Translate.vc / French → Turkish / Mexico
Mexico translate Turkish
1,944 parallel translation
Prépare un diplôme en Astrophysique à l'Institut des mines et de la technologie du Nouveau-Mexique.
Astrofizik derecesi almaya çalışıyor. New Mexico Maden ve Teknoloji Enstitüsü'nde.
Glace. Vaudrait mieux que ce soit une sacrée bonne raison pour me faire sauter dans le premier avion de Mexico.
Beni Meksika'dan kalkan en erken uçağa bindirdiğine göre inşallah iyi bir sebebin vardır.
Elle n'a pas été rendue. Joe Hill.
Kiralayan New Mexico'dan Joe Hill.
Ce sont les sculptures d'une ancienne tribu Zuni, du Nouveau Mexique.
New Mexico'daki antik bir Zuni kabilesinden kalma oymalar.
Kaya arrive de l'université du Nouveau Mexique.
Kaya, buraya ta New Mexico Üniversitesi'nden gelmiş.
# Sitting drunk on a wagon to Mexico
# Sitting drunk on a wagon to Mexico
Tu peux tout me foutre sur le dos quand je serai à Mexico, mais je ne suis pas encore à Mexico.
Meksika'ya tüydüğümde her şeyi üzerime atabilirsin, ama daha Meksika'da değilim.
On va à Mexico, ou quoi?
Meksika'ya gidiyor muyuz, gitmiyor muyuz?
Bienvenidos a Mexico, mon ami.
"Meksika'ya hoş geldin" dostum.
Dans 12 heures, tu seras assis sur une plage de Mexico à siroter des Margaritas.
12 saat sonra Meksika'da bir plajda margaritanı yudumluyor olacaksın.
Les Arméniens sont spectateurs de l'embrouille mexico-salvadorienne. Il est inculpé.
O halde ilaç günlüklerini kontrol edeyim, bakalım kuçukuçu ilacı bulabilecek miyim?
On n'est pas à Mexico City.
Burası Mexico City değil.
S'ils aiment pas notre fumée, qu'ils avalent le smog de Mexico!
Sigara içmemizi istemiyorsanız Meksika'ya dönüp, kirli havanızda boğulun!
Il a le pouvoir de déclencher un niveau de corruption et de violence à Farmington qui changera ce coin en Little Mexico.
Farmington'u küçük bir Mexico City haline getirip,... şiddet ve yolsuzluğu artırabilir.
Red Valley, Nouveau Mexique.
Red Valley, New Mexico.
Mexico.
Mexico.
Dirt Diver, le vol 14 suit un cap en direction de Mexico.
Dirt Diver, uçak Meksiko City'e doğru gidiyor.
La tour de contrôle de Mexico vient de recevoir une demande de ravitaillement.
Meksiko City kulesine yakıt ikmali talebinde bulunmuşlar.
Cela ressemble à Mexico.
Meksiko city gibi duruyor.
Si les asperges viennent en avion d'Argentine, c'est rouge. Si elles viennent en camion du Mexique, orange.
Arjantinden bir asparagas varsa, kırmızı, ama Mexico'daki bir kamyonsa, turuncu.
J'ai quitté Mexico alors ma famille n'aurait pas à vendre des fruits dans la rue.
Betty, ailem sokakta meyve satmasın diye Meksika'yı terk ettim.
Mexico?
Meksika?
Monterrey, Mexico.
Monterey, Meksika.
Le spécimen du Nouveau-Mexique nous a donné espoir.
New Mexico'daki ceset bize umut verdi.
C'est la 1 ère fois que tu viens à Mexico?
Mexico City'ye ilk gelişin mi? Evet.
C'est ta première fois à Mexico aussi?
- Mexico City'ye ilk gelişin mi? - Evet.
Tu aurais mieux fait d'aller à Mexico. Tu verras, tu t'y plairas.
Benimle şehre gelince güzel ev neymiş görürsün.
Votre donneur était de Mexico.
Vericin Meksika'danmış.
À Mexico, 5000 étudiants et ouvriers manifestent. - La place a été bouclée. - 500 victimes du massacre les 1ers chars soviétiques.
Başkanı seçildi Mexico City'de 5000 öğrenci sokaklara döküldü 2000 asker kalabalığa ateş açtı 500 kadar ölü var İlk Sovyet tankları Prag'a ulaştı ve yarım saat sonra Paris'deki olaylar öğrenciler tarafından "Kültür Devrimi" olarak adlandırılıyor.
Probablement s'échappant de San Carlos, fonçant vers Mexico.
Sanırım Chiricahua, Apaçi grubu. Muhtemelen, San Carlos'tan Mexico'ya doğru gidiyorlar.
Un autre a juré que Bragg et quelques gars avaient volé un train à Mexico qui transportait de l'or.
Bir diğeri Bragg ve bazı adamlarının Mexico civarlarında altın taşıyan bir treni soyduklarına dair yemin ediyor.
Tijuana, Mexique.
Tijuana, Mexico.
Mais c'est mieux que la parade d'ânes à Mexico
# Meksika dansı ve aptal gösteriyle. #
Et la fille morte dans l'autre camp?
Peki ya New Mexico'da kampta ölen kız?
Bienvenue au Nouveau-Mexique.
New Mexico'ya hoşgeldiniz.
Lina pourrait rester avec ses cousins dans l'État de Mexico.
Lina Meksika Eyaletinde kuzeninin yanında kalabilir.
- Les gens sont cambriolés dans l'État de Mexico.
- Meksika eyaletinde insanları soyuyorlar.
Les éruptions du volcan Popocatepetl qui ont duré toute la nuit ont couvert la ville de Mexico d'une couche épaisse de cendres.
Gece boyunca El popo yanardağında devam eden patlamalar başkentte yoğun bir kül tabakasına neden oldu.
Je vis au 308 Negra Arroyo Lane, à Albuquerque, Nouveau-Mexique, 87104.
08 Negra Arroyo Lane'de yaşıyorum, Albuquerque, New Mexico, 87104.
Par les pouvoirs qui me sont conférés par l'Etat du Nouveau Mexique et notre Seigneur, je vous prononce mari et femme.
New Mexico eyaleti ile göklerdeki Tanrı'nın verdiği yetkiyle sizi karı koca ilan ediyorum.
Une ville frontalière, je pensais à Mexico.
Sınır kasabası diyince daha çok Meksika akla geliyor.
Moi, dans le Nouveau-Mexique et toi, dans l'Utah.
New Mexico üzerinden transit gidiyorum Sen Utah'ta bulunmaktasın.
Libre et... partir et... m'emmener à Mexico, pensant que c'est tout ce qui lui reste à faire...
Dokunulmazlıklar ve baskınlar ve beni Meksika'ya götürmeler, tüm bunların...
Le petit Blue.
Albuquerque, New Mexico.
Quelque part dans l'ouest. Hum, Colorado, Utah, Nouveau Mexique.
Colorado, Utah, New Mexico.
Jesse, c'est elle. Elle a eu un enfant à Albuquerque, Nouveau Mexique, le 28 décembre 2000.
Albuquerque, New Mexico 28 Aralık 2000'de bir çocuk evlat edinmiş.
Née à Tepito, un bidonville de Mexico, Santa Muerte est un mélange de rites païens et de catholicisme.
Meksiko City'nin kenar mahallesi Tepito'da yerleşmiş olan Santa Muerte tarikatı, pagan ayinleri ve Katolikliğin bir karışımıdır.
Il y a là Mexico, Paris, Hong Kong, Tokyo.
Pekâlâ, bu Mexico City, Paris, Hong Kong, Tokyo.
Mark, c'est encore Marty...
Mark, ben yine Marty. MEXICO CITY ARALIK 1992
Et si Lila a déjà préparé le coup, en voyant ces lumières rouges et bleues sur le mur elle téléphone à un complice mettant Penny dans un bus pour Mexico?
Çoktan tezgahını hazırlamıştır. Kırmızı ve mavi ışıkların yaklaştığını görünce telefona sarılıp tanıdığı birine telefon eder ve Penny'yi Meksika'ya giden bir otobüse bindirtir.
Il est peut-être retourné au Mexique, je ne sais pas.
Tal vez se regres a México, no si.