English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Oki

Oki translate Turkish

83 parallel translation
Taiji Tonoyama, Takao Kanze, Hieaki Ezumi, Masashi Oki
Taiji Tonoyama, Takao Kanze, Hieaki Ezumi, Masashi Oki
- Oki Doki.
- Tamam.
Apparemment, Drexl s'était mis à cette saloperie.
Görünen oki, Drexl'ın bu bokta da parmağı varmış...
- Il t'a dansé l "'Oki-Doki "?
- Oki-Doki dansını yaptı mı?
C'est Oki-Doki!
Bu Oki-Doki!
Oki-Doki!
Oki-Doki!
- Je t'aime, Oki-Doki.
- Seni seviyorum Oki-Doki!
- Fais-nous la ronde d'Oki-Doki!
- Oki, Oki Dansı'nı yap.
C'est moi, Oki-Doki, et j'ai changé les pas!
Dinle, adımları değiştirdim. Sence bir mahsuru var mı?
Oki-Doki m'a poussé!
Büyükanne! Oki-Doki beni itti!
- On l'emmène, Oki.
- Onu götürelim Oki.
Regardez comment Oki libère la face postérieure de l'œsophage.
Oki özafagusu dışarıdan parmaklarıyla ortaya çıkarıyor.
Oki est aux sternocleidomastoïdiens et descend vers le fourreau carotidien.
Oki sternokleidomastoitten kartoid kılıfa doğru keserken...
Ouvert et fermé en moins de 2 h. Oki est fabuleux.
İki saatten az sürede girdi ve çıktı. Oki inanılmaz.
Allez-y, Oki.
Sıra sende Oki.
- Ouais.
- Oki.
Garçon n ° 3 Oki
Erkekler. # 3 Oki.
Ok?
Oki?
Ok...
Oki.
Garçon n ° 3 Oki, n ° 20 Motobuchi
Erkekler. # 3 Oki. # 20 Motobuchi.
Garçon n ° 3 Oki,
Erkekler. # 3 Oki.
Et cette histoire avec Oki...
Oki'yle olan şey...
Ce qui s'est passé avec Oki était un accident
Oki'yle olan şey bir kazaydı.
Qui aurait imaginé que la vie d'un archiviste était si dure?
Dostum kütüphaneciyle beraber olmanın ne kadar zor olduğunu anlamışsınızdır. Peki görünen oki bunu eski yöntemlerle yapmam gerekecek.
Ma survie, semble-t-il, dépendrait de l'établissement d'un rapport avec l'indigène les habitants de cette planète, à commencer par vous.
Görünen oki yaşamım bu senden başlayarak gezegende yaşayan halka güvenmeme bağlı.
- Semble que nous ayons besoin d'approfondir.
- Görünen oki daha yakından bakmalıyız.
Oki doki.
Hortum nerede?
- Apparemment, non.
- Görünen oki değil.
D'acodac.
Oki doki.
Oki doki donc!
Tamamdır o zaman.
Comment est-ce si facile à démontrer?
- OKİ. Nasıl oldukça kolay ispat edilebilir?
Bénis soient les immigrés et les travailleurs agricoles saisonniers car ils sont les vrais américains.
Göçmenler, Oki'ler ve yolgezenler kutsanmıştır, çünkü onlar gerçek Amerikalılardır!
- Oki d'ac!
Hay hay.
Oki Doki
Olur.
- Oki.
- Tamam.
On dirait qu'il est un grand supporter de Fantasy Fone.
Görünen oki adamımız fantazi numaralarının ateşli bir taraftarı.
Oki-doki.
Peki, tamam.
- Je vais chercher un lit de camp. - D'accord, d'accord, alligator!
Oki doki, çok çok iyi.
- Oki-doki.
- Oki doki.
Virginia Mallard et Oki Chigawa.
Virginia Mallard ve Oki Chigawa.
Daccodac.
Oki-doki.
- D'accord.
Oki doki.
- D'accord!
Oki doki!
# Boku no oki ni iri no # # nikuya no korokke wa #
~ En sevdiğim büfedeki kroketler ~
Oki-doki, je dois aller à une conférence téléphonique, tu as quelques photocopies à faire.
Pekala, benim konferansa katılmam gerekiyor. ... senin de çekecek fotokopilerin.
D'acco d'acc. Effy te passe le bonjour.
Oki-Doki, Effy nasılsın diye soruyor.
- Oki Doki!
- Oldu bitti!
Je le sens. { \ pos ( 192,235 ) } Oki doki.
Pekâlâ.
Tu fais péter une vingtaine de trous, histoire de leur montrer ton habileté, puis on se traine jusqu'à leur salle de réunion et on leur lâche le discours.
Pekala. İki düzineyi bir defada harcayacaksın, bu 9lukla başedebileceğini göstereceksin, ve sonrada klüpde salına salına yürüyeceğiz... Ve "oki" demekten de vazgeçer misin?
Un certain Bob Sherman.
- Oki doki
Oki-doki!
Hemen dönerim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]