Translate.vc / French → Turkish / Nescafé
Nescafé translate Turkish
33 parallel translation
Alors on se fait un nescafé, on s'assoit toute seule et on réfléchit, et tout devient terriblement affreux.
Sen de kendine kahve hazırlayıp oturur düşünürsün. Sonra her şey gözüne iğrenç görünmeye başlar.
On s'est retrouvé à minuit dans ma chambre d'hôtel, on a bu du Nescafé dans le couvercle de ma boîte à savon, et on a discuté de minuit jusqu'à 11 heures le lendemain matin!
Grotowski'yle gece yarısı otel odamda bir araya geldik ve gece yarısından ertesi gün saat 11'e kadar sohbet edip, tıraş köpüğümün kapağından hazır kahve içtik. - Tanrım.
J'ai dû acheter une boîte de Nescafé.
Belki bir paket kahve satın aldım.
Et du nescafé? - Non plus.
- Hayır, ondan da- -
- Pas de nescafé?
- Neskafen yok yani?
Je te fais un Nescafé. Détends-toi.
Sana biraz kahve getireyim de gevşe.
Désolée, je n'ai que du Nescafé.
Özür dilerim. Elimizde sadece Nescafé var.
Tu l'as eu contre 50 points Nescafé? 69.
Onu dışarı yollarsan 50 tane kahve ısmarlarım!
C'est mieux.
Daha iyi. Nescafé?
C'est du Nescafé.
Nescafe uygun mu?
Tuer quelqu'un et faire l'amour à un homme... je t'avoue que c'est pas vraiment ma tasse... de Nescafé.
İtiraf etmeliyim ki birini öldürmek ya da kendi cinsimden biriyle sevişmek Nescafe fincanıma hiç uygun değil.
Seb, Moulinex, Nescafé, c'est lui.
Ve büyük bir iş adamı.
Oui, dans une boîte de Nescafé.
Evet Nescafé kavanozunda...
Nechezol ou Nescafé?
Nechezol mu yoksa Nescafé mi?
- Un Nescafé?
- Nescafé?
Je vais quitter la pièce, me préparer un Nescafé.
Şimdi odadan çıkıp kendime bir neskafe alacağım.
Nescafé?
Kahve ister misin?
- Je t'ai apporté un Nescafé.
Sana Nescafe getirdim.
Tu n'aimes pas mon Nescafé?
Nescafe'mi beğenmiyor musun?
Tu n'aimes pas mon Nescafé.
Nescafe'mi beğenmiyorsun.
C'est la télé, ou Nescafé?
Bu her zaman ki televizyonmu yoksa Nescafe mi?
Pourquoi il a dit "Nescafé"?
Neden Nescafe dedi ki?
Non, pas toi, Nescafé.
Hayır, sen değil, Nescafe.
Nescafé, crème, deux sucres, c'est ça?
Neskafe, kremalı ve iki şekerli, değil mi?
Nescafé, crème, deux sucres.
Neskafe, krema, iki şeker.
Café et lait.
Sütlü Nescafe.
Du Nescafé?
- Evet.
Il était fasciné par les publicités pour Nescafé...
Nescafê reklamlarından büyülenmişti...
Benjamin Gates et le Livre des Secrets
Nescafe bile bir arada ben yalnızım.
- J'ai que du "Nes".
Sadece Nescafe.
Celui que tu as volé dans la cuisine.
Mutfaktan çaldığın Nescafe'yle.
Du bon café. Quoi?
'Nescafe'( Güzel kahve gibi telaffuz ediyor )
Oui, nous avons du bon café.
-'Nescafe' Evet kahvemiz güzeldir...