Mansfield translate Turkish

Dickon, Mansfield, aux armes!

Dickon, Mansfield'i takip et! Birliğinize!

William Mansfield et Lester Winthrop... l'époux de la nièce du shérif.

Ev sahibi William Mansfield ve şerifin yeğeninin kocası Lester Winthrop.

Arthur Macefield, l'amant de votre femme.

Arthur Mansfield'i ölüme gönderdin.

Henry "T-Dub" Mansfield a été tué.

Henry "T-Dub" Mansfield vurularak öldürüldü.

Dans l'intérêt des gens de cet Etat, nous acceptons que Robert Mansfield, mari de l'informatrice, soit relâché le plus tôt possible.

Bu eyalette yaşayanların kendi yararları gözetilerek işbu vesile ile muhbirin kocası Robert Mansfield'ın vakit geçirmeden salıverilmesi üzerinde anlaşılmıştır.

"L'ordre de libération sur parole sera donné dès que l'information pour la capture de Bowie Bowers sera avérée avec pour résultat sa capture ou sa mort."

" Robert Mansfield'ın şartlı tahliye emri Bowie Bowers'ın ölü ya da diri bir şekilde yakalanması için sağlanan istihbaratın doğruluğu kanıtlanır kanıtlanmaz verilecektir.

- Relâchez Mansfield

- Benden sözlü emri almanız akabinde...

- quand je vous en donnerai l'ordre.

-... Mansfield'ı serbest bırakacaksınız.

La voix de Mansfield a résonné en ces lieux.

Mansfield'in sesi bu odayı doldurdu.

Quelque part près des prés Mansfield?

Mansfield çayırına yakın bir yerde mi? Olabilir.

L'inconnu était Coe Mansfield, un tireur renommé à l'époque.

Yabancı adam, zamanın ünlü silahşorlarından Coe Mansfield idi.

Ils cherchaient celui qui tirait plus vite que Mansfield.

Mansfield'den daha hızlı silah çeken kişiyi arıyorlardı.

James K. Hackett, Richard Mansfield, William Gillette...

James K. Hackett, Richard Mansfield, William Gilette...

J'espérais une sorte de Jayne Mansfield.

Ben bir Jayne Mansfield bekliyordum.

Non seulement vous ne ressemblez pas à Jayne Mansfield mais vous ne ressemblez pas à une bonne.

Jayne Mansfield'a benzememenin dışında, pek hizmetçiye benzemiyorsunuz.

Cette main a courtisé Jayne Mansfield? J'espère que tu ne l'as pas lavée.

Bana ve aileme yaptıklarından sonra.

Tu n'as pas idée, chérie.

Jayne Mansfield'ı seven el bu mu?

Vraiment, Mansfield!

Yapmasana Mansfield.

Oui, Mansfield en a tué un dans la ramure.

Evet, Mansfield birini boynuzundan vurdu.

Elle s'est esbignée, car Mansfield lui a dit "ordure".

Ortalıkta görünmüyor çünkü Mansfield ona "teneke" dedi.

"avec Jayne Mansfield?"

Bu filmde Jayne mansfield baş rol oynamıştı?

Où voulez-vous l'envoyer, M. Mansfield?

Nereye yollayalım Mr. Mansfield?

Être astronaute pour atterrir sur la planète Jayne Mansfield.

İlki astronot olup Jayne Mansfield gezegenine inmek.

Hôtel Mansfield, Manhattan.

Hotel Mansfield, Manhattan.

Jayne Mansfield avait de gros seins, tu le sais?

Jayne Mansfield'in büyük göğüsleri vardı bilirsin.

Si entendre le bruit du décapitement de Jayne Mansfield est trop intense pour vous, alors... vous avez raison. Vous devriez essayer Disneyland, c'est plus votre style.

Jayne Mansfield'in, kafası vücudundan ayrılırken çıkarttığı gerçek sesi duymak size fazla gelecekse sizin için aşırıysa o zaman belki de Disneyland'e gitmeniz daha uygun olabilir.

Comment lutter avec la décapitation de Jayne Mansfield?

Tamam mı? Anlıyorum. Jayne Mansfield'ın kesik kafasıyla nasıl rekabet edebilirim ki?

Jayne Mansfield a pas l'air d'être là, ce soir.

Jayne Mansfield'i göremiyorum. Muhtemelen izinli olduğu gecedir.

Seagrave, je voudrais vraiment... arranger les détails... de l'accident de Jayne Mansfield.

Seagrave, seninle gerçekten... Jayne Mansfield kazasının... detayları üzerinde çalışmak istiyorum.

Ça c'est celui que nous allons faire avec Seagrave. Jayne Mansfield.

Bu da Seagrave ve benim yapacağımız yeni kaza Jayne Mansfield.

Tu as fait l'accident de Jayne Mansfield sans moi!

Jayne Mansfield kazasını bensiz mi yaptın?

Le prince Mannsfeld part pour la Prusse et souhaite être accompagné d'un prodige.

Prens Mansfield yakında Rusya'ya gitmek için yola çıkacak. Yanında ona eşlik edecek dahi bir çocuk olmasını istiyor.

Mike Mansfield.

Mike Mansfield.

Jayne Mansfield

Jayne Mansfield.

Jayne Mansfield!

Jayne Mansfield.

Annette Strauss, Mary Kay Hash et Jayne Mansfield

Annette Strauss, Mary Kay Ash ve Jayne Mansfield.

"Jayne Mansfield. Je veux être une star."

"Adım Jane Mansfield ve film yıldızı olmak istiyorum."

Après quelques jours de repos, vous rentrerez au SGC et serez affecté au SG-17, l'équipe du commandant Mansfield.

Birkaç gün dinlendikten sonra SGC'ye rapor verip SG-17'de Albay Mansfield emri altında çalışmaya başlayabilirsin.

Mansfield, ici O'Neill.

Mansfield, benim O'Neill.

Mansfield, parlez.

Mansfield, rapor ver!

Il pourrait sauver la vie de Mansfield.

Binbaşı Mansfield'in hayatını kurtarabilir.

Ren'al et Mansfield sont morts.

Ren'al ve Binbaşı Mansfield öldü.

Dites ça à Mansfield.

Bunu Binbaşı Mansfield'e anlat.

Mansfield. Dr.

Beş dakika daha.

Qu'en pensez-vous?

Bu Dr. Mansfield.

Une énorme dinde de seize kilos, aussi dodue que Jayne Mansfield.

Abartılı derecede büyük, 15 kiloluk göğüsleri olan Jayne Mansfield türü bir hindiden söz ediyorum.

Ouais et moi, j'ai rendez-vous avec Jayne Mansfield *. ( * Actrice et sex-symbol américaine )

Zaten benim de Jayne Mansfield'le randevum vardı.

Connexion avec le Général Mansfield.

General Mansfield'a bağlanıyoruz.

Ernest Mansfield?

- Dava sonsuza kadar devam etmeyecek. - Ernest Mansfield?

Mansfield, regardez ces deux analyses ADN.

Tamam.

Elles correspondent à 99,99 %, docteur.

Dr. Mansfield, size DNA sonuçlarını göstereceğim.