English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Oak

Oak translate Turkish

396 parallel translation
Point n ° 8, concernant les coffres de Oak Street,
Sekizinci madde. Oak Sokağındaki kasalarla ilgili sadece nakit alınacak.
Katherine Grant, enseignante à l'école Washington, je vis au 96, Oak Street.
Washington Devlet Okulunda öğretmenim. Oak Caddesi 96 numarada oturuyorum.
Voiture 62, a / / ez au 518 Oak Street.
Araba 62, 518 Oak Caddesi'ne.
- Voiture 62, direction 518 Oak St.
- Araba 62, 518 Oak Caddesi'ne.
Oak Ridge, New York.
Oak Ridge, New York.
La salle à manger de Roanoke. C'est ce que tu avais en tête en écrivant le livre.
- Round Oak'taki yemek odası sen onu yazarken görmüştük bunu
Forrester. Ça faisait un bail. Ravi de vous revoir, général.
Clayton Forrester, Oak Ridge'den bu yana sizi görmemiştim.
Slim, fais la circulation, je t'expliquerai plus tard. La grand-rue est interdite aux piétons à partir de 16h30 entre Oak et Alder.
Oak'la Alder arasında 16 : 30'dan itibaren bütün yayaları ana caddeden uzak tutun, eyalet polisleri size yardımcı olacak, eğer kasabada birileri şikayetçi olursa, siz yatıştırın.
Eric et moi avons passé nos journées là-dessus depuis nos travaux à Oak Ridge.
Eric ve ben Oakridge'deki günlerimizden beri saatlerimizi harcadık.
Je suis le sheriff Harper, de Oak Creek.
Ben, Oak Creek'den Sheriff Harper.
Alors vous ne refuserez pas un fusil de plus, au moins, jusqu'à Oak Creek.
En azından sen, Oak Creek'e varıncaya kadar fazladan bir silah kullanabilirsin.
Le sheriff d'Oak Creek, Mme Clinton, avec un meurtrier qu'il ramène.
Oak Creek'den bir Sheriff, Bayan Clinton, katil zanlısını yargılamaya götürüyor.
Voici une chanson que je viens d'écrire.
İşte size, Gold Oak adına bestelediğim bir şarkı.
Pourquoi il n'est pas à Oak Ridge?
Neden diğerleriyle birlikte Oak Ridge'de değil?
Je prendrai quelques verres à l'Oak Bar. Qu'elle ne me le reproche pas.
Oak Bar'da iki kadeh martini içeyim de nefesimi koklamaya zahmet etmesin.
Mes amis de l'Oak Bar vont me trouver grossier.
Barda arkadaşlarımla beraberdim. Kabalık ettiğimi düşünecekler.
Vous conduirez les colons à Oak Creek.
Göçmenleri Oak Creek'e kadar götür.
Il n'y aura pas de traces.
Geride hiçbir iz kalmayacak. Götür onu, Oak.
- RÉSERVOIR DE OAK PARK 7 CANAUX UTILISÉS
7 KANAL KULLANlLDl
Vous volez les photos aux mères de jeunes filles qui se sont fait violer.
Oak Park'ta tecavüz edilen yaşlı kadının ve kızının fotoğraflarını çalanlar.
La résidence Oak, Harold.
Meşe Malikanesi, Harold.
La résidence Oak. Ouais.
Meşe Malikanesi.
Combien de fois dois-je te répéter que c'est la résidence Oak?
Artık o eve Meşe Malikanesi denildiğini sana kaç defa anlatmalıyım, Harold.
L'Oak Hôtel a été détruit par un incendie qui n'a pas fait de victimes.
# Los Angeles merkezinde bu sabah çıkan yangın, Oak Hotel'i harabeye çevirdi. # Şans eseri, yaralanan olmadı.
C'est le 99 Oak?
99 Oak sokağı burası mı?
Dis... tu te souviens de la fois où on est sortis... pour aller marcher le long de la plage au coucher du soleil?
Hey... Hatırlıyormusun seninle çıktığımızda, günbatımında Oak Street Plajında yürümüştük,
Pil-Lie, où est Oak-Nye?
Pil-Lie, Oak-Nye nerede?
Mais Oak-Nye est forte.
Ama Oak-Nye güçlüdür.
Un an plus tard, Oak-Nye se suicida dans le village où vit son fils.
Bir yıl sonra Oak-Nye oğlunun yaşadığı köyde intihar etti.
J'habite à Oak Park, en banlieue.
Oak Park'ta oturuyorum. Bir banliyö kasabası.
400 Oak Street.
- 400 Oak Caddesi.
- C'est au coin de Oak et Burnett, à Cincinnati. - Qu'est-ce que je viens de dire, Ray?
- Oak ve Burnett Cincinnati'de.
Il faut aller au K-mart. 400 Oak Street.
- Kmart'a gitmelisin, 400 Oak Caddesi.
Au coin de Oak et Burnett, c'est là que sont mes boxers.
- Oak ve Burnett...
Il faut en acheter au K-mart de Oak et Burnett.
Onları Kmart'tan almalıyız. Oak ve Burnett...
K-mart, 400 Oak Street.
Kmart. 400 Oak Caddesi.
- Par ici. - Faut aller au K-mart. Numéro 400 au croisement de Oak et Burnett.
Kmart'a gitmeliyim.
Oak et Burnett.
400 Oak ve Burnett.
K-mart. 400 Oak Street.
- Kmart, 400 Oak Caddesi.
- Francine à Oakline.
Oak Lawn'den Francine.
J'habite au 12 Oak, Oak Tree Circle.
Meşe sokak numara 12'de oturuyorum.
Au cimetière Oak Park.
Oak Park Mezarlığında.
Vous n'avez pas une jolie maison à Sherman Oak?
Sherman Oaks'da güzel bir eviniz yok muydu?
T'aurais pas les Oak Ridge Boys?
Oak Ridge Boys yok mu sende?
Tu as les Oak Ridge Boys?
Oak Ridge Boys var mı?
Et Annette, une loutre qui vit dans une famille près du fleuve Elk.
Annette var, Oak nehri civarındaki bir ailenin yanında yaşayan bir su samuru.
J'ai une Annette, une loutre qui vit dans une famille près de Oak River.
Annette var, Oak nehri civarındaki bir ailenin yanında yaşayan bir su samuru.
La police de Dallas détient un suspect dans le meurtre d'un policier, l'agent J.D. Tippet, abattu à 13 h 15, à Oak Cliff, un Parkland de Dallas.
Dallas polisinin az önce bildirdiğine göre... saat 13 : 15'te, Dallas'ın banliyösü Oak Cliffde vurulan... polis memuru J.D. Tippet cinayetinde bir zanlı ele geçirildi.
- Tout va bien?
- Herşey kontrol altında mı, Oak?
MARDI
- OAK PARK RES.
Essayez Oak Pass ou Stone Canyon.
Isterseniz, Oak Pass veya Stone Canyon Rezervuarlarna bir ugrayn.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]