English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Norah

Norah translate Turkish

114 parallel translation
Voilà toute l'histoire, Norah.
Hepsi bu kadar, Norah.
Ça va, Norah.
Anlat bakalım. Ne oldu?
Tu es excusable. J'ai lu ta lettre.
Mektubunu okudum, Norah.
Vous vous sentez mal, Norah?
Neyin var, Norah? Kötü görünüyorsun. Ne?
- Où vas-tu?
Ne yapıyorsun, Norah?
- Qu'est-ce qui te prend?
Norah, neyin var?
- Où vas-tu?
Nereye gidiyorsun, Norah?
Je sais que je suis lente à la détente... mais depuis ton mystérieux rendez-vous... tu es si nerveuse...
Biliyorum, can sıkıcıyım, Norah. Koca bir bebeğim. Ama bir muamma olan şu randevunu bir sır gibi saklamıştın.
Et voilà que Norah Larkin tue un homme au premier rendez-vous.
Bakersfield'lı Norah Larkin'in daha önceden hiç birlikte olmadığı bir adamı öldürmesiyle de olaylar son bulur.
Norah, attendez!
Fişiniz bayan. - Norah.
Ce n'est pas ça que Norah a entendu!
Norah şuurunu kaybettiğinde çalan bu değildi.
Voici ma femme Norah.
Bu, eşim Norah.
Norah Jane.
Norah Jane.
Norah Jane Stokes.
Norah Jane Stokes.
Des semaines plus tard nous avons appris que le navire, le Norah Creina, avait coulé avec tout son équipe pas très loin de la côte portugaise, au nord d'Oporto.
Bundan birkaç hafta sonra öğrendik ki Nora Crainer adındaki bu gemi Portekiz açıklarında tüm personeli ile birlikte batmış. Adelet bir şekilde yine tecelli etmişti.
L'amiral, Norah Satie, qui avait un jour déjoué un complot, arrive pour nous aider à enquêter.
Üç yıl önce Yıldızfilosu'ndaki... uzaylı komplosunu ortaya çıkaran emekli amiral, Norah Satie, tahkikatımızda yardımcı olmak üzere geliyor.
L'amiral Henry, qui a longtemps travaillé avec Norah Satie, est à bord et assistera aux audiences.
Geçmişte Norah Satie ile yakından çalışmış Amiral Henry, oturumlara nezaret etmek üzere gemiye geldi.
"Signé, le contre-amiral Satie, commandant en chef de Starfleet."
İmza, Tuğamiral Norah Satie, Yıldız Filosu Komutası.
Iris, Norah est morte.
Iris, Nora öldü
Bonjour.
Norah? Vay!
C'est mon CD de Norah Jones.
Bu benim Norah Jones CD'm.
Maintenant, ces chanteuses intègrent une sexualité tout à fait explicite dans leur shows, mais d'après ce qu'on entend chez Defiance Records, votre label, vous êtes la prochaine Norah Jones... saine et équilibrée, spirituelle et bonne copine.
Bu şarkıcılar performanslarına bir açık cinsellik katar. Ama Defiance Records'tan aldığımız reklam bilgilerine sizin afişinize göre siz yeni Norah Jones'sunuz. "Erdemli, dini değerlere saygılı ve aileye dost."
Norah.
Norah.
Norah, ne te fait pas ça.
Norah, kendine bunu yapma.
Elle lui fait la cuisine, et j'ai entendu Norah Jones dans le fond.
Ona yemek yapıyor. Ve fonda Norah Jones'un sesini duydum.
Elle connait Norah Jones?
Norah Jones'u tanır mıydı?
Non, elle a mis le disque de Norah Jones.
Hayır, Norah Jones çalıyordu yani.
Norah, je ne pouvais en dire plus au téléphone.
Norah... telefonda fazla konuşamadım.
Norah!
Norah!
Bonjour, Norah.
Merhaba, Norah.
Des types ont essayé de nous capturer, Norah et moi. Quelqu'un ne veut pas que cette histoire s'ébruite.
bazı ürkütücü herifler, gelip Norah ve beni yakalamaya çalıştı... orada birileri bu hikayenin yayılmasını istemiyor.
Il manque plus qu'un peu de musique de merde, style Norah Jones, deux lycéennes obèses buvant des capuccinos glacés, un SDF qui essaie de chourer les clés des toilettes, et une pédale qui tape son roman sur un portable.
Tek eksiğimiz, siktir boktan müzikler. Mesela, Norah Jones. Birkaç tane liseli kız, en büyüğünden buzlu kahve içiyor.
Sir Reginald et Lady Norah sont partis pour Bath.
Sör Reginald ve Leydi Nora sağsalim Bath yolundalar. Şey...
Les domestiques insistent pour voyager avec Sir Reginald et Lady Norah, ce qui est inopportun, bien sûr, mais très dévoué.
Hizmetçiler Sör Reginald ve Leydi Nora'yle gitmekte ısrar etmişler, bu çok vakitsiz ama fedakar bir davranış.
Lady Norah?
Leydi Nora?
Norah, le restaurant au téléphone!
Norah, restorandan arıyorlar.
Norah est là!
- Norah geldi.
Norah et un flic, quelle bonne idée!
- Tabii ya. Norah ve bir polis. İyi fikir.
Norah, tu vas grandir un jour et te prendre en charge?
Norah, sen ne zaman büyüyecek sorumluluk alacaksın ve kendine çeki düzen verecek...
Norah, amène-toi.
Norah, ben geldim.
- Norah!
- Norah, hadi ama.
Heureux anniversaire, Norah.
İyi ki doğdun Norah.
Norah, prépare les toasts et le café.
Bugün kahve ve tost sırası sende.
Pourquoi t'aurions-nous épiée, Norah?
Bütün gece yatar gibi yapıp beni mi dikizlediniz ikinizde? Neden dikizleyelim ki seni, Norah?
Ce n'est pas ici Nara!
'Norah'değil!
- C'était Norah.
Nora aradı mı?
- Norah.
Siz... - Norah.
Norah, non.
Norah, hayır.
C'est notre seule chance, Norah.
Bu bizim tek şansımız olabilir, Norah.
Norah, il ne vous a rien dit pour vous protéger.
Norah, seni korumak için söyleyemedi.
- Tu m'écoutes?
- Norah, beni dinlemiyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]