Translate.vc / French → Turkish / Num
Num translate Turkish
74 parallel translation
C'est un faux numéro?
Elbette. Bu yanlış num...
Birdie num num.
Minik kuş num num.
- Birdie num num.
- Kuş yemi
Prends, Birdie num num.
Yemini ye bakalım.
Je te ferai un num num.
Sana biraz yem vereceğim.
Il mange des Birdie num nums.
Kuş yemini yiyor.
C'est vrai, regardez. Il en veut encore des num num
Bak, biraz daha yem istiyor
Parti le num num.
Yemek bitti.
Num num
Num num
Birdie num num.
Kuş num-numu
C'est à cause des Birdie num-nums.
Buradaki karışıklıktan dalayı özür dilerim.Kuş yemleri.
- De comprendre cette "num"
- "Sayı" bunu anlamalısın.
- Qu'est-ce que c'est un "num"?
- "Sayı" mı?
La "num", est une puissance... que les gens ne voient pas.
Bu insanların görmediği bir güçtür.
Je veux une num, chimie, iono, enzymes, groupe et agglu, demandez 4 culots.
CBC, Chem-20, enzimler. - Kan grubu ve analizi 4 birim. - Nabız oksijeni...
Nous avons fait un cliché du thorax, fait une num, iono et gaz du sang, une série d'hémocultures, un OCDU et une ponction lombaire.
Göğüs röntgeni çektik, kan sayımı, litler ve ABG için kan aldık... ... kan kültürü, idrar kültürü ve endotrakeal aspire kültürü...
Mets tout en attente sauf la num, je vais aller l'examiner.
Kan sayımı ve difüzyon harici her şey kalsın, ben muayene ederim.
- J'ai vu sa num.
- Kan sayımına baktım.
On lui fait une num, chimie, iono, ECBU et radio du thorax.
CBC, Chem-7, idrar C ve S, göğüs röntgeni.
Conni, faites-lui une num et iono, puis alcoolémie, et recherche de toxiques.
Connie, kan sayımı, chem 7, kan-alkol düzeyi ve toksin analizi.
Fais-lui une num, chimie, sérum, glycémie, orthostatisme, et un test de grossesse, d'accord?
Kan sayımı, chem 20 serum glikoz, ortostatik ve hamilelik testi. Tamam mı?
J'ai fait une num, mais il est parti.
Babasından kan aldım. Ama gitti.
- Faites une num.
- Hematokrit ve hemoglobine bak.
Vous dites "a-LU-minum". On dit "alu-MIN-ium".
Siz "Alumınum" dersiniz, biz "Alumınyum" deriz.
Demandez une num et une radio des poumons.
Kan sayımı ve göğüs röntgeni alın.
- Un et quatre pour la num.
- Hücre sayımı 1 ve 4'de.
- Num, iono, cultures sang et urine.
- KS, elektrolit, kan, idrar kültürü.
Num, glucose, protéines, coloration de Gram et cultures.
Hücre sayımı, glikoz, protein, Gram boyası, ve kültür.
Refaites une num et trouvez-lui un lit de brûlé.
Arteryel kan gazına bakın. Tam kan sayımı tekrarlansın Yanık ünitesinden yatak isteyelim.
On fait une recherche de toxique, une num', un fond de l'œil et un iono.
Toksik panel görelim, Bir APAP ve kan sayımı.
Num, bandelette urinaire, clichés thorax et bassin.
Tam kan sayımı, idrar tahlili ; göğüs ve pelvis röntgenleri.
On a découvert leur existence durant la grève des mineurs.
Onları ilk defa kömür işçilerinin grevi esnasında NUM'a sızarken tespit ettik.
Je suis ta Ok Soo.
Ben senin Ok-Soo'num.
Tu es mon Amérique et, bon Dieu, je suis ton Christophe Colomb.
Benim Amerika'msın Tanrı tarafından. Ben de senin Christopher Columbus'num.
Elle avait un num ro tatou ... Elle tait dans un des meilleurs camps de concentration, elle avait un num ro personnalis :
Bilirsiniz sayılar ve tanrıya şükür daha iyi olan bir toplama kampındaydı.
- As-tu vu mon petit num-num-num?
- Francine, cicişimi gördün mü?
C'est le document numйro...
Belge numarası 2...
Le num � ro s'est compos � accidentellement.
Sayaç yanlışlık yapmıştır.
Ils comptent braquer le train entre la banque NUM et le bureau de la mine.
Plan, Ulusal Maden İşçileri Birliğinin paralarını maden ocağı ödeme bürosuna giderken yolda bir yerde çalmaktı.
Ray et Sam, vous remplacerez la sécurité de la NUM dans le train.
Ray ve Sam, siz Ulusal Maden İşçileri Birliği güvenliğinin yerine geçeceksiniz ve parayla beraber gideceksiniz.
Je trouve fascinant que les cassettes soient num rot s mais il manque 27 cassettes...
Bulduğum ilginç şeylerden biri kasetlerin listeli olduğu. Ancak 27 adet kaset bulunamadı.
Je vais aller moi-même l'arracher de là-haut avec mon Byako!
O zaman Byakou'num ile onu parçalayacağım!
Et vous avez tous mes num...?
Peki numaralarım sizde var...
Maintenant il n'y a qu'une seule chose qui peut rivaliser avec ça, et c'est un num...
- Onunla rekabet edebilecek tek bir şey var.
Je suis ton château.
Ben senin Şato'num.
Mais on le connaît en tant que Bébé Num Num.
Enfes Bebek olarak tanıyoruz ama.
Bébé Num Num?
Enfes Bebek mi? Durun.
Pas si vite, Bébé Num Num.
O kadar acele etme. Enfes Bebek. Bebek...
venu à ton secours.
Ben senin Romeo'num.
JE – SUIS – DÉSOLÉ
ÇOK ÜZ-GÜ-NÜM
On voulait juste savoir si le petit Bébé Num Num... avait changé d'avis et laisserait son fils aller à la fête de Tina.
Küçük Enfes Bebek'i görmek istedik. - Hadi ama. Sessiz olun.