Translate.vc / French → Turkish / Mâter
Mâter translate Turkish
17 parallel translation
Un Comanche a pied est facile a mâter.
Atı olmayan bir Komançi laf dinlemeye daha gönüllü olur.
Il peut mâter des crocodiles.
Pussfeller timsahlarla güreşir.
Je veux mâter.
- İzleyeceğim.
Les mêmes recherches qu'on fait tous : mâter les filles.
Sanırım senden hoşlanıyor... koca çocuk!
Je parie ma couille gauche qu'ils vont te mâter en moins d'une semaine.
Sol taşşağıma bahse girerim ki Seni bir hafta içinde postalayıp geri gönderecekler
Et on va vous mâter naturellement.
Ve biz de seni uygun olarak yetiştireceğiz.
Alors vous aimez mâter?
Seni kollamamızı ister misin?
Arrête de mâter!
Bana bakma.
T'es prêt à aller mâter cette nouvelle métisse au jardin fleuri?
Hey, bahçedeki yeni porno filmi gidip kontrol etmeye hazır mısın?
Pour notre bien, arrête de mâter ça.
İkimizin de akıl sağlığı için lütfen böyle kısaltmalar yapma.
C'est plus noble que de regarder la télé qui nous fait croire qu'on est en train de les mâter.
"Ulan nasıl da dürdük defterlerini" diye TV'ye bakıp zevklenmekten daha onurlu olurdu hiç değilse.
Quand une fille bronze en monokini, tu restes pas là à mâter.
Kuralı biliyorsun : eğer üstsüz güneşlenen birileri varsa, kendini sarkıtıp onları dikizlemek yok.
Non, j'ai pris le risque de tomber pour mâter un boudin.
Hayır, balkondan sarkıp bir zombiye bakıyordum.
Il veut simplement nous mâter.
Bizi ehlileştirmeye çalışıyor yalnızca.
Il a fallu le mâter avec adresse pour en faire un cuir d'exception.
Sahibinin onu iyi deriye haline getirmek için iyice uysallaştırması gerekiyor.
Mâter une peau de cuir est des plus intéressant.
Bir deriyi uysallaştırmak oldukça ilginç bir iştir.
vous aimez mâter des mecs entrain de chier?
Sıçan erkekleri izlemek sizi tahrik mi ediyor yoksa?