English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / French → Turkish / Olympic

Olympic translate Turkish

110 parallel translation
À l'Olympic Theatre, je vous prie.
Olympic Tiyatrosuna, lütfen. - Allaha ısmarladık.
Le vieil "Olympic" et le "Great Northern".
Eski Olympic oteliyle Great Northern.
Si vous avez marché, c'était plutôt le "Great Northern".
Olympic uzakta kalır. Hava yağışlıydı, büyük olasılıkla Great Northern'den geliyordunuz.
Je vais prendre le bus à Olympic.
Olympic'ten otobüse atlarım.
Passez par le boulevard Olympic.
Olympic'ten bir silindir al.
Figaro et Olympic.
Figaro ve Olympic.
Le Mount Temple, moins loin.
Olympic, Mount Temple'ın daha yakında olduğunu söylüyor.
L'Olympic a demandé si nous venions vers lui.
Olympic onunla buluşmak üzere güneye doğru yol alıp almadığımızı soruyor.
Sur Olympic Airlines, le vol No. 063... pour mercredi.
63 sefer sayılı Olympic uçağında, Çarşamba günü için ayrılmış bir yerim vardı.
Il y a un vol Olympic à 1 1 h.
Olympic'in 11'de uçağı var.
Il nous attend à la patinoire olympique.
Olympic buz pateni sahasında bizi bekliyor.
Sur Olympic vers l'ouest, près d'Overland.
Olympic batı yolu. Overland'a yaklaşıyor.
Lci le fleuriste de la boutique Olympic... j'ai 350 roses à tige longue... à livrer à Mme D'Bonne.
Alo. Olympic Çiçekçisi'nden arıyorum. 350 adet kırmızı, uzun saplı gülüm var.
Au-dessus d'Olympic.
- Bana yakın, Olympic'in üstü.
- C'est loin l'Olympic?
- Olimpik ne kadar uzaklıkta?
Plutôt par Olympic.
- Olympic daha iyi. - Limuzin nerede, bilen var mı?
Votre machine est une Olympic Herzfogen 9.80
Aradığınız daktilo bir Olympic Herzfogen 980.
la colonne de Humvees de McKnight entrera à 15 h 47 sur Hawlwadig et stationnera prés de l'hôtel Olympic.
Yarbay McKnight'ın zırhlı personel taşıyıcı konvoyu 15.47'de... Hawlwadig Yolu'na gelecek ve Olympic Otel'in önünde duracak.
Adam 13 à la poursuite d'un suspect se dirigeant vers l'ouest, 3ième et Olympic.
Adam 13 takipte, batıya gidiyor, Olympic sokağına doğru.
Air 14 en route vers 3ième et Olympic.
Hava 14 Olympic'e gidiyor.
Il a un club sur Olympic, comme tu as dit.
Olympic'de bir kulübü varmış. Aynen söylediğin gibi.
On fait le sud du quartier olympique.
- Tanrım! Olympic'in güneyine gidelim.
Ici Lt H.arrelson, je commande le SWA T d'Olympic.
Ben Teğmen Harrelson, Olympic Özel Tim komutanı.
J'ai attendu mon père devant l'Olympic.
Olympic'in dışında babamı bekledim.
Il y a deux semaines... Chucho et moi, on se baladait.
İki hafta önce Cuca ve ben Olympic'de yürüyorduk.
Ils sont allés à l'immeuble Brenner sur Olympic et Century Park.
Ryan, Olympic Century Park'taki Brenner binasına gittiler.
Envoyez-moi des renforts entre Olympic et Figueroa. Un accident avec un blessé.
Bir-l-20, olympic ve figueroa'da kod alt, kazazedeli trafik kazas.
- Le Olympic Carrier.
- Olympic Carrier.
Il était sur l'Olympic Carrier.
Olympic Carrier'daymış.
Nous avons perdu le Olympic Carrier au dernier saut.
Son sıçramada bir gemi kaybettik, Olympic Carrier.
C'est l'Olympic Carrier, Monsieur.
Alfa, alfa. Olympic Carrier, efendim.
L'Olympic Carrier a été infiltré par des agents Cylons.
Cylon ajanları gizlice Olympic Carrier'a sızmıştı.
Logiquement, pour que tu puisses survivre l'Olympic Carrier doit être détruit.
Mantıksal olarak, senin kurtulman için Olympic Carrier'ın yok edilmesi gerekiyor.
Olympic Carrier ici Raptor 478, identification Boomer.
Olympic Carrier, Olympic Carrier, burası Raptor 478, çağrı kodum Boomer. Sizi görüyorum. Lütfen bu frekanstan cevap verin.
Raptor 478, ici l'Olympic Carrier.
Raptor 478, burası Olympic Carrier.
Bien reçu Olympic Carrier.
Anlaşıldı, Olympic Carrier.
Olympic Carrier, Boomer.
Olympic Carrier, ben Boomer.
L'Olympic Carrier vole encore parce que les Cylons les ont laissés survivre.
Cylonlar hayatta kalmalarına izin verdikleri için Olympic Carrier hâlâ uçuyor!
Vos ordres sont de brouiller toutes les transmissions de l'Olympic Carrier.
Görevin, Olympic Carrier'dan gelen bütün sinyalleri bozmak.
Ordre de transmettre message par signal lumineux.
Görevin ışık sinyaliyle Olympic Carrier'a şu mesajı vermen.
Olympic Carrier, Olympic Carrier. Vous avez ordre de stopper vos moteurs immédiatement.
Olympic Carrier, motorlarınızı hemen durdurmanız emredildi.
L'Olympic Carrier se dirige droit sur nous.
Olympic Carrier direkt olarak bize doğru geliyor, efendim.
Du Olympic Carrier, Monsieur.
Olympic Carrier'dan, efendim.
Mme le Président, nous devons détruire l'Olympic Carrier, immédiatement.
Sayın Başkan, Olympic Carrier'ı hemen yok etmeliyiz.
Ils nous demandent de détruire l'Olympic Carrier et de retourner sur Galactica.
Olympic Carrier'ı yok edip Galactica'ya dönmemiz emri verildi.
Il disait que l'Olympic Carrier avait été infiltré par les Cylons.
Devamlı Olympic Carrier'a Cylonların sızdığını söylüyordu.
De l'Olympic Carrier, Monsieur, ils ont des armes atomiques à leur bord.
Olympic Carrier'dan, efendim. Nükleer füzeleri var.
Je n'arrête pas de penser à l'Olympic Carrier.
Devamlı aklıma Olympic Carrier geliyor.
J'ai conscience que vous étiez responsable de la mission qui détruisit l'Olympic Carrier.
Olympic Carrier'ın yok edilmesi görevinin size verildiğinin farkındayım.
- Oui, à l'angle de Storrand Olympic.
Ben Olympic'teki mağazasına gittim.
Il quitte Olympic.
Olympic'e dönüyorlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]