Translate.vc / French → Turkish / Mulder
Mulder translate Turkish
3,643 parallel translation
Même après sa mutation aux affaires NC, malgré les preuves de l'existence de notre plan réunies par Mulder, il n'arrivait toujours pas à admettre la possibilité d'une vie extraterrestre.
Fox Mulder, gizli planımızla ilgili çok fazla kanıt topladığı için Gizli Dosyalar bölümünün başına onu geçirdim. Ama oğlum hala uzaylı canlıların varlığına inanmayı reddediyor.
A propos, il y a quelqu'un qui essaie de te joindre et qui aimerait que tu rentres au FBI.
İş konusuna gelelim, Mulder. Birisi ısrarla seni arıyor. Senin acilen FBI'a gelmeni istiyor.
L'agent Spender n'a pas à être au courant.
Mulder, Ajan Spender'ın haberi olmasa da olur.
En vous voyant, j'espérais que l'agent Mulder vous accompagnerait.
Seni görünce, Ajan Mulder'ın da arkandan geleceğini sanmıştım.
L'agent Mulder m'a dit avoir cru voir sa soeur l'an dernier.
Ajan Mulder, geçen yıl kız kardeşini gördüğünü düşünüyor.
Ce n'était pas elle, agent Mulder.
O kız kardeşin değildi, Ajan Mulder.
C'est pour ça que vous aviez voté contre. Contre des hommes comme Bill Mulder.
Bu yüzden Bill Mulder gibilerin aleyhine oy kullandınız.
Tu ne lui arrives pas à la cheville.
Fox Mulder'ın yanında sönük kalıyorsun.
Après avoir tout ignoré de mes liens avec son père,
Mulder, babasının benimle ilgili geçmişini bilmese bile artık elinde isimler ve tarihler var.
Il a certainement vendu la mèche à Mulder et à Scully.
Mulder'ı ve Scully'yi o peşimize taktı, biliyorum.
Agent Scully, agent Mulder, faites qu'ils ne me trouvent pas!
Ajan Scully, Ajan Mulder, beni bulmalarına izin veremezsiniz.
Mulder, qu'est-ce que tu fais?
Mulder, ne yapıyorsun?
Mulder, on doit la protéger!
Mulder, onu korumamız gerekiyor.
C'est Mulder qui la persuade.
Ne? Mulder inanandır.
Michael, on dirait Scully et Holder.
Michael! sanki Scully ve Mulder filanmışız gibi hissediyorum.
II a reconnu avoir commis tous ces meurtres. 24 au total.
Hepsini itiraf etti Mulder. 24 cinayeti birden.
Je sais que tu voulais l'y trouver.
Mulder, onu bulmak istediğini biliyorum.
- Agent MuIder.
Ajan Mulder.
- MuIder, je t'en prie.
Mulder, lütfen.
Parce que c'est inattaquable.
Bunu söylemek kolay Mulder.
Tout ce qui l'empêche de se souvenir de ce qui s'est vraiment passé.
Ajan Mulder'in o gece olanları hatırlamasını engelleyen her şey.
Cette séance d'hypnose a eu lieu en 1989.
Ajan Mulder'a ancak 1989 yılında regresyon hipnozu uygulanmış.
C'est quelque chose qu'on doit à MuIder.
Bence birileri Mulder'a borçlu.
Et MuIder doit tourner Ia page, comme tout Ie monde.
Mulder'ın, bu konunun kapanmasına herkes kadar ihtiyacı var.
- Ici, MuIder. - C'est moi.
Mulder benim.
- elle avait l'original.
Ama annendeki belgenin aslıymış Mulder.
C'est Ie document qui clôt officiellement les recherches pour retrouver ta soeur.
Belge kız kardeşinin arama çalışmalarının sona erdirilmesi için Mulder.
Tu m'as dit que tu pensais qu'iI avait tué ton père.
Mulder, bana onun babanı öldürdüğünü söylediğini sanmıştım
II y a quelque chose à voir.
Bence görülecek bir şey var, Ajan Mulder.
Vous voulez ça depuis 73, quand vous avez ordonné qu'on arrête de chercher Samantha.
Bunu 1973'ten beri istiyorsun. Ajan Mulder'ın kız kardeşini aramaktan vazgeçmeleri için... emir verdin.
Vous avez laissé MuIder croire qu'elle était en vie?
Demek bunca yıldır Mulder'ın onun sağ olduğuna inanmasına izin verdin.
Quand as-tu pondu cette histoire, MuIder?
Bu hikaye ne zaman ortaya çıktı Mulder?
Je lui ai parlé... à l'homme à Ia cigarette ou CGB Spender, comme tu voudras.
Mulder, onunla konuştum. Sigara içen Adam'la. C.G.B. adı her neyse.
Pourquoi mentirait-iI? réfléchis.
Mulder, bu saatten sonra neden yalan söylesin?
Je l'ai trouvé.
Buldum Mulder.
- Où as-tu trouvé ça? II est presque midi.
Mulder, neredeyse öğlen oluyor.
T'étais où?
Mulder, nereye gittin?
Que s'est-il passé?
Mulder, ne oldu?
Agents MuIder et scully, FBI.
Ajan Mulder ve Scully. FBI'dan.
Ca baigne, agent mulder?
Nasılsın ahbap?
Mon équipier, agent mulder.
Ortağım Ajan Mulder.
- C'est une blague?
Ciddi olamazsın Mulder.
Comment ce jeu peut faire régresser Ies hommes à l'âge bête?
Mulder, neden bu oyun yetişkin erkekleri ergenlik çağına döndürüyor?
Viens voir, MuIder.
Mulder, buraya gel. - Bu o mu?
La tenue contient plus que des capsules de peinture.
Biliyor musun Mulder, bu giyside boya kapsüllerinden fazlası var.
Mulder a été convoqué.
Mulder amirlerine şikâyet edildi.
Quoi, briser Mulder?
Ama bu işi beceremedin!
Ton sale boulot, oui!
Mulder'ı uzak tutmak bir iş değil.
Mulder disposait maintenant de certains noms, de certaines preuves.
Kanıtlar.
Attends.
Mulder, bekle.
salut!
Ajan Mulder.