English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Mick

Mick translate Turkish

2,004 parallel translation
Son acolyte, Mick Breem veut savoir.
Uçuş ortağı Mick Breem bilmek istiyor.
Mick Breem n'est jamais allé dans l'espace.
Mick Breem hiç uzaya gitmemiş.
- Mick Breem la récupère.
- Mick Breem şirketi devralıyor.
Mick Breem la récupère?
Mick Breem şirketi devir mi alıyor?
Mick Breem a tué mon père?
Babamı Mick Breem mi öldürdü?
Parce que Mick Breem est la bonne personne pour ce travail.
Çünkü Breem iş için doğru kişi.
Et Mick Jones et Eddie Gray sont blessés.
Ayrıca Mick Jones ve Eddie Gray de sakatlandı.
On a deux buteurs, Clark et Jones.
İki golcümüz var. Allan Clarke ve Mick Jones.
Qu'ont en commun Mick Jagger et Alan Greenspan?
Mick Jagger ve Alan Greenspan'ın ortak özellikleri nedir?
Non, Mick!
Hayır, Mick!
Que c'est Mick Jagger et que nous, on est ses roadies?
O Mick Jagger ve biz de yolcular gibiyiz mi demek istiyorsun?
Et vous n'êtes pas vraiment Mick Jagger, si?
Sen de Mick Jagger değilsin.
- Mick?
- Mick.
- Voici Jenn et Mick. Je suis Kate.
- Bunlar Jenn ve Mick ve ben de Kate.
- Très bien, Mick.
- Güzel. - Pekala, Mick.
Bien joué, Mick.
Pazara çok iyi giriş yaptın Mick.
- Mick.
- Mick.
Tu me plais, Mick.
Senden hoşlanıyorum Mick.
Mick! Vise-moi ça.
Hey Mick...
Tu es cool, Mick.
Çok iyisin Mick.
D'après les dires, votre fils l'aurait apporté.
Bazı çocukların söylediğine göre içkiyi oğlunuz Mick getirmiş.
La police en a après Mick.
- Polis Mick'i arıyor. - Ama- -
- Mauvaise idée.
- Kötü bir fikir, Mick.
Sortez, Mick!
- Çık oradan, Mick!
Tu ne veux pas revoir Mick?
Mick'i tekrar görmek istiyorsun, değil mi?
Tu ne me priverais pas du retour de Mick.
Beni Mick'in dönüşünden mahrum edemezsin.
John le soupçonne d'avoir pris du LSD avant le concert. Robbie sent que Jim est gêné par la présence de Mick Jagger, assis au premier à côté de Pam.
John, konserden önce "acid" attığını Robby ise Pam'i ön sırada Mick Jagger'ın kucağında gördüğü için aklının başında olmadığını düşünür.
- Tu veux à manger, Micke?
- Öğlen yemeği yedin mi, Mick?
Je veux plus voir d'Irlandais ".
Hiç diğer sikik Mick'i görnüyorum. "
Tu aimes ce que tu vois, Mick?
Gördüğün şeyi beğendin mi, Mick?
Désolé, Mick.
Özür dilerim, Mick.
- J'espère qu'elle t'a épaté, Mick.
- Umarım s.ktiğine değmiştir, Mick.
{ \ pos ( 192,220 ) } Mick, je perds patience.
Mick, sabrım tükeniyor.
Mick, vous réalisez que vous avez l'air un peu dingue?
- Mick, biraz delice göründüğünün farkında mısın?
Mick-map.
Kötü harita.
Bonjour, Mick Simpson.
Merhaba. Mick simpson.
Il va falloir être plus explicite, Mick.
Bizi biraz aydınlatman lazım Mick.
Son frère Mick confirme que Nash est parti de la maison en mars après la dispute de trop avec le petit ami de sa mère.
Kardeşi Mick, Nash'in mart ayında evden kaçtığını doğruladı. Annesinin sevgilisiyle son sürtüşmesinden sonra.
Le dernier contact de Nash avec Mick, est ce paquet, posté de Philadelphie, le 9 juin.
Mick'in aldığı son haber, ağabeyinin Philly'den gönderdiği kutu olmuş. - Damgası 9 haziran tarihli.
Où est Mick?
Mick nerede?
Je veux que Mick vienne vivre avec moi.
Mick'in gelip benimle yaşamasını istiyorum.
Tu n'as pas la moindre idée de comment élever un gamin.
Mick gibi bir çocuk nasıl büyütülür hiç bilmiyorsun ki.
Est-ce que tu as donné à Mick la planche que j'ai envoyée?
Gönderdiğim kaykayı Mick'e verdin mi?
Bien joué, Mick.
Güzel asist, Mick.
- Mick.
- Selam Mick.
Vous avez des enfants?
Çocuğunuz var mı? Varsa gelip Jenn ve Mick ile tanışsınlar mutlaka.
- Ne t'en mêle pas.
- Mick sen karışma.
Mick, attends.
Mick bekle.
- Salut, Mick.
- Merhaba Mick.
Comme Mick.
Evet, Mick'in gözleri kahverengiydi.
Bravo!
Tebrik ederim, Mick.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]