın bir resim bilgisayarıma inmek üzere.
Luann est tranquille.
- Evet. Luann serbest.
Vous ferez part de ma gratitude à Luann.
Benim payımı Luann'e ilettiğinizden emin olun.
Otto veut que ses 25 % aillent à Luann.
Otto kendi % 25'inin de Luann'e gitmesini istiyor.
- Gemma dit que Luann se fait 2 000 la semaine, rien qu'avec les pubs sur son site.
- Gemma bana Luann'ın sadece sitesine aldığı reklamlardan bile haftada 2.000 kazandığını söylüyor.
Faudrait que Gemma lui parle. Elles sont proches.
Luann'la Gemma konuşsun, onların arası iyi.
Luann a filé 55.
Luann 55.000 verdi.
Et Luann Delaney, dans tout ça?
Peki Luann Delaney'in bu olanlarla ne ilgisi var?
Donc on utilise l'incarcération de Luann comme élément de négociation avec son mari, Otto Delaney.
Bunun için Luann'ı içeri atarak kocası Otto Delaney'e karşı bunu koz olarak kullanacağız.
Luann pour trafic de drogues, Cherry pour vol et incendie.
Luann'ı uyuşturucudan, Cherry'yi hırsızlık ve kundakçılıktan tutukladılar.
Elle utilise Luann pour ça.
Luann'ı da koz olarak kullanıyor.
Vu comme Otto tient à Luann, il fera tout pour la protéger.
Otto'nun Luann'a olan zaafını biliyoruz. Onu korumak için her şeyi yapar.
Parlons à Luann.
Luann'a bir mesaj göndeririz.
Luann vous passe le bonjour.
Luann selam söyledi.
Putain, Luann.
Aman Tanrım, Luann.
Luann s'en tire, vous sortez d'ici et je passe à une vraie affaire.
Luann serbest kalır sen buradan çıkarsın ve beni de daha gerçekçi bir davaya atarlar.
Et une visite conjugale. Je veux voir Luann.
Karı-koca hakkını kullanarak Luann'i görmek istiyorum.
Fais-lui passer un message.
Ona bir mesaj ulaştırmalısın Luann.
L'immunité de Luann et votre carte "Libéré de prison".
Luann'in masumiyeti ve senin hapishaneden çıkış kartın.
On relâche Luann maintenant, et vous, après la signature.
Luann şimdi özgür, sense imzaladıktan sonra özgürsün.
Joue-la fine, Luann.
Akıllı olmalısın Luann.
Kirk et Luann se sont séparés, Homer, ayant peur qu'il nous arrive pareil, a préventivement demandé le divorce.
Kirk ve Luann ayrıldı, Homer bizim de aynısını yapacağımızdan korkarak, ayrılık için ilk adımı attı.
Les fédéraux ont fait une descente au studio de Luann.
Federaller Luann'ın stüdyoyu basmış.
J'ai appris pour Luann.
Luann'a olanları duydum.
Allez, Luann.
Hadi ama Luann.
- Posez votre arme, Luanne!
- Silahı bırak Luann.
Que fais-tu?
Luann, ne yapıyorsun sen?
Ok, Luann.
Pekâlâ, Luann.
Luann, je ramène mes affaires!
Luann, eşyalarımı getirdim!