Ook translate Turkish

L'année est passée, l'argent est parti, et l'alcool aussi.

Yıllar geçti, para büyüdü en de drank ook.

Recto? Verso?

lg ve Ook?

- Mais je ne cherche pas à vendre Sonya, OOK?

Ama ben Sonya'yı satmaya çalışmıyordum, tamam mı?

Et les frais d'inscription sont de 1 $ 20,000. OOK?

Giriş ücretleri de, 120.000 dolar.

Ook... Oh Juste... okay

Pekâlâ.

Tu mens. "Ouk maga do do" : "Je t'aime".

"Ook maga do do." demek, "Seni seviyorum" demek.

Ook Ouais

Tamam, evet.

- Youk?

Ook.

Oeufs... term... in... er. ( jeu de mot eggs-ex )

Yo ook e... t...

Ook et Eek, les Jumeaux Gorilles.

Ook and Eek, the Gorilla Twins.

Regarde qui est là.

Ook-lay oo's-hay ere-hay. ( kelime oyunları )

La Fédération doit être très satisfaite de lui.

Eminim ki Federasyon onun çıkardığı işten öok mutludur.

- Runyon a fréquenté suffisamment la Chambre pour obtenir l'engagement du Comité.

Runton, bunu kazanmak için öok çabalıyor. Evet, sanırım öyle.

Quand tu l'embrasses tu ne fais que prolonger ce mouvement

Onu gerçekten öp. Bu hareketin devamına öok dikkat et.

S s ook o h?

Nasıl görünüyor?

- C'est adorable, mais...

Tamam, Bu Öok Güzel, Ama- -

Ah, merci.

Öok teşekkürler.

C'est lui qui a le plus à perdre.

Burada kaybedecek öok şeyi var.