Mile translate Turkish

MIle Shmeeler, voici les 1e classe Simpkins et Kovarski.

Bayan Shmeeler, bunlar Birinci Sınıf Gemiciler Simpkins ve Kovarski.

Ah, l'ami de MIle Smith.

Bayan Smith'in genç arkadaşı.

Oui, je suis de là-bas, et MIle Hodges était aussi ma prof d'histoire.

Evet, ben oralıyım, Amerika Tarihi hocam da Bayan Hodges'tu.

A environ un mile.

Yaklaşık 1.5 km.

Bonjour, mile singleton.

Günaydın, Miss Singleton.

Mile maria, épousez cet homme tant qu'il est en un morceau.

Miss Maria, hala tek parçayken, o adamla evlensen iyi edersin.

- Mile singleton est là?

- Miss Singleton burada mı?

- Mais mile singleton l'a commandée.

- Evet, ama bunu Miss Singleton sipariş etti.

- Bonjour, mile singleton.

- Merhaba, Miss Singleton.

Avez-vous pensé aux avantages de m'avoir pour voisin, mile singleton?

Benim komşunuz olmamdaki faydaları düşündünüz mü, Miss Singleton?

Merci, mile singleton.

Teşekkürler, Miss Singleton.

- Mile singleton?

- Miss Singleton?

Bonjour, mile maria.

Günaydın, Miss Maria.

Alors le bon copain de mile singleton se trouve être un berger, hein?

Yani Miss Singleton'ın tatlı arkadaşı bir koyuncu çıktı, öyle mi?

Vous connaissez maria, mile singleton?

Maria, Miss Ssingleton'ı tanıyorsun, değil mi?

Pas cette mile singleton.

Bu Miss Singleton'ı değil.

J'emmene MIle Nan danser.

Bayan Nan'i dansa götürüyorum.

Bonsoir, MIle Morton.

İyi akşamlar, Miss Morton.

Vraiment, MIle Morton.

Miss Morton, lütfen.

Oh, MIle Morton.

Oh, Bayan Morton.

Bonne nuit, MIle Nicholson.

İyi geceler Bayan Nicholson.

- MIle Nicholson.

- Bayan Nicholson.

- Oui, MIle Nicholson?

- Evet, Bayan Nicholson?

Qui est MIle Ramirez?

- Bayan Ramirez kimdir?

Beaucoup de gens demandent à être à côté de MIle Lee.

Bn. Shaw'un masası için çok talep var.

Excusez-moi, mais MIle Lee m'a promis cette danse.

Affedersin hayatım. Bn. Lee bana bu dansı söz verdi.

La place de MIle Shaw est là.

- Bn. Shaw, siz de buraya.

Mais je vais vous dire une bonne chose, MIle Lee.

Ama Bn. Lee, gitmeden önce şunu diyeceğim.

Cette personne est MIle Lee.

Bn. Lee bu şahıs.

Savez-vous où se trouve MIle Lee?

Lee'nin yerini biliyor musun?

- Jurez, MIle Lee.

- Lütfen el kaldırın Bn.

Il voudrait voir MIle Lee de plus près.

Gözleri iyi görmüyor da, Bn. Lee'ye yakından bakmak istiyor.

Donnez-moi la tiare, MIle Lee.

Bayan Lee, şimdi tacı bana verin.

MIle Lee la restituera.

- Bn. Lee memnuniyetle iade eder.

- Un marin doit s'amuser. - MIle wynn va avec toi?

- Arada bir dinlenmek gerekiyor.

Une révélation. MIle Victoria Hoffman.

Bayan Victoria Hoffman.

MIle Vicky Parker.

Bayan Vicky Parker.

Attendez ici, MIle Parker. J'aurai vite fait.

Burada bekleseniz iyi olur Bayan Parker.

Je suis peut-être dure et têtue, MIle Parker... Mais il est difficile de croire que vous aimez Tim.

Belki de sert ve inatçıyım ama Tim'e âşık olduğuna inanmak çok zor.

OK, MIle Papayes. Je te prends à sa place.

Tamam, Bayan Papaya, onun yerine seni koyacağım.

- Mais c'est MIle Papayes!

- Bu Bayan Papaya değil mi?

Et voilà, Two Mile Pass.

Orası, Two Mile Geçidi.

Détroussés et tués à Two Mile.

Two Mile geçidinde soyulup öldürüldüler.

- Ils nous ont attaqués à Two Mile.

Two Mile geçidinde saldırdılar.

J'étais avec lui quant Chitina s'est fait tuer.

Chitina Joe vurulduğunda Two Mile geçidinde onunlaydım

C'est ce qu'il espère, pour pouvoir nous piéger à Two Mile Pass.

Onun istediği de bu. Two Mile geçidinde bize saldıracaktır.

- MIle Hartleby?

- Bayan Hartleby?

- On va essayer, mile singleton.

Elimizden geleni yaparız, Miss Singleton.

- MIle Morton.

- Bayan Morton.

Vous êtes bien MIle Lee?

Evet Bn. Lee... Bn.

Pour commencer, M. Le Juge l'a demandée à MIle Lee.

Kesinlikle. Sanırım Sayın Hakim, Bn.