English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Mat

Mat translate Turkish

1,673 parallel translation
Mais je ne connais pas ce modèle de Knightmare!
Tüm taşlar yerinde. Tek yapmamız gereken şah mat.
Mais être réveillé à 4h du mat devait être un moyen pour le karma de me dire de faire le n ° 29 sur ma liste :
Ama gecenin dördünde uyanmış olmak, karmanın, listemdeki 29 numarayı yapmam için verdiği bir işaretti :
Couverte de sang, à moitié nue, errant dans la rue à 7 h du mat...
Sabahın yedisinde, yarı çıplak, üstü başı kan içinde sokaklarda dolaşıyordu
Il m'ont forcée à partir à une heure du mat', mais...
Sabah 1'den sonra kalmama izin vermediler ama...
À ce propos, physique, 9 h du mat'.
Fizik dersi sabah 9'da.
Echec et mat.
Şah-mat.
Pourquoi on se lève à 3 heures du mat', pour se rendre sur une scène de crime dans le froid,
- Niye sabahın üçünde uyanıp, dondurucu soğukta suç mahalline koşturuyor, aybaşını zor getiriyoruz?
Maintenant je dois me préoccuper des biberons de 3 : 00 du mat et de changer les couches.
Şimdi sabahın üçünde emzirme ve bez değiştirmek için endişelenmek zorundayım.
Le lendemain, je suis dans un bar à 2 h du mat', je pense prendre un sandwich.
O gece, gece iki civarlarında sandviç almak için bara gittim.
Placez le contenant sur le tapis.
- Kabı matın üstüne koyun.
Mettez le contenant sur le tapis.
Taşıyıcıyı matın üzerine yerleştirin.
- J'ai reçu un email à 4 h du mat
- Sabah saat 4'te sana beni öldüreceğini söyleyen
Tu lui ajoutes un mat et un peu de vent, et elle te fait traverser l'atlantique à la voile.
Bir direk ekle ve iyi bir rüzgarla tüm dünyayı dolaşabilirsin.
Je bosse à 3 h du mat, alors... Je vais...
Şey, benim saat 15.00 gibi işim var.
Mais ce ne serait pas plus facile de l'attraper lorsqu'elle fait son jogging le long de la plage à 6 heures du mat'tous les jours, fraiche et seule?
Kızı her sabah 6'da sahilde, Koşarken kaçırmak, Daha kolay olmaz mıydı?
Échec et mat.
Şah mat.
Je suis professeur de maths.
Ben aslen bir mat profesörüyüm.
Alors, tu penses que Mat va enfin demander Gina en mariage?
Sence Matt en sonunda Gina'ya evlenme teklif edecek mi?
Ce gars va voir dans un hôtel. Chaque nuit il est là à 2h du mat.
Bu adam bir otele kayıt yaptırmış, her gece 2'de oraya gidiyor.
Mat et moi, sommes en adéquation parfaite parce qu'aucun de nous n'a une once de conscience.
Çünkü ikimizde de vicdanın zerresi yoktu.
On est avec la légende du B.M.X., Mat Hoffman, et c'est le Bordel sur petites motos!
BMX efsanesi Mat Hoffman ile buradayız, ve bu da Mini Motosiklet Çılgınlığı!
Échec... et c'est l'heure de mater!
Şah mat, kızı yatağa at.
Un appel à 1h et 2h du mat', et trois à 5h du matin.
Bakalım burada ne var. Gece 1.00'da, 2.00'da ve üç tanede 5.00'da.
Échec et mat, Tubalcain!
{ \ cH4411FF } Şah mat, Tubalcain!
Il est trois heures du mat, je rentre.
- Vino, sabahın üçü. Eve gidiyordum.
- Vendredi, à 3h du mat'.
- Geçen Cuma sabah üçte.
Bronzette, grasse mat'...
Yatıyorlar, uyuyorlar.
Quand Mike est parti, à 3 h du mat', Guy y était toujours. Ils ne sont partis qu'à 6 h.
Mike sabah üçte kalkarken o daha oturuyormuş ve saat 6'ya kadar bira içmişler.
La dame a pris le fou, vous etes mat.
Vezir fili alır, beş hamlede mat.
Il est 10 heures du mat.
İyi de saat daha sabahın 10'u.
Elle s'est déclenchée hier, pendant 1 / 2 h, à 3 h du mat'.
Dün gece saat üçte yarım saat boyunca çaldı.
Tout ca, c'est termine demain, a six heures du mat.
Bunların hepsi, yarın sabah 6 : 00'da bitecek!
En fait, échec et mat.
Aslında şah mat.
- Il est 10 h du mat'.
- Saat sabahın onu.
Bon, vilaine couleur, tissu terne et aucun éclat.
Bunun rengi uymuyor. Çok mat ve ışıltısı yok.
En fait, je crois que je vous tiens par les couilles.
Sanırım seni mat ettim.
Il devait être 4 h du mat'.
Sabahın dördü filandı.
On peut plus se saouler et appeler son ex à 3 h du mat'?
Bir adam eski karisini sabahin ucunde arayamaz mi yani - - Bir anlami olmadan?
Et tu veux quoi à 4 h du mat', toi?
SAbahin 4 : 30 da ne istiyor olabilirsin?
Ca va durer jusqu'à 5h du mat'. Je peux pas...
Sabah 5'e kadar sürecek.
Oui, tu m'as réveillé à quatre heures du mat'.
Evet.. Doğru.. Beni uykumdan uyandırmayacaktın.
Non on a arreté a 2h du mat.
- Hayır, saat ikide bıraktık.
Veiller tard, - manger des cheeseburgers à 4 heures du mat'.
Geceleri sokaklar kötü yemekler..
Viens, ça va être du tonnerre. On va bouffer des beignets d'oignon jusqu'à 4 heures du mat'! comme au bon vieux temps.
Sabah 4de bile yanıma gelebiliyor.
On remet ça?
Mat-olimpiyatım var.
Un mec en costume et lunettes noires a neuf heures du mat', qui rentre dans une camionnette?
Takım elbiseli siyah gözlüklü adam. Sabahın 9'unda minibüse biniyor.
Une petite coréenne de 90 ans. et elle dit : "il est 4 heures du matin, je vais appeler la police." Tu hurlais sous son balcon à 4 heures du mat'?
90'larında gibi bir Koreli bayan " Saatin kaç olduğuna bak, sabahın 4'ü.
S'il veut faire une grasse mat', il peut..
Geç kalkmak istiyorsa, kalksın.
Echec et mat.
Şah mat.
11 h du mat', tu t'es fait virer?
Saat 11. Kovuldun mu?
Échec et mat!
Hele şükür.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]