Translate.vc / French → Turkish / Observation
Observation translate Turkish
1,508 parallel translation
En observation. Il n'y a pas de quoi s'inquiéter.
Korkacak bir şey yok.
Ils veulent juste te garder en observation, pour être complètement sûr.
Sadece gözlem altında tutulman için burada kalmanı istiyorlar. Ne olur ne olmaz diye.
En observation, pour faire des examens. Qui sait?
Testler, tedaviler, kim bilir?
Il possède beaucoup de satellites météo et d'observation.
Pekçok Dünya gözlemcisi ve hava durumu uydusuna sahip.
Restons en observation à 1 000 mètres.
1,000 metre ötesinde duruyoruz.
Non, je voulais... C'était une observation, c'est tout.
Hayır, sadece bir gözlemimi dile getiriyorum.
L'hôpital la garde en observation.
Gözetim için bu akşam hastanede kalacak.
Le médecin a dit que c'était une crise de panique, alors ils vont me garder en observation pour la nuit.
Doktor panik atak geçirdiğimi söyledi. Bu yüzden bu gece burada gözetim altında tutulacağım.
Ouverture bouclier, poste d'observation.
İstasyon manzara kalkanı açılıyor.
Une journée d'observation, et vous êtes libres.
Bir gün daha gözlem yapacağız, sonra serbestsiniz.
De cette plate-forme d'observation.
Şu kulenin tepesindeki gözetleme platformunda.
Ils pensaient t'expédier à l'asile pour observation.
Gözlem için akıl hastahesine seni göndermeyi düşünüyorlar.
Ce qui ne l'empêchait pas de consacrer ce printemps à l'observation attentive des gens de Manderlay. Dans l'espoir de déceler les changements de conduite que la liberté devait apporter.
Bu güzel baharı, özgürlüğün beraberinde getireceği hayat verici karakter değişikliğini saptama umuduyla, Manderlay halkı üzerinde gözlem yapmak için kullanması kaçınılmazdı.
Mais nous devons vous garder en observation.
Sizi burada, katı gözlem altında tutmamız gerekiyor.
1 à ACSP. Confirme le mode observation stricte.
Bir'den PUSA'ya, yalnızca gözleme durumunu onayla.
Ergot 1, confirmez le mode observation stricte.
Pençe 1, gözleme durumunuzu onaylayın. Beni dinle.
J'aimerais que vous restiez sous observation ce soir.
Bu gece gözlem için burada kalmanı istiyorum.
- Oh, juste une observation.
- Sadece bir gözlem.
Après ce premier incident, on l'envoya à l'hôpital de l'université pour examens et observation.
İlkolaydan sonra tahlil ve gözlemleme için üniversite hastanesine yollanmış.
C'est le 5e plus grand site d'observation d'ovnis du monde.
Biliyor musunuz, şu an dünyanın 5. büyük UFO alanının yakınındayız.
Sujet déplacé à l'aire d'observation protégée à 0 h 17.
Denek 00. 17'de korumalı gözlem bölümüne götürüldü.
On est en alerte, j'attends un satellite d'observation.
Tüm güçlerimiz alarm halinde. Bir uydu istedim.
Aussi il est en observation et nous l'envoyons à Londres.
Bu yüzden gözetim altındaydı ve Londra'ya gönderildi.
Il doit rester en observation pendant quelques jours.
Bir kaç gün gözetim için bari gelmesini söyleyin.
Observation de chacun.
Herkes bize bakıyor.
Deux appareils d'observation Martin! Détruisez ces appareils.
İki tane Martin gözcü uçağı!
Vous avez un sens aïgu de l'observation, monsieur.
Teklifiniz gayet cömert, bayım.
Nous vous proposons de rester ici quelques jours... en observation, pour éviter des complications de la nuit dernière.
Önerimi dinleyecek olursanız birkaç gün burada kalın, sizi biraz daha inceleyelim ve dün geceden kalma bir komplikasyon olup olmadığına bakalım.
Soyez patiente, restez quelques jours en observation.
Yani zamanını mı harcıyorum? Bazı şeyler zaman ister.
On est en mode observation.
Şu anda gözlem halindeyiz.
Tony seconde-le depuis la salle d'observation.
Tony, Behrooz'u gözlem odasından izle.
Observation seulement.
Sadece gözlem yapın.
Ils la gardent en observation.
Müşahede altında.
- Stan, puis-je faire une observation?
- Stan, kişisel gözlemimi sunabilir miyim?
C'est une observation valable, Zack, mais ça ne servira pas à l'enquête.
Bu geçerli bir gözlem Zack, ancak bunun soruşturmaya bir yararı olmaz.
Vous avez épuisé votre temps d'observation des restes, Dr. Stires.
Kalıntılarla size ayrilan sürenin sonuna geldiniz gibi görünüyor Dr. Stires.
Bien que votre manque de respect envers mes capacités professionnelles soit absolument aveuglant, j'aimerais vous faire part d'une observation :
- Profesyonel yeteneğime karşı saygısızlığın bundan bariz olamaz ama yine de bir gözlemimi paylaşacağım seninle.
Je ne regrette que mon manque d'observation.
Sadece önceden haberim olmamasına üzüldüm.
- Bon sens de l'observation.
- İyi gözlem.
C'est pas vraiment un vaisseau spatial, plutôt un poste d'observation.
Aslında bir uzay gemisi değil, daha çok bir gözlem güvertesi.
Je pourrais peut-être aller m'asseoir sur la plateforme d'observation.
Belki gidip gözlem güvertesinde oturabilirim.
- Le garder en observation.
- Önlem için gece hastanede kalmalı.
Elle devra rester plusieurs jours en observation,
Bir kaç gün gözlem altında kalması gerekiyor.
On vous gardera au moins dix jours en observation.
En az 10 gün seni gözetim altında tutacağız.
On vous garde en observation, vous rentrerez chez vous demain.
Her ihtimale karşı sizi bu gece alıkoyacağız. Yarın eve dönebilirsiniz.
Diagnostic, traitement et observation.
Teşhisini koy, tedavini uygula ve onu burada tut.
Vous pouvez demander qu'il soit placé en observation.
Bu süre içerisinde onu dikkatli bir biçimde izleseydin, kararın bu olurdu.
Je peux faire une observation?
Bir görüş belirtebilir miyim?
Emmenez le bébé en unité d'observation.
Tamam. Bebeği gözlem altına alına ve testleri yapın.
Vous avez de grandes qualités d'observation.
Müthiş bir gözlem gücün var.
Il a été emmené à l'hôpital en observation.
Tetkik için yerel bir hastaneye götürüldü.