Translate.vc / French → Turkish / Málaga
Málaga translate Turkish
54 parallel translation
Ton père est à Málaga?
Baban Malaga'da mı?
Comme ici, à l'Université de Málaga.
Burada, Malaga Üniversitesinde olduğu gibi.
Oh non, il faut rester avec moi.
- Hayır, yanımda kal. Malaga'dan bir şarap!
- Il y a un poste vacant à Malaga.
Malaga'da boş bir cellat kadrosu varmış. Fırsatı kaçırma.
Comment oublier mon épreuve pendant la guerre civile espagnole?
İspanyol İç Savaşı sırasında Malaga'daki deneyimimi unuttun mu?
Je m'en souviens très bien et pour cause.
Malaga'daki deneyimini hatırlıyorum. Nasıl unuturum?
Malaga.
Şarap.
Mais c'est par voie de mer que les marchands syriens... l'ont amené à Toulon et à Malaga
Ama tersine, deniz yoluyla Suriye limanlarından...
Il est apparu ensuite à Palerme et à Naples
Toulon ve Malaga'ya... sonra da Palermo ve Napoli'ye taşındı.
... quand vous arrivez à l'aéroport de Malaga, tout le monde avale des pilules...
- Havaalanına vardığınızda herkes... - Evet, evet, ne?
Il est bien connu que ma table est la meilleure... de Madrid à Malaga.
Gayet iyi bilinir ki, Madrid'le Malaga arasındaki en iyi masayı ben hazırlardım.
Il était à Malaga.
- Malagada idi.
alors vous serez pas à bord avant 3 h du mat', mais on poireaute 4 h de plus suite à un "incident imprévu", la grève permanente des aiguilleurs du ciel à Paris... et enfin on se pose à Malaga pour faire la queue aux W.C.,
Sizi ancak sabahın üçünde alırlar. Pistte oturursunuz, çünkü beklenmedik sorunlar çıkmıştır. Paris'te sürekli bir hava trafik kontrol grevi gibi.
Sors donc du jambon et une bouteille de Malaga.
Bir parça domuz buduyla bir şişe Malaga şarabı ver.
- Du vin de Malaga.
Malaga şarabı.
IMPORTANTES BATAILLES EN ESPAGNE. FRANCO RÉCLAME MALAGA.
FRANCO MALAGA'YI ELE GEÇİRDİ MADRİD'DE PEK ÇOK ÖLÜ VAR
Je sais. Mais on a perdu Tolède, Malaga...
ve Toledo'yu, Malaga'yı ve diğerlerini kaybettik.
Ecoute, je t'appelle à mon retour de Malaga.
MaIaga'dan gelince seni arayacağım.
Jacinto, 1925, à Malaga. "
Jacinto, 1925, Malaga'da. "
Des vacances à Malaga.
Kadını Malaga'ya götür.
J'aurais dû le voir. C'est à Malaga, en Espagne qu'il fallait aller, pas Athènes.
Yani Atina'ya bir ekip göndermek yerine, Malaga İspanya'ya göndermeliydik.
Le soleil doré d'une église de Malaga.
Malaga'daki kiliseden aldığım altın güneş.
Normalement, oui. J'ai commencé à Malaga.
Neredeyse herkes o yaşlarda başlar zaten.
J'ai commencé à Malaga.
En temel hareketlerle başladım.
- Malaga.
- Malaga.
- Malaga?
- Malaga?
- Je ne sais pas, je n'étais pas à Malaga.
- Bilmiyorum, o zaman Malaga'da değildim.
Connard
Malaga Pusti...
C'est loin Malaga d'ici?
Malaga buradan çok mu uzak?
Ma mère est à Tinherir et mon père à Malaga.
Annem Tinherir'de, babamsa Malaga'da.
- à Malaga!
- Malaga'ya mı?
Malaga!
Malaga!
Et quand l'avez-vous vue pour la dernière fois, docteur Malaga?
Ve onu enson ne zaman gördünüz, Dr. Malaga?
"Pour les recharges, contactez le Dr Malaga".
"Doldurmak için Dr. Malaga ile iletişim kurun."
D'après Vartann, le Dr Malaga a acheté le centre de remise en forme il y a deux ans et y a installé son cabinet.
Burası doktorun bürosu mu? Vartann'a göre, bu kaplıcaları 2 yıl önce satın almış, ve işini burda yapmaya başlamış.
Nous sommes ici pour voir le Dr Malaga. - Vous avez rendez-vous?
Kriminal bürodan geliyoruz ve Dr. Malaga'yla görüşmek için burdayız.
Injections de botox : 500 dollars.
Dr. Malaga. Botoks enjeksiyonu : 500 papel.
Donc, le Dr Malaga disait la vérité : les deux femmes étaient empoisonnées.
Yani, Dr. Malaga doğruyu söylüyordu :
Mais elles buvaient toutes les deux leur urine et étaient des patientes du Dr Malaga.
Muhtemelen birbirlerini tanımıyorlardı. Ama her ikisi de kendi idrarlarını içiyorlardı ve Dr. Malaga'nın hastasıydı.
Le Dr Malaga n'a pas commis de crime.
Dr. Malaga bir suç işlemedi.
Eh bien, je classe les listes de passagers à destination et en provenance de Malaga.
Malaga'ya inip kalkan uçaklardaki yolcu listelerini inceliyorum.
Le nom du capitaine, c'est Wolin. Il va vous emmener à Malaga.
Kaptanın adı Walna.
De là... vous prendrez l'avion pour Madrid et ensuite Chicago.
Seni Malaga'ya götürecek. Oradan Madrid'e uçarsın, sonra da Chicago'ya.
- c'est la moitié du numéro d'un de mes comptes dans une banque à Malaga.
Malacca'daki bir banka hesabına yönlendirme numarasının yarısı.
On peut pas aller à Malaga.
Malaga'ya gidişi karşılayamayız.
Je finirai par vous enlever à cet émigré de Malaga!
Dediklerimi bir kenara yaz seni bir şekilde o kaçak Malagalıdan çalacağım.
Mon oncle Esben l'a acheté à Malaga quand...
Amcam Esben, Malaga'dan almıştı.
Elena a eu un poste à Malaga, je pense demander une mutation.
Elena'ya Malaga'dan iş teklifi geldi. Tayin isteğinde bulunmayı düşünüyorum.
Papa est peut-être retourné à la voiture. À Malaga.
Belki babam arabaya dönmüş, beni arıyordur.
Ils étaient de l'hôtel où il a travaillé à Malaga.
Malaga'da çalıştığı bir otelden getirmiş.
Je voulais savoir ce qui se passe avec Malaga
Malaga'da bir gelişme var mı diye sormak istedim.