Translate.vc / French → Turkish / Müller
Müller translate Turkish
165 parallel translation
Vous connaissez, Müller?
Bunu biliyor musun, Müller?
Croyez-moi si vous voulez, ce soir, pour la première fois, j'arriverai à l'heure pour le premier acte.
İster inan ister inanma, Müller, bu gece ilk kez birinci perdede tiyatroda olacağım.
Écoutez, Müller.
Sana bir şey söyleyeyim mi, Müller?
Müller, attendez.
Müller, şeyi hazırlasana - Hayır, dur.
La voiture.
Müller, arabayı hazırla.
Ludwig Müller, Reichsbischof ( Évêque de l'Église Évangéliste allemande Unie du Reich )
Ludwig Müller, Birleşik Alman Evanelist Kilisesi Reich Piskoposu
C'est un voyou employé par un agent nazi, Mueller, qui opère à Sofia.
Müller adlı Nazi ajanı için çalışan bir katil. Sofya da faaliyet gösteriyor.
Je croyais qu'il s'appelait Mueller.
Adının Müller olduğunu sanıyordum.
Mueller est son employeur.
Müller işvereni.
On sait que Mueller l'a contacté la semaine dernière.
Müller'in bir hafta önce Banat'la temasa geçtiğini biliyoruz.
Je me demande si vous vous appelez Mueller.
Merak ediyorum, adın Müller olabilir mi acaba?
Mueller est à bord.
Müller'in gemide olduğunu biliyor muydun?
J'ai compris quand je l'ai vu avec Banat.
Banat'la konuştuğunu görene dek onun Müller olduğunu anlamamıştım.
Mueller veut que je reste alité dans un hôpital.
Müller bir süre özel bir hastanede yatmamı istiyor.
Retournez voir Mueller et dites-lui que vous acceptez.
Müller'e gitmeli ve teklifini kabul ettiğini söylemelisin.
Quand vous aurez vu Mueller, enfermez-vous dans votre cabine.
Bu gece, Müller'le görüştükten sonra kamarana dönüp kapını kilitleyeceksin.
Mueller et Banat vous attendront sur le pont.
Müller ve Banat seni güvertede bekliyor olacak.
Demandez à herr muller de venir.
Bay Müller'den buraya gelmesini rica et.
- Qu'en pense Müller?
- Muller'den haber var mı?
- Vous réessayez Müller?
- Muller'i mi arıyorsun? - Evet efendim.
Müller est dans le pétrin.
- Muller'in durumu kötü. - Ne kadar kötü?
C'était quoi, Müller?
Bekleyin. Yapamazsınız... Durun!
Encore des fous d'Italiens.
Ne oluyor Müller?
Paul Müller Schultz. Excusez-moi.
Ben Paul Muller Schulze Spuvelino.
Colonel Muller.
Albay Müller.
Je veux parler au colonel Muller!
Albay Müller ile konuşmak istiyorum!
Vous êtes nerveux, Müller?
Gerginsin, Mueller.
Vous êtes trop sensible et trop stupide, Müller.
Duygusalsın, Mueller, ama beyinsizsin.
Le colonel Müller, s'il vous plaît.
Albay Müller, lütfen.
Et le Dr Muller.
- Alman meslektaşı, Dr. Müller.
Le Dr Muller aimerait connaitre la recette.. .. de votre souffle a la pomme de terre.
Dr. Müller'e, patates suflenizin tarifini bana verebileceğinizi söyledim.
Je repete,.. .. Herr Muller. Ich wiederhole.
Tekrar ediyorum, Herr Müller...
Muskatnuss, Herr Muller!
Küçük hindistan cevizi, Herr Müller!
Haben Sie verstanden, Herr Muller?
Anlaşıldı mı, Herr Müller?
Auf Wiedersehen, Herr Muller.
- Hoşçakalın, Herr Müller!
C'est dur pour un jeune couple,.. .. me disait hier encore..
Genç bir çift için zor olduğunu, dün Bay Müller de söylemişti.
.. M. Muller. M. Muller?
Bay Müller mi?
Il ne me fait pas peur, dites-le-lui!
Müller'in yöntemlerini bilirim! Ona söyle, beni korkutamaz!
Barnier, trembler devant Muller!
Ne yazık ki Bay Barnier, Bay Müller karşısında titriyor!
Capitaine Muller, avec trois prisonniers.
Ben Yüzbaşı Müller, üç tutuklu getiriyorum.
M. Müller-Freienfels.
Bay Müller-Freienfels, lütfen!
- C'est le Doktor Müller de Munich.
- Ben, Münih'ten Doktor Müller.
Et Von Müller! Et Reichner!
Von Müller ve Reichner.
- Mada Müller nous regarde.
- Madam Muller bize bakıyor.
Toi, Karol tu ne crouleras jamais... avec ton métier, ton nom, ton von, avec ton visage, tu peux avoir des millions, meme la jeune Müller.
Sen, Karol, benden çok yaşayacaksın. Bilinen yeteneklerinle, soylu adınla yüzünle, milyonlar kazanabilirsin, hatta Bayan Muller'den bile.
Tu oublies Müller.
Muller'i unuttun mu?
Monsieur Müller!
Bay Muller!
Je veux que les gens sachent que Müller a de l'argent et son palais.
Bırakalım insanlar Muller'in parası ve bir sarayı olduğunu bilsinler.
Bonjour, monsieur Müller.
Hoşgeldin, Bay Muller.
Je suis Mueller.
Müller benim.
Colonel Muller?
Albay Müller?