Translate.vc / French → Turkish / Nimbus
Nimbus translate Turkish
38 parallel translation
Il n'y en a pas sur Nimbus III.
Nimbus III'te yıldız gemisi yoktur ki?
Je suis St. John Talbot, représentant de la Fédération.
Ben Nimbus III'teki Federasyon Temsilcisi Aziz John Talbot.
des otages sur Nimbus III.
Nimbus III'te esir alma olayı var.
Faites route vers Nimbus III.
Rotayı Nimbus III'e çevirin.
Désolé d'interrompre vos vacances, mais... on a un grave problème sur Nimbus III.
Tatiliniz iptal olduğu için özür dilerim. Nimbus III'te tehlikeli bir durum baş gösterdi.
Rendez-vous sur Nimbus III pour évaluer la situation.
Emirlerin Nimbus III'e gidip durumu çözmek.
Terminé. - Entrez un cap pour Nimbus III.
Rotayı Nimbus III'e çevir, Bay Sulu.
Le vaisseau Enterprise a été envoyé à Nimbus III.
Yıldız Gemisi Atılgan da Nimbus III'e gönderilmiş.
- On approche de Nimbus III.
- Nimbus III'e yaklaşıyoruz.
Nimbus - je ne crois pas que ça vous dise grand-chose à vous.
Sanırım "salak" sözcüğü size birşey anlatmıyor çocuklar.
Voilà, je suis à l'autre bout de l'univers..... à la recherche du Professeur Nimbus,..... vêtu d'un falzar, d'une veste kaki,..... un ahuri avec des cheveux longs, des lunettes, et...
X gezegeninde yeşil yelek giyen bir salak arıyorum. HBu ceketi giyiyor. Uzun saçları var.
Nimbus.
Nimbüs.
Le nouveau Nimbus 2000.
Yeni Nimbus 2000!
Un Nimbus 2000.
Bu bir Nimbus 2000!
Le Nimbus!
Nimbus!
Le "Nimbus"!
Nimbus!
Grâce à mon ami à la NOAA et au satellite océanographique Nimbus 7.
NO AA'da bir arkadaşım var, Nimbus 7 Oceanographic Uydusunda olacağız.
J'ai fait le tour du monde plein de fois quand j'étais un jeune cumulo-nimbus.
Buddy, ben genç bir kümülüs nimbüs... bulutuyken dünyanın dört bir yanını gezmiştim.
Les cumulo-nimbus au dessus de ma tête
Tepemde dolaşan kümülonimbus.
On est ressortis à côté du Nimbus.
Tam Nimbus'un dibine çıktık.
Je n'ai jamais vu un nimbus aussi bien formé que le vôtre.
Dr. Granville, şimdiye kadar hissettiğim en mükemmel nura sahipsiniz.
Le nimbus?
Nur mu?
Tu vas voir, nimbus.
Benimle dalaştın artık cüce.
Nimbus Stevens, voilà!
- Tam trip atacakken- - - Fırtına Stevens, buldum!
"Nimbus Stevens".
Fırtına Stevens.
Non, c'est un "nimbus."
Hayır, o Nimbus.
Votre Martini Nimbus.
Ve bu da Nimbus Martini'niz.
C'est un nimbus, sir Billy.
Karabulut, Sör Billy. Karabulut.
Parfois le ciel est si bleu et le reflet de la mer si éblouissant que vous pouvez à peine le regarder, et d'autres fois, de grands cumulo-nimbus noirs roulent à travers l'océan et vous avez l'impression d'être à l'intérieur de la tempête elle même.
Bazen gök çok mavi ve deniz öyle göz kamaştırıyor ki bakamıyorsun bile. Bazen de denizde simsiyah bulutlar toplanıyor ve kendini fırtınanın içinde hissediyorsun.
Ce bâton est un Nimbus 2000 un cadeau que Potter reçu de Minerva McGonagall, quand il a rejoint l'équipe de Quidditch de Gryffondor comme attrapeur ce que vous saurez si vous saviez ouvrir un livre!
O sopa, bir Nimbus 2000'dir. Büyücü Potter'ın Gryffindor Quidditch takımına arayıcı olarak katıldığında Minerva McGonagall'dan aldığı bir hediyedir. Kaldı ki, başarıyla bir kitap açmış olsaydın, bilirdin.
- Kyle Nimbus.
- Kyle Nimbus.
Je veux dire, et si tu avais été un psychopathe, comme Mardon ou Nimbus?
Ya Mardon veya Nimbus gibi bir psikopat çıksaydın?
Kyle Nimbus.
Kyle Nimbus.
Peu importe ce que Mardon, Nimbus et Shawna ont fait, ce sont des êtres humains.
Mardon, Nimbus, Shawna her yaparlarsa yapsınlar onlar sonuçta birer insanlar.
Nimbus III ne vaut peut-être rien, mais elle recèle un trésor unique.
- Nimbus III değersiz bir yer olabilir.
- Nimbus!
- Phoebus!
Des Nimbus 2001!
Onlar yeni Nimbus 2001'lerden.
une Game Boy Advance SP, une PlayStation 3, le nouveau BMX Shogun, un super quad Rekia 500, un monte-marches électrique Nimbus 2000, une brosse à dents électrique, un iPOD, évidemment, un iBOT, évidemment,
Bir playstation. Yeni bir BMX bisiklet. Rekia 500 süper dörtlü bisiklet.